Bölüm 58

410 22 1
                                    

DÜĞÜN GÜNÜ

ADA ASENA ÇINAR

Düğüne bir kaç gün kala Göktuğ, Ali abim ve timi göreve gitmişti, düğünü ertelemek istesem de Göktuğ karşı çıkmış ve düğün günü hazırlanıp onu beklememi istemişti.Ben de şuan gelinliğimi giymiş onun gelmesini bekliyordum, annem ve Selen de morelemi bozmamam için elinden geleni yapıyordu.Doruk abim de,Ali abimin yerini aratmıyor ve tatlı şebeklikler yapıyordu.Odada yanlız kalmışken kapı çalınmış ve beyaz takım içinde Göktuğ içeriye girmişti,o odaya girer girmez oturduğum yerden kalkmış öylece kalmıştım.Çünkü Göktuğ nefes kesici olmuştu,ben nasıl ona beğeniyle bakıyorsam o da bana öyle bakıyordu.Beni beğendiğini,gözündeki parıltılardan anlıyordum.Kapının önünden yavaş ve büyülenmiş bir şekilde bana yaklaşıyordu,tam karşımda durmuş ve ellerimi tutmuştu.

-Nefes kesici olmuşsun.

-Kesinlikle bir daha beyaz giymiyorsun.

Yüzündeki gülümseme solmuştu,konuşmasından da beni yanlış anladığını anlamıştım.

-Neden?Yakışmamış mı?

-Hayır,tam tersi yakışmış ve nefes kesici olmuşsun.

Dediğim şeyle,yüzünden silinen gülümsemeden daha büyük bir gülümseme kaplamıştı yüzünü ve beni kollarının arasına almıştı.Ben de anında kollarımı beline dolamıştım.

-Hepiniz iyisiniz değil mi?

-Evet,kimsede bir şey yok.

-İnanayım mı?

Alnıma bir öpücük kondurup,kollarını benden ayırmıştı.O kollarını ayırınca,ben de belinden kollarımı ayırmıştım.Ben belinden ayırınca hemen elimi tutmuş ve kapıya doğru gitmiş ve beni de kendiyle çekiştirerek götürmüştü.

-Evet,şimdi boşver bunları.Biraz daha konuşursak,davetliler geç kaldık diye düğünü terk edecekler.

Onu beklemiyormuş gibi,suçu bana atıyordu.Ona sadece göz devirmiştim.

-Kocaya göz devrilmez.

-Ya ne yapılır?

Bir yandan el ele yürüyor,bir yandan da konuşuyorduk.

-Sevilir,özlenir,öpülür ve benzeri.

Öpülür ve benzeri deyince yüzünde sinsi bir ifade oluşmuştu.

-Arsız.

-Sadece sana.

Merdivenlere gelince susmuştuk,çünkü herkesin gözü bize dönmüştü.Alkışlar ve hafif müzik eşliğinde,dans etmek için salonun ortasına doğru ilerlemiştik.Dans müziği çalınca,Göktuğ ellerini belime koymuş,ben de omuzlarına koymuş dans etmeye başlamıştık.Şarkıyı Göktuğ seçmişti.
Ravi İncigöz-İki kalp

İki kalp severse adı aşk olur
İki ayrı kalp aynı anda vurur
Sen ben ayrı yazılır
Gel biz olalım n'olur

O ilk bakışın bir adı varsa
Hoş geldin de aşka, selam dur kalbim
Dokunduğum yerde güller açarsa
Gül bahçesine dönecek tenin
Gel gel, dokun hisset
Kalbim senin emret

İki kalp severse adı aşk olur
İki ayrı kalp aynı anda vurur
Sen ben ayrı yazılır
Gel biz olalım n'olur

İki kalp severse adı aşk olur
İki ayrı kalp aynı anda vurur
Sen ben ayrı yazılır
Gel biz olalım n'olur...

Emret denen yerlerde,Göktuğ sonuna komutanım mı ekliyordu.Bu da beni güldürüyordu.

Dans müziği bitmiş nikah masasına oturmuştuk,nikah memuru bize o meşhur soruları sormuştu.

KİMSİN SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin