GÖKTUĞ YİGİT
Okuldaki baskından sonra komutanlara rapor vermiş karargahta çıkmıştık,bağlı olarak ele geçirilen adamlar bir palyaço tarafından yakalandığını söyleyince biraz şaşırmış sonra da okulda olan palyaçoların ifadesi alınmıştı.
Yiğit Ali'nin ısrarı üzerine biz de akşam için alış veriş yapıp yemek yemek için bir yer girmiştik.
Etrafa bakınca Ada'yı bir adamla sarılırken gördüm,birden kaşlarım çatıldı.Yiğit ve Doruk'a Ada'nın burada olduğunu söyledim.Onlarda sarılırken görünce kaşları çatılmıştı.
Ada bizi tanıştırırken süt kardeşi olduğunu söyleyince için rahatlamıştı.Konu Ada'nın küçüklüğüne gelmişti, küçükken korkusuz olması beni gülümsetirken gereksiz cesareti de kızdırmıştı.
Sohbet koyulaşınca ben de elimi yıkamak için lavaboya gitmiştim.
Elimi yüzümü yıkayıp peçeteyle sildim,kapıyı açmamla Ada'nın adama yumuruğunu geçirmesi bir oldu.
-Ada!
-Göktuğ,şey üstüme yürüyünce reflekslen oldu.
-Üstüme yürüdü derken?
Sen kime yürüyon lan!
Adamı dövmeye başladım,Ada kolumu tutunca durmak zorunda kaldım.
-Tamam sakin ol,elini maffetmişsin.
Gel buz varsa koyalım.
-Hı ne,adama vurdum diye kızmıcakmısın?
-Ne diye elin adamını koruyayım,hem hakketti.
Adamı dövdüğüm için kızmaması ayrı,elim için endişelenmesi ayrı sevindirmişti.Bu fazla sevinçle ağzımdan çıkan şeyi sonradan fark etmiştim.
-Sevgilin var mı?
-Ne.
-Ne,şey hadi gidelim.Buz alalım.
-Tamam gidelim.
Aslında ben senin peşinden gelmiştim,bir şey soracaktım.
-Benim peşimden mi?Sor...sor tabi.
Buzu almış elimin üstüne koymuştu.
Etraftaki her şey soyutlanmış o tek kalmıştı.Konuşmasıyla daldığım yerden çıktım.
-Ben sana,bilmeden bir şey mi yaptım?
-Nasıl anlamadım?
-Hani ne bileyim,beni görünce kaşların çatılıp duruyor da ondan.
-Hayır,bir şey yaptığın yok.Ben nasıl desem bilemiyorum ama senin bir erkekle aynı cümle içinde duymak beni sinirlendiriyor.
-Neden?
-Çünkü senden hoşlanıyorum.
Arkadan gelen seslerle yerimden fırladım.
-Hösstt lan!
-Oha!
-Lannn!
Ada'ya bakınca donup kaldığını gördüm.
Akın'ın konuşmasıyla ona döndüm.
-Ne demek hoşlanıyorum,Ada ne diyor bu?
Ada şaşkınlığını üzerinden atıp konuşunca tüm gözler ona dönmüştü.
-Akın,siz gidin.Biz konuşup geliriz.
-Ada!
-Akın!
-İyi be,çabuk gelin.
-Ali siz de gidin onunla.
-İyi,çabuk gelin.
Akın ile aynı tepkiyi vermesine gülmüştü,onlar gidince bana döndü.O konuşmadan ben konuştum.
-Bak Ada,ben ciddiyim senden hoşlanıyorum,eğer yani sevgilin yoksa ya da sevdiğin bana bir şans verir misin?
-Sevgililik işleri bana ters,hem bana hem de dinimize göre de.Ben dinime göre yaşayan biriyle hayatımı sürdürmek isterim,sen ne kadar dinine düşkünsün?
-Seninle olacaksan,ben her şeyi yapmaya hazırım.
-Sen bir dene de sonumuz ne olur,onu ancak Allah bilir.
Bu bana bir şans veriyor demekti galiba,dinimiz hakkında az bir şeyler biliyordum ama sanırım Ada'nın istediği şey benim bildiğim kadarından fazlasıyla.Bunun için gideceğim kişiler belliydi,Aslan amcam ve Derya yengem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİMSİN SEN
De Todo-Kimsin seen,hı kimsin.Doktor Ada Çınar mı, Yüzbaşı Asena Kurt mu? -Ada olmam gerekiyorsa Ada, Asena olmam gerekiyorsa Asena. Sana hangisi lazım Yüzbaşı!
