Gerizekalı arkadaşım Tae'nin ensesine tokat atıp yanına oturdum. Telefondan yirmi sekizinci flörtüyle mesajlaşıyordu.
Ciddiyim. Ben hayatımda bu kadar çapkınını görmemiştim. Benden sonra tabi.
Attığım tokatla bana küfürler yağdırırken onu dinlemeden bacağımı kırıp dizimin üstüne attım oturduğum sandalyede yayılırken. Yemekhanedeydik ve öğle arasıydı.
Bugün canım bir şey yemek istemediği için Tae'ye de yedirmemiştim. Ama bu yine de buraya gelip kız kesmeme engel değildi.
Gözlerim daha önce konuşmadığım bir kız ararken gözüme sarı takıldı. Tek başına, elinde tepsisi boş yer arıyordu.
Geçen gün beden dersinde hocanın yanına geri gittiğimde sanırım diğerlerini hocaya şikayet falan edeceğimi sanmıştı. Yanılıyordu. Onu umursamıyordum bile, salak bir çocuğun tekiydi, herkes gibi.
Ben kimsenin arkasını toplayamazdım öyle, kimsenin arkasında da duramazdım. Hal böyleyken onunla uğraşır mıydım ben?
"Artık biraz da erkeklere yöneleyim diyorum, sence?"
Yanımdan gelen sesle Tae'ye döndüm.
"Kızlar yetmedi şimdi de erkek mi keseceksin? Ne doyumsuzsun lan sen."
Sıkıntısıyla ofladı seslice sanki gerçekten büyük bir derdi varmış gibi.
"Doyumsuzluk demeyelim de doğru kişiyi ararken her yolu denemek diyelim."
"Doğru kişi doğru kişi derken bütün kızları tükettin farkındasın değil mi? Bana kız kalmadı lan! Nereye baksam seninle yatan başka bir kız. Yürü git erkek mi kesiyorsun ne kesiyorsan kes bana biraz yolu aç."
O iş bende dercesine bir bakış atıp gözlerini yemekhaneye doluşan öğrencilere çevirdi.
Şerefsiz herif anında radarları açmıştı.
Gözlerim etrafta dolaşırken iki masa ötemize oturan sarıya takıldı. Masadaki diğer kişilerden oturmak için izin alırken çok korkak duruyordu.
Güldüm.
Masadakiler oturmasına izin verdiğinde en köşeye geçip oturdu. Kafasını yemekten bir saniye bile kaldırmadı yerken. Bir arkadaşı bile mi olmazdı insanın?
Beni ilgilendirmediği için ayaklanıp Tae'yi de ensesinden tuttuğum gibi kaldırdım.
"Lan bıraksana orospu çocuğu!"
Yemekhanedeki gözler bize dönerken herkes bize alışık olduğu için çoğunluk geri önüne döndü. Kızların gözü üstümüzdeydi. Onlar bir saniye bile indirmiyordu gerçi gözlerini.
Tae'nin omzuna kolumu atıp bu sefer kafasını kolumla kendi aramda sıkıştırırken yürümeye başladım.
"Yürü köle. Canım sıkıldı."
Ben Tae'ye çektirdiğim eziyetle eğlenirken gözüm yine şu salak sarıya takıldı. Bana öyle bir gözle bakıyordu ki "Ne kadar kaba ve iğrenç bir insansın pislik herif!" dediğini gözlerinden okuyordum resmen.
Banane.
Bir saniyeden fazla bakmazken tekrar Tae'ye eziyet etmeye ve ona küfürleri yağdırmaya devam ettim.
🤱
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm Shyyyy
FanfictionUtangaç Jimin ve umursamaz, kaba ve sert Jungkook'un hikayesi #jikook 'ta 1. vay amk #kookmin'de 1. vay amk