I'm Shyyyy

temas

Bu jikook beylerini ben hızlı mi yazdım biraz size öyle mi geliyo yani hemen mi oldu olaylar falan
Bi tane öyle yorum gördüm ama ne için dedi anlayamadım silmiş bir de sanırım sonra

Öyleyse de eğer yapcak bi şey yok bu arada shdkkwkdjsm

Hadi okuyun simdi

Ama alıştıra alıştıra 🤡

🤱

Derse girmemiştim geri kalanlarda. Jimin'e verdiğim minik öpücükten sonra oradan çıkıp kendiyle bırakmıştım.

Beni sonrasında bulma imkanı olmadığı için derslere girmişti muhtemelen ve şimdi kulüp saatiydi.

Erkenden gelip geniş boş odada aynaya yaslanıp yere oturdum. Bekleyecektim gelmesini. Gelirse devam, gelmezse... Bunu düşünmemiştim.

Bunu düşünmek istemeyecek kadar beni kendine bağlamıştı Jimin. Bu kadar kısa bir sürede hem de.

Tenefüs zili çaldı, tekrar çaldı. Etraftaki bütün sesler kesildi. Şimdi bir tek sessizliğin sesi , bir de benim nefes sesim vardı, Jimin'i bekliyorduk.

Aradan üç dakika geçti, on dakika geçti Jimin gelmedi.

Yirmi dakika- bir ayak sesi. Yavaş yavaş yaklaşan seslere odaklanırken kapı açıldı, içeri sarı saçlı minik sarım girdi.

İşte şimdi başlıyoruz.

Ayağa kalkıp ellerimi eşofmanın cebine koydum.

"Dans etmek istiyorum."

Bunu beklemediği için önce şaşırdı ama sonra kafasını sallayıp hiçbir şey demeden köşeye doğru ilerleyip hoparlörü bağladı.

"Şarkıyı ben seçeceğim." Dediğime bu sefer daha da şaşırdı. Bir şey demeden onayladı.

Öpücükle ilgili hiçbir şey demiyordu, yalnızca biraz çekingen davranıyordu öncekine göre. Ne düşündüğünü bilmiyordum, çok merak ediyordum ama soramıyordum da. Sanırım zaman bırakmalıydım.

Dün gece o uyuduktan sonra uzun arayışlarla bir dans ve şarkısını bulmuştum. Oldukça iddialı olduğu için bunu yapmaktan Jimin'i geçtim ben bile çekinirdim. Ama şu an , öpücüğümden sonra o buraya, yanıma gelme kararı alınca bütün çekingenliğim gitmişti. Tek istediğim o dansı yapmaktı.

Gece buna çalışmıştım ayrıca o uyurken.

"Dansı bilmiyorum ama ben muhtemelen."

Şarkıyı açmak için hoparlörün oraya çömelmişken ona doğru döndüm. "Sen sadece bana ayak uydur.

Şarkıyı açtığımda giriş müziği ilk başta otuz saniye kadardı ve bu sürede önce ışıkları söndürdüm, sadece tavandaki koyu mavi led ışıklar yanıyordu ve ortamı farklı bir havaya bürümüştü.

Ortaya geçip Jimin'e baktım. Bana dümdüz baksa da heyecanlandığını buradan bile hissedebiliyordum ben. Elimi çok hafif uzattım. Mesajımı alıp bana doğru yürüdü, elimi tuttu.

Onu kendime yaklaştırıp, ellerimizi bir tutarak onun belinin arkasına koydum.

Sözler başladığı anda ikimizin birleşik ellerini hızlı bir hareketle çevirip bedenini ters çevirdim, göğsüme sırtını sertçe yapıştırdım. Tüm bedenimle onu hissedebiliyordum şimdi.

İçimde büyümüş sinirler şehvet tohumlarına dönüşüp yeşerecek, bizi bir sarmaşık gibi saracaktı.

Hareketimle kafasını bana çevirdi yan bir şekilde. Bunu beklemiyordu muhtemelen. Ona sırıtıp boynuna yaklaştım. Sıcacık boynuyla ensesi arası bir yere kısa bir öpücük bıraktım içimi titretecek cinsten. Onu da titretmesini umdum.