İlgi

842 65 194
                                    

Kapının önünde başım yerde bekliyordum Jimin'in kapıyı açmasını.
Ona haber vermeden gittiğim ve telefonunu da açmadığım için kızıyordum kendime ama o an cidden gözüm hiçbir şeyi görmüyordu. 

Belki bana küsecekti ve kızacaktı ama kızması hiç sorun değildi. İstediği kadar kızıp dövebilirdi beni.

Zile bastıktan yalnızca beş saniye sonra kapıya doğru koşan adım seslerini duydum ve hemen ardından da kapı açıldı.

Tabi açılır açılmaz da yüzündeki endişe dolu ifadeyle birlikte gözleri de sulanmıştı bebeğimin. Burnunu çekip hemen üstüme atladı. Onu bacaklarından tutup kucağıma alırken ayakkabılarımı çıkardım.

İçeri doğru giderken duyduğum ağlama sesiyle dehşete düşerken yüzüne bakmaya çalıştım ama izin vermemişti. Hemen koltuğa oturup yüzünü kendime çevirmeye çalıştım ama asla izin vermiyordu ve ağlaması daha da artıyordu.

"Jimin bana bak güzelim."

Onun ağlamasına sebep olduğum için kendimi dövmek istiyordum. Ağlayışı öyle içimi yakıyordu ki şuan.

Hıçkırıkları arasından içini çeke çeke zor da olsa konuştu.

"Niye haber vermedin bana?"

Buna verecek pek de bir cevabım olmadığı için derin bir iç çektim.

"Söylesem izin vermezdin çünkü."

"Niye o zaman izin vermeyeceğim bir şeyi yapıyorsun ki?"

Haklıydı. Diyecek tek bir lafım yoktu buna.

"Neredeydin?"

Sessiz kaldım çünkü şu an cidden çekiniyordum amcanı dövmeye gittim demekten. Ben sessiz kalınca ağladığı boynumdan çekilip bana baktı kırmızı gözleriyle. Yanakları da ıslanıp kızarmıştı.

"Jungkook neredeydin?"

Gözlerimi kapatıp gelecek tepkiden korkarak sessizce "Amcanı bulduk, Tae buldu."

Amca lafını duymasıyla bedenini bir ürperti sardı. Amcasından çok korkuyordu, özellikle Jimin'e zarar verdiği o günden sonra.

"Naptın ona?" Endişeyle bağırdı. Endişesi kendimi tehlikeye atmam konusundaydı biliyordum.

"Jungkook öldürdün mü naptın? Öldürmedim de!"

Hemen yanaklarından tuttum sıkıca. "Hayır, hayır birtanem öldürmedim. Senden ayrı kalmayı göze alabilir miyim sence ben? Yapmam öyle bir şey. "

Derin bir nefes alırken ıslak yanaklarını öptüm.

"Dövdünüz mü onu?"

Kafa salladım usulca. "Haketti bunu."

Bu konuda bu sefer o sessiz kaldı ve yavaşça kafasını salladı.

Tam ağlayışı durmuştu ki benden gözlerini kaçırdı, dudakları titremeye başladı ve gözlerinden tekrar yaşlar akmaya başladı.

"Jimin.."

İç çekti sesli bir şekilde. "Sen gidince.. Çok korktum. Nerede olduğunu da bilmediğim için, çok endişelendim. Sana ulaşamazsam napardım diye düşündüm. O adam gelecek sandım yine."

"Bebeğim-" onu durdurmak istedim ama o aldırmadan devam etti.

"Gelecek ve beni dövecek yine. Sonra.. Sonra uyumaya çalıştım. Gözümü açınca yanıma gelmiş olur zaten dedim. Ama kabusla uyandım, o adamı gördüm, bana yine aynı şeyleri yapıyordu. Çok korktum ben. Nefes alamadım. Sonra seni aradım ama.. açmadın."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

I'm ShyyyyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin