Film

2.5K 230 62
                                    

Jimin'i kimseyle sevgili olmayacağıma zor ikna ederek okuldan çıktık.

"Gel sana meyveli yoğurt alalım."

Koluma girmişti ve iki eli de beni bırakmak istemeyen küçük bir çocuk gibi tutuyordu.

Markete girip buzdolabı kısmına geldik. Elimdeki sepete evde olanlardan farklı olanların büyük boylarını koydum. O ses etmeden benim hareketlerimi takip ediyordu.

Devam edip abur cubur kısmından da sevdiği cips ve çikolatalardan alıp kasaya geçtik.

Kasiyer ürünleri geçerken Jimin'in çantasını açtığını gördüğümde cüzdanını çıkaracağını anlamıştım.

"Görmeyim sakın öyle bir şey, çıkar elini."

Şaşkınca bana baktı. Neye dediğimi anlamamıştı ama sonra elini gösterince "Ama Jungkook zaten senin evindeyim, bari bunları ben alayım."

"İşte benim evimdesin diye zaten, sus bakayım sen."

İzin vermeyeceğimi anlayınca dudağını büzerek çantasını kapattı.

Marketten çıktığımızda elimdeki iki poşette çikolata arayıp birisini sarıya uzattım. Hemen alıp yemeye başladığında yerken güzel olduğu için mırıltılar çıkarıyordu. Gülerek ona baktım.

Dudaklarını yalayıp üstüne bulaşan çikolatayı temizledi. İstemsizce ben de dudaklarımı yaladım.

Tam bana döndüğünde bunu yaptığım için "Sen de ister misin? Canın mı çekti?" diye sordu bana uzatarak.

Gözlerine çıkardım bakışlarımı. "Evet canım çekti." Ama çikolata değil.

Dudaklarıma yaklaştırıp yerinde durdu. Bir ısırık alıp bilerek zor da olsa dudağıma bulaştırdım. Ben yerken dudaklarıma baktı.

"Çok mu güzel dudaklarım?"

Hemen gözüme çevirdi. "Ne? Şey.. Ee.. Çikolata bulaştı da."

"Al o zaman."

"Ne?" Şaşkınca baktı suratıma. Isırmak istiyordum o suratını.

"Elim dolu, alamam ben."

"Pekii." Elini uzatıp dudağımın üstünde kalan çikolatayı sildi. Bunu yaparken tek eliyle de koluma tutunmuştu.

Çikolata bulaşmış parmağını çekip bana baktı. "Tamam oldu."

Önümüze dönüp devam ederken parmağını ne yapacak diye merak ederken biraz yavaşlayıp benim görmediğimi zannederek parmağını dudakları arasına götürüp emdi.

Bu görüntü kalbime ve bir taraflarıma hiç iyi gelmezken derin bir nefes alıp devam ettim.

Eve geldiğimizde kıyafetleri değiştirip içeri geldik.

"Sarı sen tabak hazırla yemelik. Ben film açayım."

Televizyonun karşısına oturup filmlere girerken tepemde dikilen sarı hala öylece duruyordu. Yakışıklılığıma bakıyordur diye ses etmedim ama hala daha gitmeyince ona döndüm.

"Noldu?"

"Tabak hazırlar mısın?"

Gelen soruyla şaşırdım ve kaşlarımı çattım.

"Hazırlayım da sen iyi misin?" Ayaklanıp ellerini tutarken sormuştum. Dediğime gülerken neye güldüğünü anlamasam da kısılan gözlerini görünce ben de onlara gülümsedim.

"Jimin tabak hazırlar mısın?"

Cümleyi tekrar ederken önce mal gibi suratına baktım ne diyor bu çocuk diye ama sonra ne demeye çalıştığını anlayıp "Hee.." diye bir ses çıkardım.

I'm ShyyyyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin