Sürünün Yuvası 🙋

Gözler

Onlardan çok uzaklarda sarayın salonunda kral Edgar oturuyordu. Gökyüzüne baktı. Güneş tüm rengini bulutlara bağışlamış gibi davranıyordu. Bembeyaz bulutun üstündeki turuncu rengi gördü. Mavi gökyüzünün renk cümbüşü hoşuna gitmedi. En büyük nefretini oluşturan lanetli sürüyü düşündü. Kurtlar krala saldırmış ve Tanrıça olayın üstünü kapatmıştı. Yıllarca beklemişti intikam gününü. Alpha Lucifer'in sürüsüne katılan Cill mutlu haberi verdiğinde sevinçle tüm saraya geyik eti dağıttı kral.
- Lucifer'in lunası Kayra. O bir insan.

Cill görevini tamamlayıp sığınmacı olarak katıldığı sürüden saraya tekrar muhafız olarak geri dönmüştü. Lanetli sürünün tek odak noktası Kayra olmuştu. Dişi kurt olmayan Kayra'yı, Lucifer'in elinden çekip alacaktı. Sarayın en iyi gaması Sam onun fişini çekip gelecekti. Sabah olduğunda müjdeli haberi bekliyordu kral Edgar. İnsan kızı yakından görmek istiyordu.
- Sam.
- O bayıldı majesteleri.

Zihinsel bağlantı kurduğu Sam hep Kayra'nın bayılmış olduğunu söylüyordu. Kayra oldukça güçsüz biriydi. Sam onun için hastanede bekliyordu. Bugün bitecekti.
- Öğle olmadan bana müjdeli haberi vermelisin.
- Peki majesteleri.

Sarayın soğuk duvarlarının arasında ruhumu kaybettim yıllarca. Gama olmak istemedim. Lanetli sürüde mutluydum. Kral sürüyü ziyaret edince tepetaklak yuvarlandım. Alpha Lucifer'in emriyle sarayda kralın en yakın ekibinin parçası oldum. Kral Edgar kimseye asla güvenmez. Cill göreve gidince onu izlemesi için üç beta kurdu çağırdı. Beni şimdi izleyen görünür kimse yok. Fakat bu olmadığı anlamına gelmez. Kraliyet ailesi kendi sarayında prensleri ayakların altından çekiyor. Alpha Lucifer'in tahminleri doğru.

Kral Edgar güç istiyor. Tehdit olarak gördüklerini bahane bulup infaz için mahkum konumuna düşürüyor. Saray ailesi oldukça geniş. Prenslerin ölümü gerçekleşince çocukları uzaktaki sürülere sürgün ediliyor. Giden kimsenin geri gelmeyecek olduğunu bilen prenses eş seçimini erteliyor. Kral Edgar durumdan memnun. İstediği sürüyü prensesler sayesinde kontrol altında tutuyor. Prensesler alfalar ile sık sık evlilik yemeği yiyor. Formalite yemeklerde alfalar kraliyet üyesi olacaklarına dair kuru laflarla güzelce ikna edip sürüye yollanıyor. Hep aynı kilidin anahtarı misali kral devreye giriyor.
- Prens isyan etti. İnfaz edildi. Prensesler ailemin devamı. Şuan onların acısı var.
En son prens iki ay içinde öldürüldü.

Kral Edgar henüz evli değil. Luna seçimi yapmadı. Sarayın en gözde cariyesi Lilly ise kimsenin görmediği kulede kalıyor. Alpha Lucifer'in çocukluk aşkı. Kilit altında değil. Kral Edgar ile sık sık öğle yemeğinde buluşuyor arka bahçede. Kral Edgar onu alfa için hazırlıyor. Alpha Lucifer ise Lilly'den hoşlanmıyor artık. Tüm raporları yazıp sürüye ulaştırmak için sık sık saraydan çıkıyorum. Alpha Lucifer ile buluşuyoruz. Gama olarak eğitim kampı kurduk. Saraya gama yetiştirmek için olduğunu sanıyor kral. Hepsi bizim sürünün casus gama adayları. Durum böyle olunca Alpha Lucifer haberleri en sağlam kişilerden almış oluyordu. Şimdi sürünün lunası olacak eşi Kayra'yı ayak altından çekmem lazımdı. Sürekli bahane buldum. Kral Edgar daha yemez bu numarayı. Kayra ile alfa hastaneden yarım saat sonra çıkacak. Alpha Lucifer'in eşine zarar verip hastaneden ayrılmam söz konusu olamaz. Luna çatı katında kurtlara zarar verdi diye bayıldı.

Eşine kralın emri ile zarar vermiş olsam dahi alfa beni yaşatmaz. Ondan dolayı hastanenin önünde bekliyorum. Araba ile Kayra'ya çarparak kaçmak istiyorum. Böylece sadece yara alır. Kayra ile alfa çıkıyor. Taksinin yaklaştığını görüyorum. Acele etmez isem taksi önüme geçecek. Gaza basıyorum ve Kayra'ya çarparak kaçıyorum.

Kapının önünde bekliyoruz. Kurdum aşırı huzursuz. Kayra daha iyi. Sadece tansiyonu düşük. Elinde tuttuğu tuzlu çubuk paketiyle bana gülümsüyor.
- Taksi gelmek üzere. Lucifer sen gidebilirsin.
Onu bırakıp gitmek istemiyorum.
- Taksiye binince gideceğim.

Ama öyle olmuyor. Korkunç bir ses duyuyorum. Kayra'nın havaya uçarak zemine düşmesini izliyorum. Siyah bir araba gaza basıp eşimi kasıtlı olarak çarpıyor. Plaka arabada yok.
- Kayra. Hayır. İyi misin ?
Bağırma sesimi duyan Rick koşarak geliyor. Kayra'nın saçlarını yüzünü örtüyor. O hareketsiz.
Rick benden önce davranıyor. Nabzını kontrol ediyor.
- Çok yavaş atıyor alfa kalbi.
- Doktor Ferya'ya haber ver hemen.
Rick gidiyor. Gözlerim boynuna kayıyor. Onu işaretler isem dönüşür. Yaşaması için bu gerekli. Nazik şekilde boynunu ısırıp çekiliyorum. Seslerini duyuyorum. Ferya konuşuyor. Kalp masajı yapıyor. Onu sedyeye alıp ameliyathaneye götürüyor. Kayra olmadan geçen dakikalar yine kalbime misafir oluyor. Soğuk yok. Yağmur yağmıyor. Ama kalbimin üstünde tüm hava durumunu sanki gelmiş spiker anlatıyor.

Hayat satın alınacak marketteki ürün değildi. Bozulan televizyon olsaydı gider yenisini isterdik. Yaşam tek kişilik biletin, iki tarafında yaşanan seçenekti. Ölmek ve yaşamak. Birinin siyahı diğerinin beyazı.

Şimdi Kayra'nın morgda yatan cesedinin kenarında adı yazılıydı. Bardak düşer yere cam dağılır eve. Canım düşmüştü zemine ,ölümün acısı bedenimin her yerini kan içinde bıraktı. Boğulmak neydi ? Bir ipin boğazını sıkması veya suyun nefesi engellemesi miydi ? Kesinlikle değildi. Boğulmak, sevdiğinin cansız bedenine bakmaktır. Kurulacak cümle, düşünecek beyin, hissedecek duygu yoktur. Yaşarken ölümün resmini çizecek olsaydı ressam giderdi morga. Binlerce insan ağlarken bende girdim kapıdan içeriye. Ayaklarım götüremez olunca beni Rick tuttu kollarımı.
- Alfa veda etmelisin. Ailesine öldüğünü söylemem gerekiyor.
- Onun ailesi sürü.

Bugüne kadar Rick hiç gözleri yaşla dolu bakarken görmemiştim. Bende hiçbir ölüm karşında böyle ayaklarımın titrediği bilmiyordum.
Ölmüştü eşim. Kıymetini bilmeyen cümlelerim yüzünden. Sebebi araba değildi. Onu yaşarken mezara götüren bilinçsiz kurulan kelimelerim olmuştu. Beni sevmek kim isterdi ?
- Senin yüzünden.

Kurdum tüm kötü cümlelerim için hep susmak zorunda kalırdı. Eşimden sonra o da bana karşı geliyor devamlı. Beta kurtlar onu arıyordu. Ben yatakta başka kızla yatmayı düşünen bencil hayvan olmamış olsaydım kokusundan bulurdum eşimi. Şimdi ölüm ağrısı giriyor sol yanıma. Belirgin olan tek şey vardır hayatta. Sevdiğinin değerini ölmeden verenlerin yüzü. Onların duruşu onurlu ve ölüm karşısında kendilerinden emin. Yaşanılacak ne varsa sevdiklerinden zaman kaybetmeden onları paylaşmak istermiş ruhları. Benim nefretim kendime. Yapamadığım her ne varsa artık canavar gibi morgda karşımda. İnsan aynalara küser ben ise ölüme dargınım.
Hayatımın en güzel anı onu kumsalda görmekti. Hafızam tazeledi o saatleri. Kayra'yı kaybetmek için kendimle kumar oynadım. Aşkta kaybeden kumarda kazanır lafı külliyen yalan.

Ben lanetli Alpha Lucifer. Beni dövmek için en güçlü kurtlar gerekmez. Aşk dövdü kalbimi Kayra ile. Onu kaybettim. O öldü. Gitti benden. Saatler birbirini kovalıyor. Veda etmek için ağzımı açamam. Yapamam. İstemiyorum.
- Alfa. Veda etmelisin artık ona.
Rick ve Ferya ile olan zihinsel bağlantı benim içimdeki fırtınayı susturmaya yetiyor.
- Onu kaybettim. Bizi bırakın yalnız.
Kayra'nın sesini duyuyorum. Bakışlarını görüyorum. Ama hayır. O sadece yatıyor. Ameliyathane kapısından sedye ile çıkacaktı. İyi olacaktı. Şimdi onu morgda görmek mahvetti beni. Hepsi benim suçum. Günahım, hatam, yanlışım. Onu koruyamadım. Sürüm için kaybedilen sadece bir dişi kurt değildi. Luna ölmüştü. Daha hamile kalacaktı. Yavrularımız olacaktı. Onların gelişini bekleyecektik. Kayra anne olacaktı. Ben ise baba. Sürüden ayrılıp onunla şehirde yaşamaya razıydım. Şimdi ise hepsi yoktu. Kilometrelerce uzakta kalmıştı Kayra. Öyle uzak bir yer ki oraya giden bilet yoktu. Ecelin saatini kimse bilmezdi.