Kraliçe Kayra

21 6 0
                                    

Ertesi sabah kral Edgar kahvaltıda etini bıçakla kesiyordu.
- Kraliçe Kayra. Kulağa harika geliyor ama biraz tuzu eksik.
- Kralım. Benim için Lucifer'i öldürür müsün ?
Yediği et boğazında kalmıştı. Muhafızlar suyu uzatır iken Kayra gülmemek için zor duruyordu. Demek oyun oynuyor öyle ise kartlar kraliçenin elinde güvende. Böyle kralı alt etmek için huyuna değil ruhuna dokunmak önemliydi.

- Sen istersen hemen yaparım.
- Şimdi değil. Düğün gününde fena olmaz. Sonuçta kraliçe için krallar değerli hediyeleri gözden çıkarır.
Kral Edgar bıçağı duvara fırlattı.
- Alpha Lucifer benim için değerli değil. Ama sen istiyor isen ölmüş başını getireceğim sana.
Kayra sakin kalmak zorundaydı. Kalbi acı ile atar iken mırıldandı.
- Getirin kralım. Özellikle başını istiyorum.
- Sana, sarayı tam manasıyla gezdirmek istiyorum.

Umrumda değildi saray. Onu iğrenç buluyordum. Üstüne elimi tutuyordu. Zorla gülümsedim. Kral Edgar'ın odasının kapısından içeriye girdik. Odası hakkında yaptığı yorumları dinlemek yerine tebessüm ediyordum. Onun yatağına baktım. Kraliçe olarak dişlerim boynuna geçiyor ve onu öldürüyordum. İstediğim tam olarak gerçek olacaktı.
- Yatağım çok mu hoşuna gitti ?
- Evet kralım.
- Seninle orada seksi günlerimiz olacak.
Kral cidden sağlıklı değildi. Onunla yatmak için saraya gelmemiş olduğumu anlamıyor değildi. Bilerek yapıyordu.
- Sabırsızlıkla bekliyorum.
- Düğün öncesi kimse ile yatmam. Aslında Kayra ben biraz psikopat biriyim. Hades ile yıllar önce anlaştım. Silly benim sevgilim oldu. O bir iblis olunca aşkta entrikalar benimle koştu.
- O nerede ?
- Yeraltında.
- Ama neden kralım gitti ?
- Silly beni değiştiriyordu. Her anlamda kötü oldum. Anne ve babamı  öldürünce Ay Tanrıçası geldi. Bizi lanetledi. Kimse bilmez. İlk kez sana anlatıyorum.

Kayra onu inanmak istemiyordu. Şizofren olduğunu düşünüyordu.
- Silly aşırı güzeldi. Ama gözleri görmüyordu. Hades aşkın onu iyi edeceğini söyledi bana. İkimizin aşkı kök salmak için vardı sarayda. İki üç ay sonra Benjamin geldi. Bana erkek kardeşi olduğunu söyledi. İnanmıştım. Onları düğünden önceki gece yatağımda yakaladım.
- Çok zor olmalı.
- Değildi. Silly görüyordu. Saraya geldiği günden beri gözleri açıktı. Uyuyan bendim. Onu öldürmek istemedim. Benjamin için diz çöktü. Aldattığı adam için bana boyun eğdi.
- Benjamin öldü mü ?
- Gözlerini aldım ondan. Ömür boyunca şaman olarak sürüldü ormanlara. Sadece bana hizmet ediyor. Onunla tanışmış olmalısın. Alpha Lucifer seni çadırına götürmedi mi ?
- Sen bir canavar olmayı yaşadığın kötü anlardan dolayı istedin.
- Kraliçe olarak dilin çok sivri.

Kral çabucak yapıştı Kayra'ya ve onu sürükledi. Lyran araya girmek istiyor gibiydi.
- Kralım. Düğün günü yaklaşıyor. Kraliçeye iyi bakmanız lazım.
- Sana soracak değilim.
Kayra ormana girişin neden yasak olduğunu anlamıştı. Kral Edgar'ın ormanında yarı iblis yarı kurt canavarlar vardı. Onlardan biri Kayra'ya saldırdı. Tek hissettiği ölmeden önce Lucifer'in sesi oldu.
- Kayra. Beni duyuyor musun ?
- O beni ormana attı.
Lucifer oturduğu masadan ayağa kalktığında Karen neler olduğunu sordu.
- Sadece su alıp geleceğim.
Sevdiği kadın ölmüştü. Ormanda saldırıya uğrar iken kurduğu bağlantı güçlüydü. Kayra'nın öldüğü söylemek tüm alfaların gidişi demekti. Suyu zor içti.

Karen, alfalar ile saldırı planını gözden geçirmeyi sürdürdü. Yolunda olmayan bir konu var ise Lucifer ayağa kalkıp giderdi öylece.
- Sabah daha detaylı konuşuruz.
- Alpha Lucifer nereye gitti ?
- Büyük ihtimalle suyunu alıp ofise geçmiştir. Değişik şeyler aklına gelince hep böyle yapar.
Alfalar kalkıp gittiğinde Karen öfke ile bağırdı.
- Lucifer.

Evde tek ses yoktu. Mutfağa gittiğinde kırık camı elinde tutan kuzenini gördü.
- Alfa olarak depresyona mı girdin ?
- Kayra öldü.
- Neden söz ediyorsun ?
- Kral onu ormana attı. Canavar onu yedi.
- O yeniden hayata dönüyor.
- Onu kurt yaptım. Daha yaşama nasıl geri gelsin ? O öldü. Hepsini bizim için yaptı.
- Öyle ise bu sırrı göm kalbine. Saraya gidene kadar söz etme kimseye.

Ertesi akşam Alpha Lucifer ve yanındaki alfalar sarayın yanındaki ormana giden yolda kamp kurdu.
- Ormanı geçebilen yok.
Karen'in sesini duyduğunda Lucifer perişan şekilde oturuyordu.
- İlk geçen biz oluruz kuzen.

Lyran daha fazla katlanmak krala istemiyordu. Ormandaki canavarların Kayra'yı öldürmesine şahit olmuştu. Kral Edgar'ın sesini duyan canavar ortaya çıkmıştı. Kayra'nın hemen boynuna atılmıştı. Kral ise ölümü gülerek izlemişti. Kral Edgar'ın devrilmesi için Alpha Lucifer'e gidecekti. Saraydan çıkmak basitti. Alpha Lucifer'i bulmak ise zordu. Düğün için alınması gereken etleri bahane eden Lyran saraydan ayrıldı. Ormanın kenarındaki yola geldiğinde kurtları gördü. Saraya gidip haber vermek yerine arabadan indi.
- Alpha Lucifer.

Karen ve Lucifer onlara doğru koşan adamı tanıyordu.
- Ben Lyran. Kral Edgar'ın sarayına girişiniz için en güvenilir isimlerden biriyim.
- Sana neden inanacağız ?
Lyran ile Karen göz göze gelmişti.
- Alfa ile konuşuyorum.
- Lucifer kuzenim. Onun sözlerini tekrar ediyorum.
- Kayra ormanda canavarlara atıldı. Kralın durumu hiç iyi değil. O bir ölüm makinesi. Yarın düğün için davetliler gelecek. Sizi batıda bulunan kapıda bekliyor olacağım. Garson kılığında gelir iseniz içeriye alırım.

Lucifer cevap vermedi. Lyran ise daha fazla kalmadı. Kral Edgar gecikir ise ondan hemen şüphe ederdi. Etleri alıp dönmeden önce dereye girip yıkandı Lyran. Alpha Lucifer ve diğerleri gibi kokmak istemiyordu. Saraya dönünce etleri mutfağa götürdü. Kimse yoktu ortalıkta. Durumu garip buldu ama yorgun hissediyordu. Doğrudan Lyran odasına gitti. Yatağına yatıp uykuya daldı. Acia Lopez, eşi sayesinde saraya rahatlıkla girmeyi başardı. Kraliçenin takılarını yapacaktı. Saraydaki muhafızlar ona odasına kadar eşlik etti.

Acia geldiği gün yapacağını planı harfiyen eşi sayesinde biliyordu. Lyran ile arasında sadece iki oda vardı. Balkondan geçerek odasına girip onu öldürecekti. Lyran ise hep gece nöbet tutuyordu Acia odasının kapısını kapattı. Saraydaki tüm sesler azaldığında balkona çıktı. Lyran yatağında olmalıydı. Giriş kapısında kimse yoktu. Acia balkondan geçerek onun odasının önünde durdu. Lyran yatakta yatıyordu. Balkon kapısı açıktı. Acia Lopez insan formunda uyuyan adamın yanına yaklaştı. Kurt formuna dönüştü.
Ertesi sabah olduğunda muhafızlar odanın kapısını açık buldu. Lyran yatakta kanlar içinde yatıyordu. Muhafızlar korku ile kapıyı kapattı. Kral Edgar kahvaltısını yapıyordu. Başında duran iki muhafız bugün biraz garip gibiydi.
- Lyran nerede ?
Uzun boylu olan muhafız cevap verdi.
- Düğün hazırlıklarını denetlemekle meşgul.
- Sabah burnuma kan kokusu geldi.
- Majesteleri. Etlerin bir kısmını çıkarıp mutfakta pişirmeye başladık.
- Lyran etleri söylediğim yerden aldı değil mi ?
- Evet majesteleri.

Lyran'ı öldüren Acia Lopez hiçbir şey olmamış gibi elindeki takıyı inceliyordu. Frank ise sarayın batı kapısından içeriye alfa eşlerini çalgıcı kılığında almıştı. Lyran öldüğü içinde Frank kurtların girişini kolaylaştırmak için muhafızları kapıdan uzak tutmaya yönelik görevler veriyordu.
- Yardım lazım. Kralın düğünü için hediyeler geldi.
Lucifer yanındaki alfalar ile birlikte ormana baktı.
- Hepimizin sürüsü var. Biz geçer ise karşıya zaman kaybı olur. Lyran'ın geldiği yolu takip edeceğiz mecburen.
Alfalar onu onayladı. Kokuyu takip edip saraya geldiklerinden Lucifer'in aklında yine orman vardı. Eşini ondan alan ormana tek başına gidecekti. Ama şimdi kralın ölümü daha acildi.

Sürünün Yuvası 🙋Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin