EL ELE (29.BÖLÜM)

2.2K 61 2
                                    

İyi Okumalar

🎶Can Ozan - Toprak Yağmura

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎶Can Ozan - Toprak Yağmura

 Nehir, güvendiği limana sığınmış huzur içerisinde uyuyordu. Hayatındaki en tatlı uyku olabilirdi. Onun kokusuyla uyumak, kollarının arasında sarmalanmak hayallerinden öteydi. 

 Karahan onu öpmüştü. Aşkından yandığı adam onu öpmüştü. O kadar inanılmazdı ki onun için. Birisini sevmek, karşılık alabilmek. Dünyanın en zor şeylerinden biri olabilirdi. Sevdiğinizden aynı aşkı görmek paha biçilmezdi. 

  Nehir, uyuduğu yerde oldukça rahattı. Bu nedendir kimse onları rahatsız etmesin istedi. Saatlerce, günlerce böyle kalabilirdi. Yıllardır içinde anlamlandıramadığı huzursuzluk Karahan'la son bulmuştu. Huzuru yanı başındaydı artık. Ellerinden kayıp gitmemesi içinde her şeyi yapacaktı. 

 Kulağına bir takım sesler gelmeye başladı. Fakat o huzurlu uykusundan ayrılmaya hiç niyetli değildi. Bu yüzden kim, ne koşuyorlardı kestiremedi. Daha sonra da tekrardan derin bir sessizlik oluşmuştu. O da sessizliğin verdiği rehavetiyle Karahan'a iyice sığınıp uykusunda kaldığı yerden devam etti. 

 Nehir, nihayetinde uyanmaktan kaçamadı. Gözlerini yavaşça açıp, Karahan'ın göğsüyle karşılaştı. Bu onu gülümsetmişti. Karahan yanındaydı, gitmemişti. Hala uyuyor olmalıydı diye düşündü. Yavaşça, Karahan'ı uyandırmamaya çalışarak kendini biraz geriye çekti. Şimdi Karahan'ı görüyordu. 

 Oldukça huzurlu bir uykuda görünüyordu Karahan. Nehir'in kalbi bu yüzle darbeyi almıştı. Bir insan bu kadar masum olabilir miydi? O kadar masum duruyordu ki kalbine alıp saklayası gelmişti. Görmesindi kimse onu. 

 Elini yavaşça Karahan'ın yüzüne doğru götürdü. O kadar derin uyuyordu ki hissetmemişti. Günlerdir uykusuz olduğu için Nehir'in yüreğinde ince bir sızı oluştu. Onun yüzünden günlerdir uykusuz olan adama bir kez daha aşık oldu. 

 Yavaşça yüzünü sevdi. Uyandırmamaya dikkat ederek yapıyordu. Ellerinin arasında olan bu adam için içinden şükretti. Onu tekrardan görebilmişti ya ne olursa olsundu. 

 Yumuşacık olan saçlarını geriye doğru taradı. O güzel yüzü bir kez daha kendini göstermişti. Buncacık şey bile kalbini hızlandırabiliyordu. Onun her şeyi kendisini heyecanlandırıyordu. Bu heyecan fazlaydı evet ama çok güzeldi. 

 Yavaşça hareketlendiğinde göğsüne bir ağrı girdi. Oluşan bu ağrıyla yarası kendisini hatırlatmıştı. Yarasına baktığında abisi geliyordu aklına. Kendisine bu yarayı açan oydu. Yaranın üzerine elini koyup yokladı. Sevdiği kişiden, abisinden böyle bir kötü hediyeyi almak, kimsenin isteyeceği bir şey değildi. 

Aslında zor bir şey atlatmıştı. Kolay değildi kurşun yarası. Zaten sızım sızım sızlıyordu. Zamanla sızısı geçse bile izi kalacaktı. Her gördüğünde hatırlayacaktı olanları. Bir ömür kötü bir hediyeydi onun için. 

SIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin