YALNIZ (8.Bölüm)

3.8K 107 11
                                    

 Nikah memuru işini yapmış, gitmişti. Şimdi ise vedalaşma zamanıydı. Nehir hüzünle annesiyle babasına baktı. Nehir yavaşça onların yanına gitti. Ayla hanım dolu gözlerle kendisine doğru gelen kızına baktı. İçine oturan acıyla kızını kendine çekip sımsıkı sarıldı.

 "Annem, mis kokulum." Nehir dayanamamış göz yaşlarını salmıştı. Artık Arman değildi. Evliyaoğlu olmuştu. Ayla hanım kızını bırakmak istemiyordu ama Nihat ağa yavaşça ayırmıştı. Nihat ağa yüreğindeki ağırlıkla Nehir'e baktı. "Nehir'im her daim güçlü ol. Sen Nihat Arman'ın kızısın bunu asla unutma. Evin kapısı her daim açık." Nehir verilen mesajı almış babasına sarılmıştı. 

Evliyaoğlular, Nehir'i izlemekteydi. Dicle hanım acısı her ne kadar büyük olsa da Nehir'e üzülüyordu. Hiçbir kadın böyle evlenmek istemezdi. Karahan, içinde oluşan hislere bir ad veremiyordu. Öfkeli mi, üzgün mü, kırgın mı bilmiyordu. Karahan yanına gelen Mahmut ağayla düşüncelerini savuşturup dikkatini ona verdi. 

"Hayırlı olsun Karahan." Mahmut ağa daha fazla şeyler söylemek isterdi ama yarayı deşmeye gerek yoktu. Karahan sadece uzatılan eli sıktı. Bir şey demek istese de ağzından kötü şeylerin çıkacağının farkında olduğundan sustu. Mahmut ağa konuşmayacağını anlayınca diretmedi Nehir'in tarafına gitti. 

Nehir babasından ayrılmış derin nefes alıp kendini toparlamaya çalıştı. "Nehir." Kendisine seslenen Mahmut ağaya baktı. Bu evliliğin oluşmasındaki en büyük neden olan kişilerden biriydi. "Hayırlı olsun." Nehir deli gibi gülmek istedi. Gelmiş hayırlı olsun diyordu. Kendini tuttu. Alaycı bir şekilde "inşallah dedi." Mahmut ağa aldığı cevapla gitme vaktinin geldiğini anladı. 

Nehir huzursuz olan kuzenine Berat'a baktı. Berat nikahın yarısında gelmişti. Sebebi ise Kadir belasıydı. Kadir, Nehir'in evleneceğini duyduğundan beri çıldırmış gibiydi. Sağ solu arayıp emir yağdırıyordu. Sağ kolu olan Civan'ı arayıp her ne olursa olsun nikahı engellemesini istemişti. Nehir abisinin bir şeyler yapacağında  emin olduğu için Berat'ı uyarmış dikkatli olmasını istemişti. Berat konağın etrafına gizliden adam yerleştirmişti. Sonunda Kadir'im adamlarını görünce onları engellemişti bu yüzden geç kalmıştı. Kadir'in bununla sınırlı kalmayacağını bildiğinden, Berat huzursuzdu. Ama ne olursa olsun Kadir amacına ulaşamayacaktı. 

"Berat bir sorun mu var?" Berat, Nehir'in yanına geldiğini fark etmemişti. Nehir'in ona seslenmesiyle irkildi. Soruyu algıladığında hemen cevap verdi. "Hayır, her şey kontrol altında." Nehir öyle olmadığını hissetse de bir şey demedi. "Nehir, her ne olursa olsun beni ara. Asla kendini ezdirme, güçlü kal."  Nehir kırık bir tebessümle Berat'a baktı. Berat onun sırdaşı, dostu, kardeşten öteydi. "Biliyorum Berat ve teşekkür ederim." Berat kuzenden daha çok kardeşi gibi gördüğü kıza sarıldı. "Ah Nehir keşke böyle olmasaydı. Elimden bir şey gelseydi." "Yanımdasın ya o bile yeter." 

Sarılma faslı bitmiş, Arman ailesi gitmeye hazırlanıyordu. Nehir'in içindeki çocuk beni bırakmayın diye haykırıyordu. Nehir ailesini arabaya bindirmişti. Araba hareket etmiş, Ayla hanım arka camdan göz yaşlarıyla kızına baktı. Sonunda araba gözden çıkmıştı. Nehir giden arabalarla, yolun ortasında duruyordu. Beni de götürün diye bağırmak istese de yapamadı. 

Konağın kapısına döndü. Korumalar dikkatle Nehir'i izliyordu. Artık Evliyaoğlu ferdiydi. Nehir'e bir şey olursa hesabını onlardan keserlerdi. Nehir ağır ağır içeriye girdi. Girmesiyle korumalar ardından konağın kapasını kapatmıştı. Başını kaldırıp avluya baktığında yalnız olduğunu gördü. Koskoca konakta yalnızdı. Geriye dönüp kapalı olan kapıya baktı. Artık bütün yollar kapanmıştı. Avluda ilerledi. Sonra Gökyüzüne baktı. İçinden yardım istedi. Sonra başını aşağıya çevirmesiyle Karahan'ı gördü. 

SIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin