26. Bölüm - "Kendime İyi Bak"

230 16 138
                                    

Herkese merhabaaa👋

Hayırlı ramazanlar ve yayımladığım saate istinaden hayırlı sahurlar.

Bölüm geldi ve umarım beğenirsiniz.

Keyifli okumalar. 🖤

🎶

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎶

| Kendimden Hallice - Rakı içmeyi bilmesen|
|Kubilay Karça -Kadın|

💫

Omzumun üzerine değen sıcak dudaklarının varlığıyla gözlerimi araladım. Kaç saat ya da dakika uyumuştum bilmiyordum. Tek bildiğim gözlerimi kapattığım zaman bile kurtulamadığım duvarlarımdı.

Usulca Aren'e doğru döndüğümde tebessüm eden dudaklarına baktım. Gözleri gözlerimdeyken dudaktan dökülür gibi gözünden kahkahalar dökülüyordu. Elimi yüzüne yaslayıp onu hissetmek istedim. O, yanağını avuç içime daha da bastırdığında bütün hislerini avuçlarıma çekinmeden bıraktı.

Bir eli saçlarım arasında gezintiye çıktığında içimde ki duvarı yıkmaya meyleden çocukların sevinç nidaları içimi titretti. Yatağa sırtını yaslayıp beni göğsüne çektiğinde ona itiraz etmeden teslim oldum. Sessizliğiyle konuştum, dokunuşlarıyla gülümsedim, nefesiyle nefes aldım, kokusuyla bir oldum.

"Çok dağıttım aşağısını ya," diye mırıldandığımda boğazından memnun olmadığına dair bir mırıltı çıktı. Göz ucuyla ona baktığımda çenem göğsüne değdi. Eğilip burnumun ucundan öptüğünde "Çok konuşuyorsun. Ne var şu anı bölmeseydin," dedi. Omuzlarımı sallayıp "Çok değil, minik konuştum," diye mırıldandım. Gülümseyerek "Hıııı ondan," dedi. Elimle göğsüne vurduğumda daha çok gülümsedi. Eliyle elimi kavrayıp göğsüne daha çok bastırdı.

"Yalnız ne dağıttın ama, dedim yani tersi pis bulaşmayım falan ama dayanamadım. Sen evi de başıma geçirirdin kesin," dediğinde yerimden bir sinirle yerimden kalkmak istedim ama o buna müsaade etmeden beni kendisine daha da çekerek sarıldı.

"Neyse zararın öderim. Maaşım var babamdan benim. Zenginim bir kere tamam mı," diye söylendim. O alındığımı düşünmüş olacaktı ki parmaklarının aniden duraksamasıyla gülmem bir oldu. Verdiği derin nefesle her ne kadar rahatlasa da onun anlık olarak almadığı nefesle soluğumun tıkandığını hissettim.

"Yersiz yersiz şakalar falan yapma Sare, güldürmüyorsun," dedi ciddi kalmaya çalışarak. "Aman iyi be, amacım güldürmek değildi zaten," dedim aynı üslupta.

Elleri yeniden saçlarımın arasına karıştığında gözlerimi kapattım. Bir süre parmaklarının varlığını her zerremde hissederek gözlerimi kapattım ve parmaklarını onun göğsünde gitarın tellerinde dolandırır gibi dolandırmaya başladım. Aldığı derin nefesler kulağıma dolarken "Sence de çok garip değil mi?" diye sordum durgunlukla. Aslında garip olan çok şey vardı ve o bunu bilir gibi "Hangisi?" diye sordu merakla.

SARENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin