Herkese merhaba ben geldimmmm 🙊
Çoook uzun sürdü farkındayım ama geldim. Eğer okuyanlarınız olursa çok kısa bir şey demek istiyorum.
Saren, bende yeri ayrı olan ve kelimeleri ayrı bütünleştirdiğim bir kitap. Sadece bazı sebeplerden dolayı bir ara yazamadım. Buna yeni düzene ayak uydurmak diyebilirim ve sorumluluklarının da artması cabası. Sonrası da fakettim ki ben yazamıyorum. Evet buna ne derler bilmiyorum tam olarak ama haftalarca ekrana boş boş baktım. Kelimelerin benimle konuştuğu bu kitap bana fısıldamaz oldu ve bir süre toparlayamadım.
Bugün bölümü yüklerken baktım aylar geçmiş, hafta hafta aksatmadan bölüm atan ben, aylar sonra attım ve kendime çok kızdım.
Sonunda buradayım ve en kötü iki hafta da bir de geleceğim, diğer kitaba biraz ara verip buna yoğunlaşacak ve kafamdaki Saren'i tamamlayacağı inşallah. Bu sizinle birlikte olacak tabii...
Gel gelelim bölüme, inşallah beklentinizi karşılar ve beğenirsiniz.
Keyifli okumalar.
🎧
Şebnem FERAH - Deli Kızım
Can BONOMO - Yine Karşılaşırsak
Erdem ERGÜN - Alma Ahımı
🌪️
10 ocak 2027
Ülke kana boyanmıştı. Gökten mavi silinmiş, yere kana benzer kızıl bulutlar dökülüyordu. Mevsimler şaşmış, kar yağmaz olmuş, güneş çoktan bütün şehri terk etmişti. Kapılardaki sesler susmuş, annelerin kucağında evlat, evlatlarınsa anne diye sarılacağı kucak kalmamıştı.
Herkes kimsesizdi. Kimseler ise kalabalıklaşmış çeşitli oluşumlara dahil olmuşlardı. Herkes birbirine düşmanken barış isteyen gençlerin zihni en az gök kadar bulanıklaşmış, dillerinden "özgürlükleri" ile kaybettiklerini arıyorlardı. Gerçi kim neyi arıyordu ki? Zihinler öyle bulanmış, öylesine karışmıştı ki neyi nerede bulacaklarını, kime neye isyan ettiklerini bilmeden sadece birbirleri ile savaşıyorlardı.
Bilmeden bütün duygularını hacizlemiş her nefsin bu savaşı da neydi? Ne uğruna, kim uğrunaydı? Bir adam çıkmış, bir düzen kurmuştuve hisleri olmadan bir çocuk doğurtmuştu. Yıllar öncesinden bu sapkın plana istemeden ayak uyduran küçük kız çocuğu bedenindeki iz ile büyümüş ve yıllar sonra bulanık bir zihinle bu plana dahil olmuş; babasına istediğini vermişti.
Artık tüm dünya o adama hükmeder olmuştu ama gücün doyumsuzluğunu da tadan adama bu da az geliyordu.
Eşsiz sapkın zihne sahip olan gölge kendi kendini ilahlaştırmıştı ama bu ona yetmiyordu. Ne istediğini bilmeyecek kadar önünü göremez bu adamın planının başrolü olamamak canını sıkıyordu. Neden o kızın omzundaki lekeyle söz geçiriyordu da bunu kendi iradesiyle yapamıyordu ki?Kendi elinde olmadan gelişmişti her şey. Masum kanı gerekiyordu ona ve bu kendinden olmalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAREN
Teen Fiction"Bizler renkli kapılar ardında kendini bulmaya çalışan dört kişiydik. Bir evimiz yoktu ve her şey bize uzatılan anahtarın araladığı yeni dünya ile başladı. Şimdiye kadar herkesin birbirini dinleyip ama anlamadığı evlerden sıyrılmıştık. Samimiyetin b...