"Senin yönün yok, nerede olduğun belli değil, dilinle kalbin bir değil, sen bile nereye gittiğini bilmiyorsun."
***
"AŞKIMIZ ERDİ BAHARA
KIŞI BİTTİ YAZI KALDI
KAPANDI YILLANMIŞ YARA
ÇOĞU BİTTİ AZI KALDI
KAPANDI YILLANMIŞ YARA
ÇOĞU BİTTİ AZI KALDI"Kum torbasına, sanki düşmanıymış gibi vurmaya devam etti Yüzbaşı. Onu ve diğer herkesi, kendi öfkesinden koruyabilecek tek şey buydu çünkü. Bir şeyleri yıkmak. Ona yaptığı gibi.
Daha çok hırslandı. Öfkesinin sesi salonda yankılandı ama duyulmadı. Keza o sırada açık olan müziğin sesi, tüm katta insanların birbirini duymasına bile engel oluyordu. Her gelen yetkili personel, cam kapının ardındaki Aras Yüzbaşı'yı görür görmez gerisin geri kaçıyordu. Aras kendisi kapatmaya karar verene kadar, gelip o ses sistemini kapatabilecek hiçbir yiğit yoktu.
"SEVİN KARA GÖZLÜM SEVİN
BU MUTLULUK HAKKIN SENİN
DUDAĞIMDA HASRETİNİN
TADI KALDI TUZU KALDI
ÇOĞU GİTTİ AZI KALDI
DUDAĞIMDA HASRETİNİN
TADI KALDI TUZU KALDI
ÇOĞU GİTTİ EY AZI KALDI"Aras görebiliyordu. Torbanın derisi incelmişti. Biraz daha vurursa elinde kalacaktı. Görmezden geldi.
"YANDIK SEVDA OCAĞINDA
HEP GÜL OLSUN KUCAĞINDA
BU ŞEHRİN HER SOKAĞINDA
AŞKIMIZIN İZİ KALDI"Torba patladı. Kumlardan ilk birkaçı Aras'ın yüzüne sıçradı. Kalanı yavaşça göğsüne çarpıp oradan da ayaklarının dibine döküldü. Aras baktı sadece. Bunun olacağını biliyordu. Onun böyle olacağını da bilmeliydi.
"YANDIK SEVDA OCAĞINDA
HEP GÜL OLSUN KUCAĞINDA
bu şehrin her-"Müzik kısılıp ardından kapandığında Aras gözlerini yerden çekip karşısına baktı. Ardından da gözünün seğirmesine sahip çıkmaya çalışarak başını omzunun üzerinden çevirdi.
"Kayra Yüzbaşı siz misiniz?"diye sordu kız öylece bakarak. Aras dilini yuttu.
O.
Saçları artık ensesindeydi. Üzerinde üçüncü dönem olduğunu gösteren bir tulum ve gözlerinde kemik bir gözlük vardı. Aras'ın onu tanıması, sesi dolayısıyla olmuştu. İfadesiz, düz ve hafif sesi.
Kim Yüzbaşı?
Aras'ın yüzü hafifçe buruşacak gibi oldu. Sonra gözleri seğirecek gibi oldu. Ama ikisi de olmadı. Olanları anlamlandıramayan kafasının içinde bir damar, tık tık atmaya başladı.
"Yüzbaşım?"dedi kız tek kaşını kaldırarak. Aras bir türlü silkinemedi. Çünkü bu onun.. Onun sevdiği kız değildi. O ona böyle bakmazdı. Nasıl bakardı bilmiyordu ama böyle bakmazdı. Belki bağırıp çağırsaydı ya da ne bilseydi nefret etseydi, en azından böyle bataklığın en dibinde nefes almaya çalışıyor gibi hissetmezdi.
Kızın kendisine yabancıymış gibi bakan gözlerinde, siz misiniz diye soran dilinde yandı yandı tutuştu Aras. Başı ağır ağır aşağı yukarı sallandığında kendine düşman oldu. Sormamıştı. Neden kendisine ikinci adıyla seslendiğini, neden o olup olmadığını teyit etmeye çalıştığını ve neden kendisine öylece baktığını sormamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞAFAK Asker
General Fiction"Komutanım."dedi Üsteğmen alçak perdedeki bir sesle. İstemiyorum, dememişti ama bu seslenişi bu anlama geliyordu. Elini kaldırdı Komutan. İtiraz etmesine izin vermedi. Kaşlarımı kaldırdım. İtiraz edemiyor muyduk yani, bir şeyi istemiyorsak? Buranın...