11. Bölüm: Oyunun İlk Basamakları
* Ve yaşamak için her şeyi yapardı *
Evden ayrılan Erdem Bey kendisini oldukça güvensiz hissediyordu. Bunun nedenini kendisi de bilmiyordu ama pek umursamadı.
Ama bir şeyi unutuyordu.
Her umursamama bir yıkımı getirirdi...
Adımları çok değer verdiği oğlu Mustafa'nın mezarını buldu. Gözünden bir damla düştü. Ve bir tane daha ve bir tane daha...
Bu damlalar niçindi?
Yaşattıklarının bedelini masumların ödediği için mi?
Yoksa oğlunu kaybettiği için mi?
O kimdi?
O oğlunu kaybettiği için yıkılmış bir baba mıydı?
Yoksa yaşananların cezasını çeken Mustafa'nın yansıması mıydı?
Her aynaya baktığında gördüğü adam korkutur olmuştu onu.
Aynalar bile düşman olmuşken ona, çevresindekiler nasıllardı acaba?
Hayatını değiştiren bu olay onun uyku dengesini de bozmuştu.
Keşke tek uyku olsaydı...
Yemek de yiyemiyordu.
Yemekler ona zehir gibi geliyordu. Zehir içse yardır diyordu hep.
Belki o zaman oğluyla buluşabilirdi.
Ama ölmek istemiyordu bu yaşlı adam.
Ölmek ona boğuluyormuş gibi geliyordu.
Ölmek ona zindan gibi geliyordu.
Ölmek ona karanlıkta kalmış çocuk gibi geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aramızdan Biri | Yarı Texting
Подростковая литератураBileğine pranga olmuş korkularınla yüzleşmen lazım. Manolya kadar yegâne Noyan kadar zeki Kurt kadar tehlikeli Katil kadar sessiz olman lazım. Gözünü kapat. Ne görüyorsun? Ben ceset görüyorum. Yüreğimizin ceseti, Yıkılışlarımızın ceseti. Şimdi tam...