25. Bölüm: Kuruyan Yaralar ve Hayaller
* Bazıları acımasızlığı seçti bazıları ise yardımı *
15.08.2002
2 çocuk doğdu, ikiz. Birisi çok şanslıydı, seviliyordu ve sevildiğini hissediyordu. Ama öteki, kardeşi kadar şanslı değildi.
Aile zor bir karar vermeliydi, aslında karar sadece anne için zordu. Babaları umursamaz adamın tekiydi.
Anne, Özlem baktı uzun uzun iki çocuğuna, hıçkırıkları kaçıyordu hep ağzından. İstemiyordu, bir çocuğunu bırakmak istemiyordu.
"Bu bizim suçumuz değil."dedi Erdem karısına sarılarak. Karısını teselli etmeye çalışıyordu ama karısı duymuyordu bile onu.
Erdem baktı uzunca çocuklarına. İki çocuğa birden bakamazlardı, bu onlar için güçtü. Bu yüzden çocuklarından bir tanesini bırakmalılardı. Yani onlar öyle düşünüyordu.
Erdem iki çocukta da gezdirdi bakışlarını. Ve bir çocuk, o çocuğa baktı uzunca. Kendisini benziyordu, hemde çok. Kaşları çatıktı, sinirli gibiydi. Gitmek istemiyordu ailesinden belki de. Aynı zamanda kardeşinin gitmemesi için elini tutuyordu sıkıca.
Erdem o anda karar verdi, bu çocuk gitmeliydi. Bu çocuk kendisine çok benziyordu, kendisi acımasız bir insandı o çocukta öyle olabilirdi.
"Bu gitsin."dedi sanki bir eşyayı belirtirmişçesine. Özlem daha çok ağlamaya başladı. Çocuğuna baktı. O ise Erdem'in tam zıttını düşünüyordu.
O çocuk acımasız değildi, şefkatle doluydu. Kardeşini yanlız bırakmak istemiyordu, kardeşini korumaya çalışıyordu.
Özlem istemedi gitmesini, hiçbirinin gitmesini istemiyordu. Gerekirse kendisi gidebilirdi.
"Olmaz Erdem. Onlar bebek."diye yalvardı ama Erdem kararını değiştirmedi. Bebeği aldı ve yetimhanenin önüne koydu. Bebek ağlamadı, kaşları çatık baktı. Erdem gitti, ona isim bile vermedi.
Bilemezdi Erdem, o bebeğin onun sonu olacağını.
Bebek acımasız değildi ama acımasız yaptı kendini. Acımasızca büyüdü, acımasız oldu.
Bir bebek isimsiz kaldı, o bebek intikamla harlandı.
07.04.1998
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aramızdan Biri | Yarı Texting
Teen FictionBileğine pranga olmuş korkularınla yüzleşmen lazım. Manolya kadar yegâne Noyan kadar zeki Kurt kadar tehlikeli Katil kadar sessiz olman lazım. Gözünü kapat. Ne görüyorsun? Ben ceset görüyorum. Yüreğimizin ceseti, Yıkılışlarımızın ceseti. Şimdi tam...