Ben Başkasına Aşığım.

18.6K 375 46
                                    

(MEDYA:ASİYE ŞENER
"MEGAN FOX")

"ÖLÜRÜMDE AŞIK OLMADIĞIM BİR ADAM İLE EVLENMEM."

Asiye kardeşinin haykırışlarını duyduğunda, çıplak ayakla yalının merdivenlerinden hızlı bir şekilde iniyordu. Neler oluyordu? Babası kardeşini zorla evlendirmeye mi çalışıyordu?

Asiye yerde ağlayan kız kardeşine bakarak; "Birisi bana burada neler olduğunu açıklayacak mı?"

Ayşe Sultan, küçük kızını yerden kaldırmaya çalışırken; "Baban, Necla'yı, Kürşat ile evlendirmek istiyor."

"Ama Necla istemiyor gibi"

Ayşe Sultan, küçük kızını kaldırdıktan sonra büyük kızının kolunu kavrayıp, yalının odalarından birisine sokarak; "Asiye beni iyi dinle Necla'yı ikna etsen ancak sen edersin. Kürşat'la evlenmek zorunda. Baban işinde batmak üzere. Senin yurt dışında master hayallerin, bu yalıda ki bütün yaşanan anılar hepsi bir rafta kaydolmayı bekliyor. Hem Kürşat kardeşinin aksine iyi bir çocuk. Saygılı, efendi, akıllı, hem Eroğluların veliahtı. Necla'yı ikna etmen lazım. Beni anlıyorsun değil mi?"

"Kızı istemediği biri ile mi evlendireceksiniz?"

Ayşe Sultan, kızının elini sarmalayarak; "Eğer bu dediklerimi yapmazsan, sütümü helal etmem." Dedikten sonra hışımla kızının elini bırakmış ve odadan çıkmıştı.

Asiye onaylamaz bakışlar ile koridorda ilerlerken, annesinin bu yaptığının doğru olmadığını düşünüyordu. Kardeşinin başında ki dert yetmezmiş gibi bir de annesinden tehtit yemişti. Mecburiyetten kız kardeşini ikna etmeye çalışacaktı.

Kız kardeşinin kapısının önününde duran Asiye birkaç saniye düşünmek için kapıyı çalmadı. İçerden ağlama sesleri geldiğini duyan Asiye, kardeşi için üzülse de, başka seçeneği olmadığı için kapıyı çalıp, içeriye girdi. İçeriye girdiği an Necla, ablasına sarılarak ağlamaya başladı. Gözyaşları ablasının sırtını ıslatmıştı ama Asiye pek dert etmiyor gibiydi. Asiye'nin tek düşündüğü kardeşinin üzüntüsüydü. Necla biliyordu. Ablası her daim ona destek çıkacak ve asla istemediği birisi ile evlenmesine izin vermeyecekti ama Asiye bu kanıları ezmek için buraya gelmişti. Yüzünün suyunu döküp, kardeşinden kendi geleceği için Kürşat ile evlenmesini isteyecekti.

"Biliyorsun. Kürşat'la aynı okullarda öğretim gördük. Onu yakından tanıyorum. Kendisi çok efendi ve saygılı bir kişidir. Peki neden Kürşat gibi birisini istemiyorsun?"

"Çünkü bir başkasına aşığım Asiye!"

"Kime?"

"Kürşat'ın kardeşi Baran'a"; Asiye, Necla'nın ağzından çıkan kelimeleri işittiği an kızın yanına giderek, suratına küçük bir tokat geçirmişti.

"Bütün İstanbul kızlarını elinden geçiren İstanbul hovardası, çapkın Baran mı?"

Necla hışımla oturduğu yerden kalkıp, karşıda ki kadına çemkirerek; "DİNLEMEDEN YARGILIYORSU-"

"Neyi dinleyeceğim! Şimdi senin o kızlardan ne farkın kaldı. O adamın iki kaş kaldırmasına iki göz oynatmasına mı kandın?"

Necla, ablasının yanına otururarak; "Asiye neden Baran'dan bu kadar nefret ediyorsun?"

"Kürşat ile olan samimiyetimden dolayı o lüzumsuzuda çok iyi tanıdığımı biliyorsun. Her daim her işe burnunu sokar. Çok bildim ayağına yatar. Büyüklük taslar. Baba parası ile hava atar. Yakışıklılığını kullanarak kızları etkisi altına alır. Oysa ki Kürşat öyle mi? Hem yakışıklı hem efendi. Tam bir İstanbul beyefendisi."

"Biraz daha Kürşat'ı övseydin. Ona aşık olduğunu falan düşünecektim."

"Hayır Necla onunla çok yakın arkadaştık. Aramızdaki hususiyet asla bir adım ileriye gitmedi. İkimizde zekiydik. İkimizin de hoşlandığı kitaplar aynıydı. O yüzden zamanımızın çoğunu beraber geçirirdik."

Necla, ablasının kelimelerini duyunca, derin bir iç çekerek; "Asiye lütfen beni dinle. Kürşat'la evlenemem. Eğer onunla evlenirsem. Baran'ın eve getirdiği her bir kızı gördüğümde kendimden geçerim. Anlıyorsun beni değil mi? O ev bana zindan olur."

"Baran'la aranda bir şey oldu mu?"

"S-şey"

"Ney?"

"Sadece bir kez yaptık."

Asiye, Necla'nın odasında sinirden volta atarak; "Eğer o eve gelin gidersen, cesedin bile çıkamaz. Kürşat'la evlenezmezsin!"

Necla, ablasının elini tutarak; "Asiye, sana yalvarırım. Bana yardım et. Son kez bana yardım et."

Asiye, kardeşine sarılarak; "Merak etme, seni kolay kolay kimseye vermem."

•••

"Ayşe Sultan, Necla kızımız nerede?"

"Odasında bey, karnı ağrıyormuş."

"Çağırttırın gelsin. Nişan tarihini aldık."

Asiye, kafasında kurduğu planın ne kadar mantıklı olup olmadığını tartıyordu. Kolunun dürtülmesiyle gerçekliğe geri dönen Asiye; "Pardon?"

"Hani beni kimseye kolay kolay vermezdin. Babam nişan tarihini açıkladı."

"Merak etme." Kardeşinin kulağına fısıldamıştı.

"Baba izinin olursa huzurunuzda bir şeye açıklık getirmek isterim."

"Buyur kızım."

"Onbir yıllık hususumuza dayanarak, Necla'nın istemediği bir adamla evlenmesi yerine benim Kürşat ile evlenmemin daha makul olacağını söylemek isterim. Sonuçta yıllardır Kürşat'ı ben tanıyorum ve elbette bu beraberlik içinde Kürşat'a karşı içimde ufak hisler beslemiş olabilirim. Necla'nın da bu isteksizliğine bakılırsa, Eroğlular için daha uygun bir gelin adayıyım."

Evet canlarım nasılsınız bakalım? İlk bölümü nasıl buldunuz? Fikirlerinizi yorumlarda belirtebilir ve aşağıda gördüğünüz yıldız işaretine basarak bana destek olabilirseniz. 💞<3

Ya&quot;R&quot;üyamsaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin