(MEDYA; SELMA EROĞLU)
Kürşat, Baran'a attığı tokattan sonra Asiye'ye doğru ilerlemişti.
"Aldatmanı geçtim. Beni kardeşimle aldattın. Bu hayatta yapıp yapabileceğin en barbat şeyi yaptın Asiye"
Asiye Kürşat'ın elini tutarak, gözünden hafif bir yaş düşürmüştü. Kadının göz yaşı, gitmemesi için tutuğu, Kürşat'ın eline düşmüştü.
"Özür dilesemde. Açıklama yapsamda senin için hiçbir şey değişmeyecek değil mi?"
Kürşat kafasını olumsuz anlamda bir ileri bir geri sallamış ve ortamı terk etmişti. Necla, Kürşat'ın peşinden giderken, Baran ise Asiye'nin yere yığılışını seyrediyordu.
Asiye kafasını kaldırıp, kızarmış gözleriyle karşısında ki adama bakmıştı.
"Uzak dur dedim! Yaklaşma dedim! Sonunun kötü biteceğine adım kadar emindim! Hep sen yaklaştın bana! Hep sen öptün beni! Seninle birlikte olduğum zamanlarda aklım yerinde bile değildi. Küçücük bir aralık bıraktım. Oradan sızdın içeriye!"
Asiye ayağa kalkarak, adamın omzunu itelemeye başlamıştı.
"Senin yüzünden! Hepsi senin yüzünden!"
Baran kadının ellerini havada tutarak; "Yaptıklarımı düzelteceğim ama şunları düşünmeni istiyorum."
Dedikten sonra kadının kulağına yaklaşmış ve fısıldamıştı.
"Seni öptüğümde karşılık vermedin mi? Verdiğim ilgiden hoşnut olmadın mı? Arada boşluk bıraktın. Çünkü peşinden gelmemi istedin. Her şeyi beraber yaptık Asiye, bir kere bile benimle ilgili düşünceler beynine nüksettiyse tek suçlu ben değilim ama merak etme. Seni aktan beyaz göstereceğim ve bütün sorumluluğu kendim alacağım. Abimle eskisinden yakın olacaksın ve sana bir daha asla yaklaşmayacağım. Şu an farkediyorum. Çok bencilmişsin."
Dedikten sonra kadından ayrılmış ve son kez ağzını aralamıştı.
"Hatırlıyor musun? 'Benden uzak dur. Eğer teklike sezersem, seni orada bırakırım.' demiştin. Halkıymışsın."
Dedikten sonra Baran'da balkondan çıkarak, kadını yalnız bırakmıştı.
•••
"Asiye'nin suçu yok."
"Gözüme görünme!"
"Sana Asiye'nin suçu yok dedim. Ne yaptıysam kendim yaptım. Kendim yaklaştım. Benimle beraber olduğunda kör kütük sarhoştu. Küçüklüğümden beri onu arzuluyordum. Elime fırsat geçmişti. Kendimi tutamadım. Her seferinde ben öptüm onu, bir kere bile bana karışlık vermedi. Hep geri çekildi. Her seferinde bana kızdı. Tokat attı. Evli olduğunu söyledi."
Kürşat Baran'ın karşısına geçip, yüzüne bir yumruk atarak; "Daha ben beraber olamamışken, bir de utanmadan karşıma gelip, karımı kullandığını mı söylüyorsun!? Hayasız!"
Baran burnunda ki kanı silip, abisine doğru adımlayarak; "Aktan beyaz değilsin. Asiye'ye onu Seda'yla aldattığını söylesem. İki gün bakmaz yüzüne, yani şu durumda eşitiz."
Kürşat ağız dolusunca; "Pislik!"
"İster küs kalın. İster barışın. Ben gerçekleri anlattım. Artık Asiye diye biri yok hayatımda. Rahat olabilirsin."
Dedikten sonra Baran kapıya ilerlemiş ve hışımla dışarı çıkmıştı.
Uzak duracaktı. Her ne olursa olsun!
•••
"Sen söyledin."
"İyice saçmaladın. Asıl duymasın diye kolunu tutup, çekmeye çalıştım!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ya"R"üyamsa
Romanceİstabul hovardası Baran, Abisinin ve Yengesinin anlaşmalı evlilik yaptığını bilen tek kişidir. Asiye ve Kürşat birbirleri ile severek evlenmemiştir ama gün geçtikçe Kürşat, Asiye'ye karşı bir şeyler hissettiğini belli edecektir. Baran, zaman zaman A...