Multimedya: Uygar Aral
"Kısa değil ki Uygar."
"Değiştirilecek dedim. Şimdi sınıfına çıkıyorsun."
Bu çocuk beni delirtecekti. Neymiş eteğim kısaymış. Okulun eziği ben oluyorum ve bu çocuk bana gelmiş eteğimin kısa olduğunu söylüyor.
Arda kolunu omzuma attı.
"Bakma sen ona."
"Eteğim kısa değil."
"Evet değil,"
dedi Sınıfının kapısına doğru ilerlerken.
"Ama unutma ki, insan sevdiğini kıskanır."
birde göz kırpıp cümlesini tamamlamış ve sınıfına girerek miğdemde kolbastı oynayan Apaçi tipli kuzular ile beni baş başa bırakmıştı.
İNSAN,
Uygar insan değil, iyi niyetli bir kötülük meleğiydi. İyi niyeti beni sahiplenmesiydi, o iyi biri olamazdı.SEVDİĞİNİ,
Uygar'ın beni sevdiğine pek ihtimal veremiyordum. O buz gibiydi, kimseyi sevemezdi.KISKANIR,
beni sevmediğine göre kıskanmazdı da. Onun duyguları yok gibiydi, o kıskanamazdı.Sınıfa girdiğimde kızlar kıs kıs gülüyordu, anlamıştım başıma yine bir iş geleceğini. Bu sefer ne yapacaklar? diye merak etmeden duramamıştım açıkçası.
Umarım diye düşündüm, Umarım canımı acıtmazsınız çünkü dayanacak gücüm yok.Ders sona erdiğinde kızlar beni arka bahçeye indirmişlerdi. Direnmemiştim çünkü onların hepsi ve ben tektim. Onlara gücüm yetmezdi ve olacağımdan daha fazla rezil olurdum.
Yere, dizlerimin üzerine düşürdüler. En cırtlak sesi olan Büşra konuşma şerefinde bulunmuştu.
"Seda'nın doğum günü ve biz seni pasta yapmaya karar verdik Su."
Pastamı? Bunu nasıl yapacaklarsa benim yararıma olmayacağı kesin ve tekrar kesindi.
Seda karışımdaki duvara yaslandı.
"E, hadi kızlar! Pastamı isterim."
Kendi aralarında bir iki saçma ve miğde bulandırıcı haraketler yaptıktan sonra bana döndüler.
Saçkarıma akıttıkları yumurta ile şoka uğradım.
"Kafayımı yediniz? ben size birşey yapmadım!"
Kollarımdan tutup kalkmama izin vermediler. Onların karşısında ağlamamaya kararlıydım.
"A-ov bize sesini yükseltmemelisin ama tatlı şey."
Kafamdan aşağıya dökülen un ile birinci şoktan çıkamadan ikincisine uğramıştım.
Ne desem bırakmayacaklar ve devam edeceklerdi. O yüzden sustum ve bitmesini bekledim.
Seda yanımıza yaklaştı.
"Aman Allahım, hayatımda gördüğüm en ucuz pasta. Mumları olmamasına üzüldüm."
Kendi aralarında gülüştükten sonra, bena en aşağılayıcı bakışlarını atıp yanımdan uzaklaştılar.
Onlar gider gitmez duvarın arkasına saklanıp sessizce ağladım.
İyi bir hayat yaşamak istiyordum, bu yaşantıyı istemiyordum.ARDA'DAN
Siz hiç can sıkıntısından sınıf kapısı tekmelediniz mi?
Ama, ben tekmeledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTARICIM
Teen FictionOnun gri kaldırımda oturup sigara içmesini bekleyen küçük kızdım ben. Bakışları bana döndüğünde 'Acaba ne için kızacak?' diye kendini korkutan Ufaklıktım ben. Gülümsediğinde ona hayran olan, onun güzelliğinden canı yanan biriydim ben. Bana sarıld...