19.BÖLÜM: "KIZ ÇOCUĞU"

324K 13.1K 2.6K
                                    

Multimedya: Su Yıldırım

Birden kolunu omzuma atıp okul çıkışına doğru ilerlemeye başladı.

"Sakın bu gün ağlayım falan deme. Bu günlük sabır ve sakin kalma kotam dolmuş bulunmakta."

"AÇILIN LAN YANGIN VAR!"

Arda'nın koşarak ve bağırarak okul çıkışına doğru ilerlerken arkasından,

"ARDAAĞ! BU GECE BENİM OLACAKSIIN!"

diye Seda'nın bağırarak koşması, Ardayı kovalıyor anlamına geliyordu ve ben buna kahkaha atardım ayrıca atıyordum da.

"Ahah..enim olacaksın mı? Bu gece mi?"

Ben gülmemi durdurmaya çalışırken Arda Seda'nın pençesinden kurtulmaya çalışıyordu.

"Gül sen gül! Senin yüzünden bu hallardeyim."

diye bana bağıran Arda beni ikinci bir gülme krizine sokmuştu. Son anda dikkatimi bir kız çekti.
Ağacın arkasında gizlenmiş Ardayı izliyor ve ağlıyordu.

Gülmem bir anda yüzümde solmuştu.

"Ne oldu?"

Uygar'ın güzel sesi kulaklarıma doldu.

"Şey,"

Elimi tuttu ve ilerlemeye başladı.

"Boşversene."

sesi sıkılmış gibiydi. Benden sıkılmış olamazdı değil mi?

"Uygar?"

"Söyle küçük."

İsteyeceğim şeyden dolayı biraz çekiniyordum ama hem o hem ben eğlenebilirdik.

"Şey, gece okul boş oluyor ya hani,"

"Ee?"

"İşte şey, gece olunca top oynamaya gelelim mi?"

Cevap vermedi. Eh, benim gibi bir çocukla ne yapabilirdi ki başka?

Arabaya bindik. Yolculuğumuz sessiz geçiyordu.

"Saat kaç?"

Tabikide ben sormuştum.

"Akşam üstü işte, uyu."

Tam bir saat vermemişti, sanki sinirime gitmek için bütün yolları deniyormuş gibiydi ve en önemlisi bunu beceriyordu da.

Kapanan gözlerim yorgunluğumun getirdiği Uykuyu selamlamış ve daha sonra teslim olmuştu.

***

Adam başını meleğine çevirdiğinde uyumuş olduğunu gördü. Bugün kızına işkence eden kızları bulmuş ve gerekli cezalarını vermeleri için gurubuna teslim etmişti.

Arabayı garaja park ettikten sonra kızını kucaklayıp odasına çıktı. Onlar okuldayken meleğinin odasını yeniletmiş ve onun sevdiği iki rengi birleştirip cıvıl cıvıl bir oda yapmıştı.
Meleğinin yeni odası pudra ve su yeşilinden oluşuyordu, tamda kızının hayalindeki gibi düzenlettirmiş ti.

Kızı yatağa yatırdıktan sonra üzerini örtüp kapıya ilerledi. Kapıya varmadan arkasına dönüp kızın yüzüne baktı ve gülümsedi.

Gülümsemek.

Bu duygu ona yabancıydı, Taki meleği onun hayatına girene dek. Meleğini zor kazanmıştı ve kaybetmeye de niyeti yoktu.
Adam odadan çıkmaktan vazgeçip kızın yanına ilerledi ve yanına uzanıp onu bebekmiş gibi sarmaladı. Sonra kollarının altında kaybolan minik varlığa baktı ve neden bu kadar küçük olduğunu düşündü. Sonra düşüncesine güldü. Meleği bir iki kıpırdanmayla kendisine dahada sokulmuştu Bu adamın hoşuna gitti, dahada sıkı sardı onu.

KURTARICIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin