Merhaba.
Nasıl olduğunuzu bilmiyorum ama umarım hepiniz iyisinizdir.
Şuan saat 3:56, Fakat size ne zaman ulaşır bu not bilmiyorum. Muhtemelen hepiniz uyuyorsunuz, Uyuyunda zaten.
Beni sorarsanız, Ben iyiyim. Sadece Uyuyamıyorum.
Asıl konumuza gelirsek..
Bu bir sonsuz veda değil, kısa süreliğine ara verilmiş bir kitap notu.Doğrusu, Kitle büyüdü mutluyum elbette ama bu sefer bölüm bekleyenler çoğaldı ve ben stres yapmaya başladım, mutsuzum.
Miğdemdeki bulantıyımı anlatayım size yoksa içimde oluşan kan birikintisini mi bilmiyorum.
Keşke kalemi elime aldığım o ilk güne dönebilmek gibi bir şansım olsa, inanın hiç tereddüt etmeden dönerdim.
Eskiden yazı yazmak için ışığı kapatıp karanlık bir ortam oluştururken Şimdi o karanlıktan korkar oldum. Karanlığı gördüğümde kaçar oldum ve kalem gördüğümde kan görmüş gibi elimi hemen çeker oldum.
Kalem çivili çünkü, Onu tuttuğum anda elime batacak. Canımın acısını geçtim, ben yine kan göreceğim. Kan, kaçınılmazı oynuyor bu aralar çünkü..
KURTARICIM...
Yazmayı bırakın, her harfini ezberleyip yuttuğum, tamamen ben kokan kurgum. Uygar benim, Su benim, Arda, Öykü ve diğerleri..
Hepsine kendimden bir parça verdim.
Uygar'a Karanlığımdan verdim, Su'ya masumluğumdan, Arda'ya neşemden, Öykü'ye terkedilmişliğimden..
Bana ne kaldı öyleyse?
Hiçbirşey.Eskiden bölüm yazmak için sadece bir yorumunuzu beklerken şimdi yorumlarınızı okuyup ağlar oldum, sevinemiyorum.
Sevinemiyorum, çünkü yazamıyorum.
Yazamıyorum çünkü bunalıyorum.Uygar ve Su bana ağır geliyorlar.
Uygar'ın gücü altında ezilip yazamıyorum.
Su'yun masumluğunu taşıyamayıp yazamıyorum.
Ağzıma kan tadı geliyor yazarken, Size bulaştırmamak içinse tüküremiyorum, ağzıma birikiyorlar. Yutkunuyorum bende.. Sonraysa içime akıp düşüncelerime bulaşıyorlar.
Kan görüyorum, İnsan değil.
Yahut kanlı insanlar görüyorum.
Psikolojim kana bulanıyor ve ben bitmek üzereyim.Şimdi, Bunu bir veda olarak sayıp kitabı kütüphanenizden silebilir, Yahut söylediklerimi dikkatle okuyup sessiz kalabilirsiniz.
Karanlığı görüp kaçmadığım zaman, Uyurken.. Hayır. Uyumaya çalışırken ışık yakmaya ihtiyaç duymadığım zaman tekrar o karanlık odaya girip bölüm yazacağım.
Son olarak, Ben sözümde durup kendime geldiğim zaman geriye döneceğim.
Döndüğümde hâlâ burada olursanız, görüşürüz.
Satırlarla yaşayın.
MERVE GEZİCİ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTARICIM
Ficção AdolescenteOnun gri kaldırımda oturup sigara içmesini bekleyen küçük kızdım ben. Bakışları bana döndüğünde 'Acaba ne için kızacak?' diye kendini korkutan Ufaklıktım ben. Gülümsediğinde ona hayran olan, onun güzelliğinden canı yanan biriydim ben. Bana sarıld...