Odasındaki tüm kitaplar kalın ve eskilerdi. Hepside siyaset anlatıyordu.
"Uygar?"
diye merakla mırıldandım.
Başı hafif bana dönerken ne diyeceğimi bekledi.
"Okulun çoktan bitti değil mi?"
"Bitti."
dedi kitabı kenara bırakıp kolunu omzuma atarken.
Okulunu bitiripte mesleğine başlamaması beni hiç şaşırtmamıştı doğrusu.
Uygar rahat biriydi çünkü.
Ailesi olmadan bunları yapabiliyordu, çünkü o çok dayanıklı ve zeki birisiydi."Ne oldun peki?"
dedim mesleğini iyice merak etmeye başlarken.
"Polis,Sorgu. "
Başımdan aşağıya kaynar sular dökülürken hayranlıkla Uygar'a baktım ve onu polis olarak hayal ettim.
Sorgu odasında her zaman ki gibi siyah kıyafetleriyle ve çatılı kaşlarıyla cevabını kesinlikle istediğini belli eden ses tonunu kullanarak karşısında ki suçluya soru soru soruyordu.
Suçlu ben olsam o görüntüye hipnoz olur ve anında cevaplar birde, 'Tutukla beni yakışıklı, sen tutukla ama!' diye bağırırdım sanırım.
"Sana çok yakışır."
dedim, Sanki babasına hayran olan küçük bir kız çocuğu gibi ona hayranlık beslerken.
Uygar sessizce bana baktıktan sonra mırıldandı."Seni hayal ediyorum da, Hemşirelik sana yakışacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURTARICIM
Teen FictionOnun gri kaldırımda oturup sigara içmesini bekleyen küçük kızdım ben. Bakışları bana döndüğünde 'Acaba ne için kızacak?' diye kendini korkutan Ufaklıktım ben. Gülümsediğinde ona hayran olan, onun güzelliğinden canı yanan biriydim ben. Bana sarıld...