Geçirdikleri kaza ile hayatı değişen Lena'nın hayattan ümidini kestiği anda hayatta olduğunu öğrendiği kardeşi ile başlar herşey. Aşk, zorluk ve mücadelenin olduğu bir hayata yelken açar...
• Okurların birbirlerine karşı Hakaret, küfür vb tarzında...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elimde tuttuğum bebek pusetini daha sıkı tutarak mezarlığa baktım, Aren Gece'yi anne ve babamız ile tanıştıraya getirmiştim.
"Bak kardeşim, anne ve babamıza geldik."
Aren Gece boncuk boncuk bana bakarken yüzünü öperek yürümeye başladım, ailemin yanına geldiğimde duraksadım.
- Bakın anne, baba size kimi getirdim. Aylardır ölü bildiğim biricik kardeşimi, annem meğer sen orda bile hissetmişsin ayrı olduğumuzu. Ama merak etmeyin, kardeşim bana emanet.
Aren'i pusetten çıkarıp dikkatle Kucağıma aldım, Anne ve babamın mezarına bakması gerekiyor du.
- Bak meleğim, sağda uyuyan en büyük prensesimiz, solda uyuyan ise dünyanın en yakışıklı prensi. Bizi ölmüş olsalar da her zaman sevecek olan ailemiz.
Aren Gece sızlanarak hareket etmeye başladı, mezar taşına oturarak sakinleştirmeye çalıştım. Kısa bir süre sonra susunca başını öpüp kokladım.
- Anne hatırlıyor musun? Bir gün bana ilk doğduğum günü anlatıyordun. Bak sen iyi dinle baba, hani ben cennet gibi kokuyormuşum da babam bunu hissedince ilk kıskançlığını orada yapmıştı. O gün inanmadım aslında anne, çünkü anneler evlatlarını eşsiz görür derdim. Ama şimdi anlıyorum anne, o kokuyu ben de alıyorum.
Gözümden akan yaşı silerek Aren'e sarıldım.
- Anne çok teşekkür ederim giderken kardeşimi bana bıraktığın için. Çok teşekkür ederim anne. Ben çok yanlızdım bu kalabalığın arasında, ama o geldi annem kardeşim ablasına gelip elinden tuttu.
Aren'i yavaşça pusete katıp ayağa kalktım.
- Aren'in dışarda kalması onun için pek iyi olmaz Anneciğim. Daha sonra tekrar geleceğiz ama, hem sizin adınıza yemek dağıtıp dua okuyacağım. Sizi çok seviyorum.
Aren Gece ile yavaşça yürümeye başladım, mezarlığın çıkışında aslı ablayı görmem ile durdum. Bana dolu gözlerle bakıp ağlamaya başladı
- Ablam, Konuşalım mı? Lütfen!
Bu küskünlüğe son vermek adına başımı sallayarak arabaya bindim. Aslı abla mutlu bir şekilde sürücü koltuğuna geçip tebessüm etti.
- Eve sürüyorum?
Başımı sallayarak kabul ettim, Yol boyunca sadece Aren Gece'nin mırıldanması eşlik etmişti bize. Evimizin önünde durunca yavaşça indim arabadan, kapıyı açarak içeri adımladık.
- Aren'i yatırıp geliyorum.
Aslı abla başını sallayarak onayladı ve salona yürüdü. Ben ise yukarıya çıkarak Aren'in odasına girdim, gitmeden önce yemişti o yüzden karnı toktu ve altı temizdi. Bir kaç dakika boyunca kucağımda saklamam uyumasına yetmişti. Hızla aşağıya yürüyerek aslı ablanın karşısına oturdum.