Duvara yaslanmış olan Avjin zorlukla ayağa kalktı. Zira canı fazlasıyla yanıyordu. Elini beline atarak sızlayan yeri ovuşturdu. Söyleyeceği birçok şeyi geriye yutarak GülAyşe'nin odasından çıktı. Zorlukla merdivenlere kadar geldi. Tam merdivene bir adım atmıştı ki kasığına saplanan acıyla iki büklüm olup merdivene oturdu. Neydi şimdi bu? Acı yavaş yavaş geçerken oturduğu yerden kalktı ve merdivenleri çıkmaya devam etti. Son birkaç merdiven kala aynı yerden daha kuvetli bir acı tüm vücuduna yayıldı. Avjin'in tutanacak hiçbir şey bulamazken öylece geriye yalanlandı. Çıktığı merdivenlerden hızla geriye düştü. Ne olduğunu anlayamadan kapanan gözleride acıya teslim oldu.
Odasından sesleri duyan GülAyşe hışımla çıktı. Merdivenin başında Avjin'i görünce hızla yanına gitti. Baş ucuna geldiğinde baygın olduğunu gördü. "Daye yetişin Avjin merdivenlerden düştü." Boğazı yırtılırcasına konakta bağırmaya başladı. "Daye çabuk olun yalvarırım." GülAyşe herkesin duyduğundan emin olmamışken yanına gelen Firuze'ye baktı.
"GülAyşe ne oldu?"
GülAyşe bilmiyorum anlamında başını iki yana salladı. "Ben sesi duyunca odadan çıktım. Geldiğimde Avjin yerde böylece yatıyordu."
Firuze, Avjin'in baş ucunda olan GülAyşe'yi kenara çekerek kendisi yerleşti. Avjin'in göz kapaklarını açarak bilincinin yerinde olup olmadığını anlamaya çalıştı. "Avjin beni duyabiliyor musun?"
Avjin'in gözlerinden acıyla bir damla gözyaşı kapalı gözlerinden akıp gitti.
"GülAyşe çabuk araba hazırlasınlar hastaneye gidiyoruz."
"Tamam ben hemen söylüyorum." GülAyşe oturduğu yerden kalkarken merdivenlerin başında Asmin Yade, Zişan Hanım ve Elfesya belirtmişti.
Durumu gören Zişan Hanım bağırarak Avjin'in başına geldi. "Firuze ne olmuş böyle?"
"Bilmiyorum merdivenlerde başı döndü herhalde."
Zişan Hanım dizlerini dövmeye başladı. "Nedir bu başımıza gelenler?"
Asmin Yade soğuk kanlı kalmaya çalışsada gördüklerinden sonra kalamayacak kadar yere düştü. "Kanaması var."
Firuze başını eğdiğinde Avjin'in kanaması olduğunu gördü. Bunun iyi bir şey olmadığını herkes iyi biliyordu. "Sakin olun şimdi hastaneye gidiyoruz. Hiçbir şey olmayacak tamam mı? Bana güvenin."
GülAyşe konağın korumasıyla merdivenin başına geldi. Koruma yerde yatan Avjin'i tek hamlede kucağına alarak merdivenleri hızla inmeye başladı. Hazır olan aracın arka koltuğuna kucağında olan Avjin'i yatırdı. GülAyşe diğer arka kapıdan arabaya binerek Avjin'in başını dizlerinin üzerine koydu. "Acele et kanaması başlamış."
"Emredersiniz hanımım." Araba şoförün çalıştırmasıyla hızla konaktan uzaklaştı. Arabayı takip eden onlarca araba vardı.
Öndeki arabayı takip eden aracın içinde olan Firuze kocasına ulaşmaya çalışıyordu lakin ne mümkün? Mirza telefonu açmak bir yana kendisini sürekli meşgule atıyordu. "Mirza telefonlarıma cevap vermiyor."
"Tamam ben Berat'ı arar haber veririm." Elfesya eline aldığı telefondan kocasını aradı lakin yüzüne telefon açılmadı. "Açmadı."
"Toplantıdalar demek ki."
"Jimom hiçbir toplantı Avjin'in ve bebeğinin hayatından daha önemli değildir." Elfesya kaynanasına kınayan gözlerle baktı.
İki gelinde kocalarına ulaşmak için telefonun başındaydı. Arıyorlar açmayınca mesaj atarak durumu bildiriyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vurmayın Yüreğime Pranga
ChickLitTöre... Töre neydi? Töre yüzyıllardır sürdürülen bir gelenekti. Töre kandı,intikamdı Töre ölümdü. Töre davaydı. Töre ablasını öldüren çocukların temiz kalbiydi. BERDEL Göze göz,dişe diş, kana kan, cana can... Amed,Rıha ve Midyat Bu üç şehrin yüz...