BÖLÜM 53

8.3K 376 78
                                    




1 hafta.. Tamı tamına 1 hafta..

Anneannemi kaybedişimin üzerinden geçen bu 1 hafta, aynı zamanda en özgür hissetiğim haftaydı.

Her an karşıma çıkıp sorun çıkaracak bir ruh hastasının peşimde sürekli dolanmıyor oluşunun verdiği huzur, acımı bastırmaya yetmişti. Aslında o şahsa teşekkür bile borçluydum.

Saçma düşüncelerimi defetmek için kafamı iki yana sallarken, aynadaki yansımama baktım. Muhteşem görünüyordum.

Mekanımızın açılışı sırasında, mekanı gölgede bırakacak kadar ışık saçıyor olmam biraz haksızlık olabilirdi ama umrumda değildi, çünkü parlamayan bir Karya düşünülemezdi. Gerçi başıma ne geldiyse parladığımdan gelmişti ama şu an konumuz bu değildi.

Günün anlam ve önemi; üç ortağından biri olduğum mekanın bugün açılıyor olmasıydı. 1 hafta gibi kısa bir süre içinde her şeyi eksiksiz bir şekilde tamamlayabilmiş olmanın verdiği gururla omuzlarımı dikleştirdim.

Başlarda mekana ortak olma gibi bir düşüncem olmasa da, sevgili anneannemin avukatının bana ulaşmasının ardından bana kalan bir miktar mirası en iyi bu şekilde değerlendirebileceğime kanaat getirip Ceyhun ve Kutay'ın teklifini kabul etmiştim.

Kumarhane açma planlarımı bir süre askıya almam gerekecekti ama kim bilir belki diğer iki ortağımı, para basamaklarını hızla çıkma konusunda ikna edip; mahzeni kumarhaneye çevirtebilirdim. Fakat şimdilik usulca barımı işletmeye bakacaktım.

Şu 1 haftada olduğu gibi, mekanın ismini bir marka haline getirene kadar gerekirse diğer mekanlar kapalıyken mekanımızı açık tutarak fark yaratma gibi bir düşünceye sahip olduğumuzdan gece gündüz demeden çalışacağımız için, burada sabahladığımız zamanlarda dinlenebilecek bir alan bile hazırlamıştık kendimize. Eskiden ardiye olarak kullanılan odayı tadilata sokup, duvarları siyaha boyatarak güzel bir ambiyans yaratacağımıza karar vermiştik. İki büyük deri koltuk, küçük bir orta sehpa, mini içki dolabıyla; sonsuza kadar burada yaşayabileceğim hissiyatı veriyordu bana.

Burada uzun zamanlar geçireceğim aklıma geldikçe içim heyecanla dolup taşıyordu.

Hazırlığımı tamamlayıp odadan çıktıktan sonra uzun koridoru geçip, kendi alanım olan bar kısmına girdim.

Yaklaşık 1 saat sonra restoran kısmının açılışını yapacaktık, ondan yaklaşık bir-iki saat sonra da; içini dilediğim gibi dizayn ettirdiğim, bir gelenin bir daha gelmek isteyeceği kadar muazzam olan barım halka sunulacaktı. Bu konuda oldukça iddialıydım. Üstelik yeni yeni parlamaya başlayan bir grupla anlaşmıştık ve de birkaç ismi duyulmuş disk jokey gelecekti. Kısacası bu gece unutulmaz bir gece olacaktı.

Komple aynayla kaplanmış tavana baktım. Bu görüntü bana aşırı keyif veriyordu. Kim dans ederken kendini izlemek istemezdi ki? Bence dans etmeyi seven herkes bunu isteyebilirdi.

Bana burayla ilgilenmem için teklif getiren Ceyhun ve Kutay'ın, benim bu kadar ileri gideceğimi düşünmediklerini; ortaya her fikir attığımda yüzlerinin aldığı şekillerden anlamak mümkündü.

Hadi Kutay neyse de, Ceyhun bunca zamandır beni hiç mi tanımamıştı acaba? İlgi alanım olan bir konuda her zaman sınırları zorlayacağımı biliyor olmalıydı. Bu kadar tekinsiz ve elitlikten bir hayli uzak olan bu lokasyonda bir mekan açıyorsak, insanları çekebilecek her türlü numara olmak zorundaydı. Hafif müzik eşliğinde alkol yudumlamak için kimse burayı tercih etmezdi ki. En azından ben tercih etmezdim. Önemli olan müşteri gözüyle bakıp, ne isteyebileceklerini ya da nasıl kandırılabileceklerini kestirmekti. Bu konuda oldukça başarılı olduğumu düşünüyordum.

KANERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin