23 | jenlisa

16 | çatırdamalar

BÖLÜM 16 | ÇATIRDAMALAR

GÜNÜMÜZ - Jisoo'dan

Adliye ve bürodaki işlerimi bitirir bitirmez Lisa'nın yanına gitmeye hazırlandım. Son kontrollerimi yaptım. Adli tatil sebebiyle büro olarak tüm yükümüz azalacaktı.

İçinde yirmi avukat bulunduran bürom benim evimden daha çok vakit geçirdiğim bir yerdi. Avukatlığa başlar başlamaz hayalini kurduğum bu büroyu açmış ve yetenekli avukatlarla birlikte çalışmaya başlamıştım.

Aslında Roseanne'e de benimle çalışması için teklifte bulunmuştum ama o daha bireysel ve özgür çalışmaktan yanaydı. Bu konuda diretmedim.

Nasılsa kısa bir süre sonra savcı olacaktım. Gereken tek şey sınavı başarıyla tamamlamamdı. Ve bu sınava da sıkı bir şekilde çalışıyordum. Kazanacağıma dair şüphem yoktu.

Üzerime bir şeyler alıp hızlıca arabama ilerledim. Direksiyon başına geçtim ve aynaları kontrol ettim. O sırada gözüm yan koltukta unutulmuş bir tokaya çarptı. Roseanne'nindi. Bu, arabamda unuttuğu toplamda beşinci tokaydı ama hiçbirini burada düşürdüğünü bilmiyordu. Daha doğrusu, düşürdüğünü günler sonra fark ediyordu ama ben ona tokalarının bende olduğunu söylemiyor, o şapşal hâliyle dalga geçmeyi tercih ediyordum.

Daha önce dört kez yaptığım gibi, tokayı aldım ve torpido gözüne diğerlerinin yanına bıraktım.

Nedense içime bir neşe dolmuştu anlık olarak. Kendimi sol aynamda gördüğümde yüzümde değişik bir gülümseme vardı.

Hızlıca toparlanıp Lisa'nın evine sürmeye başladım. Jennie'yle arasında olanlara üzülüyordum. Dy bile bu durumdan yavaş yavaş etkilenmeye başlamıştı artık. Onu toparlamalı, kendine getirmeliydim. Biraz bile olsa iyi hissettirmeliydim, bugün tek motivasyonum buydu.

...

Vardığımda Lisa kapıyı şaşkın bir hâlde açmıştı çünkü geleceğimi haber vermemiştim. O kapıda dikilirken elimdeki yıllanmış ve favorilerimden olan viski şişesini gösterip ona değmeden yanından geçtim, ceketimi çıkarmaya hazırlandım. Ardımdan kapıyı kapattı ve yanıma geldi. Ev, geçen günkü hâlinden daha toplu görünüyordu.

"Hoş geldin." dedi karşımda dikilip yüzüme bakarak.

Gülümsedim. Bugün ona sıkça gülümsemek istiyordum. "Hoş buldum." deyip sıkıca sarıldım. "Otursana." dedim daha sonra koltuğu işaret edip.

Hızlı adımlarla mutfağa ilerledim ve iki kadeh aldım. Kahvaltılıklar öylece duruyordu. Buraya da bir el atmak lazım diye düşündüm.

Yanına geri döndüm, kadehleri önümüzdeki alçak masanın üzerine bıraktım ve doldurmaya başladım.

"Çok neşelisin." dedi durgun bir sesle. Döndüm, bir daha gülümsedim.

"Al bakalım." deyip onun kadehini uzattım. "Bugün sarhoş olacağız!"

...

Saatler geçmişti, getirdiğim viski şişesinin dibini görmüş ve Lisa'nın koleksiyonlarından birine geçmiştik. Biraz çakır keyif olduğumuz gerçeğini de inkâr edemem. Değişik şarkılar dinlemeye başladık, Lisa bana son zamanlarda sıkça dinlediği şarkılardan birini dinletti. Paylaşıma başlaması güzel diye düşündüm, eski günlerdeki gibi.