Bölüm Şarkı Önerileri ;
Güliz Ayla : Olmazsan Olmaz
Kıll Me Hell Me
Buray : Davetsiz Misafirim
Yalın : Tatlıyla Balla_______________________________________________
Psikoloğun odasından çıktığımızda minik kuğum babasının kucağında uyuya kalmıştı. Seans düşündüğümüzden uzun sürdü. Duru ile psikoloğun yaptığı ilk bire bir görüşme sonrasında bir stajyer Duru'yu oyun odasına götürmüş ve biz görüşmeye devam etmiştik.
Psikolog Duru'nun kısa sürede çok fazla ilerleme kaydettiğini ve bu gidişle yakında tamamen konuşabileceğini söylemişti. Zaten en başından da söyledikleri gibi Duru'nun asıl suskunluğu diğer çocuklar gibi bir anneye ve tüm gereksinimlerini karşılayabilecek bir aileye sahip olmamasından kaynaklanıyordu. Bu onun bir tür durumu reddetme yöntemiydi.
Ancak o özlemini duyduğu aileye özellikle de anneye kavuşması ister fatkında olsun ister olmasın Duru'nun kendi içinde reddettiği bir çok şeyi kabul etmesini sağlıyordu.
Evet bunlar psikoloğun, toplam 3 saat süren ve 3 seansı birleştirerek yaptığımız görüşme sonrasında bize anlattıklarının özetiydi işte.
Elbette bunların yanı sıra ailecek yapmamızı istediği bir sürü aktivite önermişti.
Klinikten çıkarak arabaya bindik. Duru uyuduğundan arkada rağat etmesi için ben de yanına oturdum ve onu dizlerime yatırdım. Çok minikti kuzum. Onun bu kdar zorluk ve acıyı tek başına göğüslediğüni bilmek beni üzüyordu. Keşke daha önce tanışmış olsaydım da onunla daha önce yarasını sarabilseydim. Saçlarını okşarken yanağına bir öpücük bıraktım.
Biraz sonra başımı kaldırdığımda Yusuf'la gözlerimiz kesişti dikiz aynasında. Buruk bir tebessüm vardı yüzünde. Belki de o da hissetmişti düşündüğüm şeyleri.
-Sen çok iyi bir annesin. Dedi fısıldayarak. Gülümsedim.
-Umarım. Umarım öyle olmayı başarabilirim. Dedim.
Çünkü tüm karma karışık durum bir yana ben bu küçük kız çocuğuna çok fazla şey borçluydum.
Yusuf arabayı evin bahçesine park ettikten sonra Duru'yu kucağımdan aldı. Birlikte eve geçtik. Ben mutfağa ilerlerken Yusuf Duru'yu odasına çıkardı. Tekrar yanıma geldiğinde biraz tedirgin duruyordu.
-Neyin var? Diye sordum merakla. Bir kaç saniye zaman kazanabilmek için boğazını temizleyip öksürdü. Sonra iri bedenini mutfak tezgahına yasladı ve kollarını bağlayarak derin bir nefes aldı.
-Biraz önce Soner ile konuştum. Dedi tepkimi ölçerek. Başımı salladım.
-Yani? Dedim anlamaya çalışarak. Her ne olursa olsun Soner Yusuf'un yakın arkadaşıydı yani konuşmaları tuhaf değildi sonuçta.
-Soner Leyla'yı almaya gitmiş. Birlikte buraya geleceklermiş. Merak etme Leyla'ya hiç bir şey anlatmayacak sadece seninle bir an önce konuşmak istedi. Sonra Leyla'ya ihtiyacın olabileceğini düşündü. Ona sana sormam için beklemesini söyledim. Ama bekleyecek gibi değil.
Belki de haklıydı. Biz döneli 1 hafta olmuştu ama ben inatla hiç kimseyle yüzleşmedim. Bilmiyorum belki de fark etmeden kaçtım gerçeklerden. Soner'in artık beklemek istememesini anlıyordum yani ama ben buna hazır mıydım? Galiba hiç bir zaman hazır olamayacaktım.
-Sorun değil. Dedim tüm bu düşüncelerin eşliğinde. Ve ekledim.
-Konuşmamız iyi olur.
Sonra ki bir kaç saat geçmek bilmedi benim için. Nihayet kapı çaldığında derin bir nefes verdim. Ancak pek rahatladığımı da söyleyemezdim. Soner ve her şeyden bir haber olsa da bir şeylerin ters gittiğini fark eden Leyla yan yana girdiler salona. Soner beni görür görmez gözlerini kaçırıp aramızda ki mesafeye rağmen çok net görebileceğim şekilde yutkundu.
![](https://img.wattpad.com/cover/315389701-288-k929768.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUĞU GÖLÜ BALESİ
ChickLitAcının geri de kaldığı sıcacık bir aile hikayesine var mısınız? Bir baba, Dansa aşık bir kız çocuğu, Ve bir balerin... Yusuf, Duru, Ve Güneş... Huzur nedir bilir misiniz? Huzur Bir adam... Bir kadın... Bir çocuktur. Huzur derin bir nefes aldı...