Bölüm Şarkı Önerileri ;
Ebru Gündeş : Cennet
Aydilge : Aşka Gel
Mustafa Ceceli : İlle De Aşk
Hande Yener : Kırmızı
Gökçe : Tuttu Fırlattı Kalbimi
____________________________
-Evet çocuklar sıralı dönüşlere geçiyoruz şimdi. Diyerek çocuklara dans için talimatlar versem de aklım hala Yusuf'taydı.
Dün ki berbat olaydan sonra hiç konuşmamıştık. Ağlaması geçince evden çıkıp gitmiş ve gece geç dönmüştü geri. Soner'in yanına gittiğini tahmin etmek zor değildi tabi.
Aklımı dağıtmaya çalışarak hareketi yanlış yapan kızlardan birine yaklaştım. Yavaşça nasıl yapacağını gösterip geri çekildim. Çabucak düzeltti kendine ve gurubun geri kalanına katıldı.
Bu sırada salonun kapısı açıldı ve çalışanlardan biri başını içeri uzattı.
-Güneş hanım Leyla hanım sizi çağırıyor. Dedi. Başımı sallayarak,
-Geliyorum. Dedim ve çocuklara döndüm.
-Kısa bir mola veriyoruz minik kuğular. Dinlenip sularınızı için. Dedim. Çocuklar hep bir ağızdan beni onayladı ve ben dışarı çıkarken onlarda duvarların kenarına çökmeye başladı.
Alt kata kafeye indiğimde Leyla'yı her zaman ki yerinde yani büfenin arkasında buldum. Fazlası ile düşünceli duruyordu. Dün Yusuf Soner'in yanına gidince ben de Leyla'yı çağırmıştım yanıma. Bu nedenle biliyordu her şeyi ama nedense bu konunun benimle alakalı olduğunu sanmıyordum.
-Leyla? Diye seslenince bir anda yerinde sıçradı.
-Sorun ne? Dedim merakla. Ve o derin bir nefes alırken karşısında ki taburelerden birine çöktüm.
-Hiç! Dedi bir anda gülümseyerek. Tuhaf davranıyordu. Kaşlarımı çatarak,
-Koca bir "hiç!" için mi beni dersten çıkardın? Hadi ama senin yapacağın bir şey değil bu. Dedim.
İç çekerek,
-Ah aşk sen nelere kadirsin. Dedi ve bana göz kırpıp büfenin arkasından çıktı. Sonra da kafeden. Ben ardından şaşkınca baka kalmışken kafenin kapısı tekrar açıldı. Ama bu sefer gelen Yusuf'tu. Tam yanıma oturdu.
-Sen işte değil miydin? Dedim şüpheyle.
-Öyleydim. Ama seni özledim. Dedi yüzüme bile bakmazken.
-Neden?
-Ne demek neden? Karımı özleyemez miyim?
-Kendini buna zorlama Yusuf. İçinden nasıl geliyorsa öyle davran. Dedim canım acısa da.
Başını kaldırıp bana çatık kaşlarla baktı. Sonra yutkunarak,
-Sana böyle mi hissettirdim gerçekten. Dedi. Onu sadece omuzlarımı silkerek cevapladım.
-Ballı seni seviyorum. Ve dün ki olayın seninle hiç bir alakası yoktu. Sadece ağır geldi. Hem ben dedim sana anlatırım onu diye. Suçlama kendini. Dedi bir çocuğa laf anlatır gibi.
-Yine de özür dilerim. Dedim.
-Asıl ben özür dilerim. Dünden beri kendini kim bilir ne kadar kötü hissettirdim sana.
Gülümsedim. Şayet insanı tek bakışı ile bile tüm sözlerine inandırabilecek bir adamdı Yusuf. Ve ben bu adamın aşkını kazanamamış olsam da saygısını kazandığım ve ilgisini çektiğim için bile Allah'a şükredebilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUĞU GÖLÜ BALESİ
Chick-LitAcının geri de kaldığı sıcacık bir aile hikayesine var mısınız? Bir baba, Dansa aşık bir kız çocuğu, Ve bir balerin... Yusuf, Duru, Ve Güneş... Huzur nedir bilir misiniz? Huzur Bir adam... Bir kadın... Bir çocuktur. Huzur derin bir nefes aldı...
