1- Bela

25.6K 807 143
                                    

15.08.2023

Sonbaharın soğuk ayazı yüzüme sert bir şekilde çarparken, tişörtümün çıplak bıraktığı kollarıma soğuk bir esinti bırakıyordu.

Sonuna yaklaştığım sigaradan bir nefes daha çekerek dumanı aralık dudaklarımdan ve burnumdan yavaşça dışarı üfledim. Kendiliğinden kapanan gözlerimi araladığımda bakışlarım ilk
hızlı adımlarla yürüyen Doğan'a kaydı.

Telefonla konuşurken, boşta kalan elinde tuttuğu kehribar rengi tesbihinin boncuklarını ikişer ikişer çeviriyordu. Esen yelde siyah saçları yavaş hareketlerle rüzgarın yönüne doğru uzanıyordu. Dizine kadar gelen siyah bir kaban giymişti. Önü açık olduğundan altındaki aynı renk boğazlı kazağı gözüküyordu. Uzun bacaklarını kavrayan pantalonu ve uzun boyunu daha da uzun gösteren botlarıyla mafya filmlerinden çıkmış gibiydi.

Pis pis sırıtarak sigarımın izmaritini yere attım ve koşar adımlarla yanına ilerledim. O telefonunu kapatıp cebine koyarken omuzumla omuzuna vurarak yanından yürümeye başladım.

"Naber lan piç?" Dediğimde kahvenin en koyu tonlarını taşıyan gözlerini bana çevirdi.

"Sana ne sikik." Dedi ters ters.

"Ben iyiyim, senin aksine." Derken yüzüme yapmacık bir gülümseme yerleştirdim. Tip tip baktı.

Uzun, zemini ıslak sokakta hızlı adımlarla ilerlerken sinirle konuştuğunda ona döndüm.

"Ya sen sabahları beynini kavanoza koyup öyle mi evden çıkıyorsun? Ne bu hal?" Dedi yüzünü buruşturmuş üzerimi gösterirken.

"Ne varmış halimde? Gayette yakışıklıyım." Diye iğneleyerek konuştum. Gözlerini devirirken sıkıntılı bir nefes verdi.

Ardından adımlarını yavaşlatırken üzerindeki kabanı çıkarttı. Ben de durdum ve ne yapacak diye onu izlemeye başladım.

Çıkarttığı kabanı göğsüme doğru fırlatır gibi bıraktığında refleksle tuttum. O da  üzerindeki kazağı düzelterek tekrardan adımlarını hızlandırdı.

"Giy şunu. Tişörtle çıkmışsın bu havada." Sırıtarak kabanı üzerime geçirdim. Zaten aynı bedende olduğumuz için tam olmuştu.

Kumaşı falan baya güzeldi. Pahalı bir şeye de benziyordu. El koyarım ben buna.

"Güzelmiş lan bu. Benim oldu artık." Dediğimde kaşlarını çatarak baktı bana.

"İbnelik yapacaksan ver." Dedi ama pekte umursamış gibi gözükmüyordu. Zengin herif tabii.

"Ne yaptın ev işini?" Diye sordu bu sefer. Omuz silktim.

"Bir bok bulamadım." Ev arkadaşım kendi evine ayrılmıştı ve ben de kirayı tek başıma ödeyemeyeceğimden daha ucuz bir daire bulmaya çalışıyordum.

"Zaten bir işi becersen şaşarım amına koyayım." Sinirli bir ifadeyle baktım.

"Yardım et o halde piç." Dudaklarında şerefsiz bir gülümsemeyle omuz silkti. Omuzumla omuzuna vurdum hafifçe. O karşılık olarak beni daha sert bir şekilde ittiğinde birkaç adım geriye sendeledim ve kaldırım taşına takılarak götümün üstüne düştüm.

"Orospu çocuğu." Dişlerimin arasından tısladım. Taşın sivri kenarına düşmüştüm ve sanırım götüm delinmişti.

Adımlarını durdurdu ve sesli bir şekilde güldü halime. Sinirle yüzüne baktığımda hâlâ gülerken elini uzattı. Elinin düzüne vurdum ve yerden destek alarak ayağa kalktım.

Koluna bir yumruk attım ama hiç canı acımış gibi gözükmüyordu.

"Piç herif!" Dedim tekrar yürümeye başlarken. O da birkaç büyük adımda bana yetişti.

BELA -BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin