Kalbim göğüs kafesimden çıkmak istercesine hızlı atarken korkuyla soluyordum. Korku tüm vücudumu ürpertiyor, nefesimi hızlandırıyordu.
Alex gideli 10 dakika olmuştu ve nasıl döneceğini tahmin edebiliyordum.
Buraya geldiğimden beri ilk defa bu kadar korkuyordum. Birinin bana dokunacağı düşüncesi çok, çok kötüydü. Olamazdı, olmamalıydı.
Saniyeler sonra kapı açıldı. Adım ve konuşma sesleri ilişti kulağıma. Kapıya sırtım dönüktü, arkamı dönüp bakmak istemiyordum.
"Karım duysa mahvolurum." Dedi bir erkek.
"Erkek zaten, bir şey demez." Başka bir erkeğin sesi daha geldi.
Siktir, Alex cidden yapmıştı bunu.
Karşıma geçen adamlara korktuğumu belli etmemeye çalışarak çatık kaşlarımla baktım. İkiside bana belli bir şaşkınlıkla bakıyorlardı.
"Lan ben bunu nonoş bir şey beklemiştim." Dedi kalın kaşlı adam yere eğilip biraz ötemden beni dikkatle incelerken.
"Valla ben de. Bunu nasıl gay lan?" Dedi kumral onun gibi eğilip.
"Güzel ama ha." Dedi kalın kaşlarını kaldırıp sırıtırken.
"Bana bakın," dediğimde ikisininde gözleri tekrardan beni buldu. "Bana dokunmayı aklınızın ucundan bile geçirmeyin belanızı sikerim." Dedim aptal gibi.
Bu halde ne bok yapabilirsin ki Ahmet?"Güzelim zar zor konuşurken nasıl bizi tehdit edebiliyorsun sen?" Dedi kumral olan alayla.
"Bileğine baksana, ters dönmüş resmen." Dedi diğeri, gözleriyle ayak bileğimi işaret etti.
"Alex delisinden daha beterini beklerdim açıkçası."
"Daha beteri mi var amına koyayım?" Dedi adam ve pantolonumun paçasını kaldırarak morarmış, kırık bileğime baktı. "Eti çürümüş resmen."
"Yalnız Doğan ağzının ağzının tadını biliyormuş." dedi kumral olan iğrenç gözlerini adamın açtığı ayak bileğime bakarken.
"Cidden ha."
Biri birden üstümdeki siyah tişörtü kaldırıp gövdeme baktığında yerimde kıpırdandım ama her hareketimde bileğim ve duvara sürtünen parmaklarım deli gibi acıyordu.
Tişörtümü tutan yüzünü buruşturdu. "Mahvolmuş lan bu."
Yediğim onlarca tekmeden dolayı karnımda morluklar ve çürükler oluşmuş olmalıydı.
"Kasları benimkinden daha güzel amına koyayım." Dedi kumral olan.
Tişörtümü tutup yukarı çekti.
"Dokunma lan!" Diye bağırdım ama beni umursamadan tişörtü başımdan çıkardı. Bağlı ellerim yüzünden tişörtü tamamen çıkarmayınca bir küfür mırıldandı ve tişörtümü yırtarak bir kenara attı.
Vücuduma değen soğukla karnım kasılırken gözlerim çıplak kalan bedenimde gezdi. Gerçekten o kadar kötü bir haldeydim ki bedenimi tanıyamamıştım. Karnım bu yüzden saatlerdir deli gibi ağrıyordu.
Kumral nasırlı elini göğüsümün üstüne koyduğunda yüzüne tükürdüm.
"Dokunma dedim lan bana!""Ananı sikeyim." Diyerek elini çekti ve yüzünü koluna sildi. "Orospuya bak sen." Zinciri tutup beni sertçe kendine çekti. Bedenim ileri giderken sırtımı yere yasladı ve bacaklarımı araladı.
"Yapma! Dur, dokunma bana!" Diye haykırdım resmen. Bacaklarımı kapatmaya çalıştım ama izin vermedi.
"Şuna bir tane çaksana, sussun." Dedi bizi izleyip sigara içen adam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELA -BXB
De TodoYaramaz kişiliğiyle başı beladan kurtulmayan Ahmet, Ve onun kurtarıcısı Doğan... "Benim ailem sensin"