"Kara üzüm habbesi le le le canım."
Köksal'a baktığımda sırıtıyordu.
"Gönlüm sevmez herkesi esmersen güzelsin. "
Köksal ortaya geçip, oynamaya başladı. "Hadi oturmaya mı geldik? Soygun öncesi eğlenelim biraz."
"Olursa o kız olsun le le le canım."
Köksal kolumdan tutup, beni ortaya çekti.
"Esmerler hovardası esmersen güzelsin. Olursa o kız olsun le le le canım. Esmerler hovardası."
"Hadi ya gelin oynayalım. Hep keman çalacak değil ya. Birazda oynayalım değil mi? Gelmeyeni şirketten atarım!" dedi Köksal. Herkes oynamaya başlamıştı.
Bende elimdeki çantayı masaya bırakıp, Köksal'a katıldım.
"Esmersen güzelsin. İpin ucu bendedir le le le canım." hep bir ağızdan söylüyor ve dans ediyorduk. Javierde yanıma gelip, bana eşlik etti.
"Nasıl sürpiz ama?" dedi Köksal.
"Güzel, ama garip."
Şarkı bittiğinde yerlerimize döndük. Nefes nefese kalmıştık çünkü.
"Bitti mi? Hayır bitmedi. Kalkın ayağa oynayacağız." Köksal herkesi zola ayağa kaldırmıştı.
Ortaya geçip, bekledik.
"Etme dedim dinlemedin. Çektin kapıyı gittin." Javier karşıma geçti. İkimiz birlikte en ortada dans etmeye başladık. Herkes geriye çekilip, bizi izlemeye başlamıştı.
"Çok güzelsin patron." dedi gözlerime bakarak.
"Teşekkürler." dedim gülümseyerek.
"Yanaklarınız kızardı."
"Utandım çünkü. Baksana herkes bizi izliyor." beni etrafımda 1,2 kere döndürdü.
"Bende olsam bu kadar güzel dans eden kadına bakarım." şarkı bittiğinde durduk.
"Ben yabancı bir erkekden iltifat almaya alışkın değilim. Yapma böyle."
"Böyle bir güzelliğe iltifat etmeyen dudaklar kırılsın patron." gülümsedim. Kıpkırmızı olmuştum. Aynı şarkı tekrar çaldığında dans etmeye tekrar başladım.
"Patron, yakından da uzaktan da çok güzelsiniz. Ömür boyu şu güzel suratınızı izleyebilirim."
"Aşık mı oldun sen bana?" dedim gülümseyerek. Bir yandanda dams ediyorduk.
"Size aşık olmamak elimde değil patron."
"Javier, yapma çok üzülürsün."
"Neden üzüleyim ki patron?"
"Asaf'ı tanıyorsundur. Eski kocam."
"Şu tipsiz adam. Suratına kusmak istiyorum. Derya'yı gördümde sizin tırnağını bile etmez. Derya bahçeyse siz cennetsiniz."
"Javier, ciddiyim çok üzülürsün. Ben normal bir kadın değilim."
"İzin verin patron üzüleyim. Sizin yüzünüzden üzüleceksem üzülmeye razıyım ben."
"Cidden mi?" beni etrafımda döndürürüken. "Cidden." dedi.
"Patron, ilk görüşte aşka inanmam, aslında aşka inanmam. Ama artık inanıyorum. İzin verin çocuklarınızın babası sizinde soygun ortağınız olayım."
"İzin veriyorum Javier." beni etrafımda döndürüp, dudkaklarıma yapıştı. Geri çekilip, dans etmeye devam etti.
Belimden tutup, havaya kaldırdı ve döndürdü. Geri yere indirdiğinde selam verdik. El ele tutuşup, masaya ilerledik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM OYUNLARI
ActionDeli bir kadının 18 yaşında kurduğu bir örgüt;ölüm örgütü. Kendini, soygun yapıp, adam öldürmeye adamış bir kadın. Genç kadının en büyük hayali İspanya kraliyet darphanesini soymak. Bu hayalini gerçekleştirmek için güçlenmeyi bekliyor. Ve o gün geli...