TA UZAK YOLLARDAN -GAY

6.BÖLÜM "FARKLI"

"Ferhat senin araban var mı?" sabahın erken saatlerinin hiç bu kadar eğlenceli olacağını düşünmemiştim.

Ferhat, öküz gibi yatıyor ve rüyasında konuşuyordu. Koğuşun eğlence arayan gençleri ise onu biraz işletiyordu. İşlerine gelmişti.

Çok az.

"Yok hayatım." diye mırıldandı uykusunda kıpırdayıp gülümserken. Elimi dudaklarımın üzerine kapadım gülmemi bastırmak için. Ankaralı ağır adam rolünün ardındaki bunu görmek hiç iyi hissettirmemişti.

Bende dahil herkes ona gülerek bakıyordu. Çaktırmadan Arhan'a değdi bakışlarım. Bıyık altından o da gülüyordu. Bacaklarını uzatmış, sırtını duvara yaslamıştı.

Tekrar önüme dönüp eğlenceye odaklandım. Gençlerden kadın taklidi yapan Malik, tekrar konuştu. "Evin var mı aşkım?" Ferhat yine aynı şekilde gülümsedi. "Yok hayatım."

"Peki paran var mı?" tekrar aynı yanıt geldi. "Yok." Malik geri çekildi ve gülerek bağırdı. "E bana var dendiğ, var dediler."

Yatağından zıplayarak kalkan yeni uyanmış  Ferhat'ı koğuşun içinde sebebi olduğu kahkahalar karşıladı. Başta anlamadığı o kadar açıktı ki sonra geri kendini yatağa bıraktı. "Ulan varınızı, yoğunuzu, tüm sülalenizi sikeyim gardaş." dediğinde zaten hava da oluşan kahkahalar iyice yükselmişti.

Arhan onun alnına vurdu. "Düzgün konuş lan." Ferhat yatan bedenini hafif oturur hale getirdi. "Zaten küfür ağzına hiç yuva yapmadı senin de değil mi gardaşım?" dedi gülerek.

İkisi birbirlerine gülerken aynı anda tespihi çekiyorlardı. "Sus ulan."

Bu nasıl tabloydu ulan?

Karşımda oturan Arhan'ı süzdüm. Bacaklarını iki yana açarak yaymış, ağız sulandırıcı görünüyordu. Bir kolunu başının arkasına yerleştirmişti. Kol kasını yastık niyetine kullanıyordu herhalde. Diğer eliyle ise ona yaptığım tespihi çekiyordu.

Ağzım sulanmıştı gerçekten.

Leziz.

Gözlerimiz birbirini bulduğunda, yakalanmıştım. Göz kırparak ne olduğunu sordu. Sanki şu an dünya durmuştu ve sadece biz kalmışız gibi hissediyordum. Sağ omzumu silkerek alt dudağımı büzdüm.

Sanki biraz cilveyle mi yapmıştık bunu?

Ne alakası var canım.

İlk önce alt dudağıma baktı. Sonra kendi alt dudağını dişlerinin arasına alarak ezdi ve gülümsedi. Gözlerini kapatıp harelerini başka bir yere çevirdi.

Kaşlarımı kaldırdım.

Ferhat bir anda ayaklanıp Ankara havası oynarken diğerleri de kalkmıştı. Kalkmayan tek iki kişi vardık.

Ben ve Arhan.

O ne düşünüyordu bilmiyorum ama ben az önce yaşanan cinsel tansiyonda boğuluyordum şu an.

***