22.BÖLÜM "KAÇAMAK"

5.5K 281 41
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

***

Arhan'ı seviyordum o da beni seviyordu. Hislerimiz karşılıklı ve güzeldi. Göz kapaklarım aralandığında belimdeki el sıkılaştı.

Koğuştaydık. Birlikte uyuyorduk. Ve. Sarılmıştık.

Hızlıca etrafıma göz gezdirdim. Daha güneş doğmamıştı bile. Bunu fark edince derin bir nefes verdim. Heyecanı hisseden kalbim asla geri kalmamış hemen bedenimi dövmeye başlamıştı.

"Güney." diye fısıldadı arkamdaki beden. Ona döndüğümde yarı uykulu gözleriyle bana bakıyordu. Bir insanın bu hali bile nasıl karizmatik olabilirdi? "Ne oldu?" diye sordu.

Elimi yanağına uzattığımda hemen başını avucuma yasladı. "Artık yatağıma dönmem lazım." dediğimde suratı asıldı. "Gitmeni istemiyorum." diye homurdandığında yavaşça ayağa kalktım.

Ona gülümseyip yatağıma geçtim. "Tekrar geleceğim sevgilim." diye mırıldandım. Uykulu olan gözleri bir anda fal taşı gibi açıldı. "Neyin neyin?" dediğinde ona arkamı dönerek yattım. "Güney!" diye fısıldadı.

Ona dönmeden kendi halimde kıkırdadım. "Güney!" artık alışmamız lazımdı canım. "Sevgilim dedi, balla sevgilim dedi." diye kendi kendine mırıldanma seslerini duydum.

Manyak adam kalpten götürecekti ikimizi.

"Sevgilim dedin!" diye kısık sesle seslendi bana. Ona doğru dönüp omuzlarımı silktim. Hemen başını yastığa koydu. Gülümseyerek gözlerini kapattı. Sonra açıp bana döndü. "Sevgilim." dedi tekrardan onay istercesine başımı sallayarak ona yanıt verdiğimde başını tekrar yastığına gömdü.

Gülümseyerek uyumaya başlamıştı.

***

Diğerleri kahvaltılıkları yerleştirirken biz Furkan'la Menemen yapıyorduk. Menemen bahane dedikodu şahaneydi. "Arhan abiyle ne yaptınız?" dedi domatesleri doğrarken. Gülümseyerek tavadaki biberleri karıştırdım. "Sevgiliyiz." dediğimde birkaç dakika sesini çıkarmasa da kendine gelince küçük bir çığlık attı.

Herkes çıkan sesten dolayı bize dönerken biz gülmeye başladık. "Ne diyorsun!" diye şaşkınlıkla konuştuğunda omuz silktim. "Dün ki olayları benden sakladığı için bir süre konuşmadım onunla. Sonra gece konuştuk, sorunlarımızı hallettik. Ve adını koyalım dedik." dedim tek nefeste konuşurken.

Kaşlarını kaldırarak "Vay be çok sevindim sizin adınıza." dedi mutlulukla. "Siz ne yaptınız?" diye sordum. Anında morali bozuldu, araları hâlâ düzelmemişti herhalde. "Ne yapalım öküz bir sevgilim var. Romantik olacağım derken iyice batırıyor. Sen benim için tespihimden farksızsın dedi dün." diye hayıflandığında kahkaha attım.

Ferhat ve bitmeyen tespih aşkı.

"Güney!" diye seslendi Arhan. Arkamı dönüp ona baktım. Tuvaletin kapısında durmuş bana bakıyordu. "Bir gelebilir misin?" dediğinde başımı salladım.

Tavayı Furkan'a emanet edip onun yanına doğru ilerlemeye başladım. Tuvalete girdiğim anda yana çekilmemle sırtım duvara yaslandı. Dudaklarımda hissettiğim yumuşak dudaklarla kollarımı Arhan'ın omuzlarına yasladım.

Başını yana eğerek ikimize de daha çok yer ayırıyordu. Dudaklarıma değen dili ile onu içeriye kabul ettim. Ellerimle ensesinden baskı uygulayarak onu kendime bastırdım.

Bu tadı seviyordum.

Dudaklarımız güç bela ayrıldığında gülümsedi "Günaydın sevgilim." diye fısıldadığında bende gülümsedim. Dudaklarına yaklaşıp küçük küçük öpücükler kondururken konuştum. "Sana da günaydın sevgilim."

Bacaklarımdan tutup beni havaya kaldırdı, kucağına aldı. Bacaklarımı ve kollarımı ona sardığım sırada sırtım da duvara yaslıydı. Başını boynuma gömüp dudaklarını ince deriye bastırdı.

Aldığım zevkle başının arkasına elimi koydum ve onu kendime bastırdım. İnlemelerimi bastırmak için dişlerim alt dudağımı sahiplendi.

Emdiği yerleri diliyle üzerinden geçiyordu. İstemsizce kucağında ona sürtündüm. Ondan gelen kısık sesli inleme kanımı kaynatmıştı.

"Seni çok seviyorum." diye fısıldayarak başını boynumdan çekti. Bayık bakışlarım onun üzerindeyken dağınık saçlarını ellerimle geriye tarayarak konuştum. "Bende seni çok seviyorum."

Bana sıkıca sarıldı. "Bir gün sadece ikimize ait olan bir koğuşta yaşamak ister miydin?" diye sorduğunda düşündüm.

Onunla korkusuzca uyuyup uyanabileceğim, birlikte bir şeyler yapabileceğim, kimsenin ve kuralların olmadığı bir koğuşta birlikte yaşamak.

Harika olurdu.

Zaten onun koğuşuna gittiğimiz zamanları seviyordum. Sadece ikimiz oluyorduk ve en sevdiğim anlar oluyordu.

"Tabii ki seninle olmayı seviyorum." gülümseyerek başını salladı. Bir şeyler olduğunu seziyordum. Ama yine de sorgulamadım.

Biraz daha birbirimizde soluklandıktan sonra içeriye geçtik.

Umarım ağzındaki baklayı yakın zamanda çıkarırdı.

***
Bölüm hakkında düşüncelerinizi buraya bırakabilirsiniz.

TA UZAK YOLLARDAN -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin