racer | hyunlix

racer | otuz üç [özel bölüm 3/5]

...

"Ari bak burada kelebek var."

Eun karanlık mağaradan çıkar çıkmaz gördüğü kelebeğin peşinden gitmişti. Köpekler yorgun olsalar bile Eun'u bırakmadan peşinde ilerliyorlardı.

Eun acıkmaya başladığını hissettiğinde etrafına baktı. Bir sürü ağaç vardı ve evleri de gözükmüyordu. Adım attıkça yüzüne vuran serinlikle üşümeye başladığını hissediyordu artık.

"Eve gitmek istiyorum."

Lucas havladığında ona döndü. Dobermanların boyuna gelen köpek kafasıyla bir yolu gösterdiği oradan ilerlemeye başladı. Lucas öndeyken Ari ve Daisy Eun'un yanlarındaydı. Arkasında ise Kkami ve Simba vardı. Kkami diğerlerine göre küçük olsa da güçlü dişleriyle fazla yırtıcı olabiliyordu.

Eun beşinin arasında yavaşça ilerlerken kolunda ki minik saatine baktı. Felix ne olur ne olmaz diye minik kızına küçük bir akıllı saat yaptırmıştı. Saat Felix ve Hyunjin'in saatlerine bağlıydı. Eun sıkıldığından saati kurcalarken yanlışlıkla Hyunjin ve Felix'in saatine konum göndermişti. Saatte sadece ikisi olduğu için bir tek onlara gitmişti.

✨️

"Eun! Babacığım neredesin?!"

Hyunjin bir yandan saatini kontrol ederken bir yandan da ormanda gözlerini gezdiriyordu. İşini halletmişti, kafasında Felix'ten nasıl özür dileyeceğine dair konuşmalar oluştururken kızının saatinden gelen konumla Felix aklından çıkmıştı. Direkt olarak konuma gitmişti ancak iki saattir bulamıyordu. Eun canlı konum yollamadığı için en son olduğu yerin etrafını inceliyordu.

"Eun!"

Tekrar bağırışından sonra gelen havlamayla kafasını çevirdi. Eun, Lucas'ın sırtında uyuyordu. Minik elleri Lucas'ın boynunu sarmış, düşmemek için tutunuyordu.

"Bebeğim."

Düşmemeye dikkat ederek Lucas'ın yanına geldi. Eun'u onun sırtından aldığı gibi beş köpek de olduğu yere yattı. Kkami Hyunjin'in kokusunu aldığında buraya yönlendirmişti, yolun yarısında Eun yorulduğu için Lucas onu sırtına almak için önünde eğilmişti.

Hyunjin kızının boynuna koklarken etrafından gelen seslerle onu daha da sardı. Eun'u sarsmadan belinde ki silaha elini attı.

"Bak siktiğimin malı! Sinirim tepemde zaten benim! Amirim sabahtan beri canımızı okudu. Karakolda ne kadar polis varsa hepsine bir görev verdi. Başkomiser olsa biterdik biz."

"Mızmızlanma lan! Adamın ailesi ortalıkta yok. Önce eşi sonra kızıyla kardeşi. Ne yapacaktı? Ayrıca amir olmasa da ortalığı birbirine katardı amirim."

"Küçücük kız ne diye ormana girer ki?!"

"Bizden korktu çünkü gerizekalı!"

Polis kafasına tokat yediğinde susup etrafına bakmaya devam etti. Simba yavaş yavaş arkalarından yaklaşmaya başladığında Hyunjin ağaca yaslandı. Eun'un kucağında uyuyor olması bir nebze rahatlatıyordu ama polisin dediklerini duymuştu.

Simba arkalarında durup havladığında polisler yerlerinde zıplayıp koşmaya başladılar. Hyunjin silahını ateşlediği anda koşmayı bıraktılar. Arkalarına bakmak akıllarına geldiğinde gördükleri bedenle ikisi de yere düştü.

"İşinizi yapmak yerine dedikodu mu yapıyorsunuz siz?"

"Bay Lee. Üzgünüz efendim."

"Evime götürün beni."

İki polis de kafa sallayıp diğer arkadaşlarına mesaj attılar. Hyunjin kızını göğsüne daha çok saklayıp arkalarından ilerlemeye başladı.