racer | otuz altı [özel bölüm]

1.5K 164 48
                                    

...

Eun 7, Hyein 21 yaşında,
(Aralarında ki yaş farkı 14 diye hatırlıyorum ama yanlış da olabilirrr)

Eun kafasını masasına koymuş dışarıyı izlerken sınıf öğretmeni de onu izliyordu. Eun cıvıl cıvıl bir kızdı. Bu yüzden durgun halleri dikkat çekiyordu. Öğle yemeği zili çaldığında tüm öğrenciler bağırarak dışarı çıkmaya başlamıştı. Öğretmen Eun'un hâlâ sırasında yattığını gördüğünde derin bir nefes vererek yanına adımladı. Eun anında kendisine gelen ayak sesleriyle kafasını kaldırarak boş bakışlarıyla gelen kişiye baktı. Öğretmeni olduğunu gördüğünde ise rahatlamış bir ifadeyle tekrar sırasına yatmıştı.

Felix sayesinde en ufak bir yabancı sese tepki veriyor, kendini güvene almak istiyordu.

"Eunnie, bir sorun mu var tatlım?"

Eun bir süre öğretmeninin yüzünü izledi. Daha sonra gözlerinin dolmasına karşı çıkmadan konuştu.

"Telefonunuzu kullanabilir miyim öğretmenim?"

Öğretmeni bu ricasını kırmadan telefonu Eun'a uzattı. Hyunjin'i, yani babasını arayacak sanarken Eun, kendisinde kayıtlı olmayan birini aramıştı. Bir süre telefonun açılmasını bekledi Eun. Telefon masanın üzerinde olduğu için öğretmeni de görüyordu. Telefonun açılmamasıyla Eun burnunu çekerek Hyunjin'in adını bulup onu aradı. Telefon hızlıca açıldığında Eun titreyen dudaklarını araladı.

"Baba,"

"Güzelim? Bir sorun mu var bir tanem?"

"Beni alır mısın?"

"Eunchae,"

"Baba okula gel."

"Tamam, tamam güzel kızım. Çıkıyorum şimdi."

Eun uzatmadan aramayı kapatıp telefonu öğretmenine geri verdi. Verirken de teşekkür etmeyi unutmamıştı. Daha sonra kafasını çevirip duvarı izlemeye başladı. Öğretmeni bir şey demeden kendi masasına geçip Hyunjin gelene kadar beklemeye karar verdi.

🐥

"Bebeğim, ne olduğunu bana açıklamak ister misin?"

"Babam nerede?"

Hyunjin ani soruyla bir an duraksama yaşasa da hızlıca kendini toparladı.

"Felix işte bebeğim, biliyorsun bunu."

"Bugün bütün kızların babası okula geldi. Sevgililer günüymüş, hem eşlerine hem de kızlarına çiçek almışlar. Ben de babamı bekledim ama gelmedi."

Hyunjin kızının ince düşüncesine gülümserken Eun'u kucağından indirerek koltuğa bıraktı. Daha sonra salonun ortasında ki sehpadan oyuncak ayıcığı aldı. Bir elinde ayıcığı tutarken diğer eline de güllerle dolu koca kutuyu aldı.

"Al bakalım,"

Eun bir babasına bir de onun ellerindekilere bakarken Hyunjin gülümseyerek ayıcığı ve kutuyu bıraktı.

"Baban yanımızda olmayabilir güzelim, buna şimdiden alışman gerekiyor. Babanın mesleği, bazen bizim yanımızda kalmasına engel olabilir, bu değişmeyecek ama baban hep bizi düşünüyor."

Ayıcığı alıp Eun'a uzattı. "Bu ayıcığı ve bu gülleri minik kızına almış baban. Sen okuldan geldiğinde sürpriz yapacaktım ama olsun."

Eun heyecanla ayıcığı alırken bir yandan da kafasını güllere eğmişti. Koku burnuna gelirken kocaman gülümsedi.

"Peki sen? Halama da almış mı?"

"Üçümüze de çok güzel şeyler almış güzelim, ama en güzeli seninkiler tabii ki."

racer | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin