25. Bölüm

9.7K 424 66
                                    


Selamlar. Nasılsınız?
Yirmi beşinci bölümle karşınızdayızz.
Pazar sürpriziiiii
⭐️Yıldızımız parlasın⭐️
İyi okumalar.

✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨

Boran'ı kolundan tuttuğum gibi askeriyeden çıkarmıştım. Tabi bu kadar kolay olmamıştı. Biraz ricada bulunmuş olabilirdim. Şu an ise hala burnundan soluyordu. Azcık bir olay yaşamış olabilirdikte.

Yarım saat önce

Askeriyenin önünde bekliyordum komutanı. İçerden birkaç eşyasını alıp gelecekti. Onunda komutanı varmış galiba ona haber verecekmiş bir de.

"Pardon."

Arkamdan gelen sesle döndüm. Bana sesleniyor olması yüksekti çünkü burada sırıtan bir ben vardım şu an.

"Bana mı dediniz?"

Kendimi gösterirken sormuştum bunu. Karşımdaki kişi bir askerdi. Burada başka bir şeyle denk gelmem imkansızdı ama..

"Ben şey diyecektim."

Karşımdaki asker elini ensesine atarken merakla gözlerine baktım. Telaş yaparak elini uzattı.

"Adım Burak bu arada."

Şaşkınlığımı kenara bırakarak kibar olmak adına elimi uzatarak elini sıktım.

"Ceyla bende."

Sesim sorguladığıma dair tınılar içeriyordu. Burak kimdi? Neden benimle tanışıyordu ve ne diyecekti?

"Ben sizi birkaç defadır görüyorum. Yani dikkatimi çektiniz. Yanlış anlamayın çok güzelsiniz. Kötü bir niyetlede karşınızda değilim.."

Sözünün kesilmesini sağlayan arkama bakmış olmasıydı. Şaşkınlığım içinde bende arkama dönecekken koluma biri dokundu.

"Komutanım."

Burak karşımda hazır ola geçtiğinde yutkundum. Yaşadığım şey gerçek miydi şu an?

"Rahat asker."

Burak istifini hiç bozmazken göz ucuyla komutana baktım. Elini kolumdan yavaşça indirdi. Derin bir nefes aldım.

"Neden görevinin başında değilsin asker?"

Komutanın sesi yüksek çıktığında ben bile gerilmiştim. Burak yere indirdiği bakışlarını bize çevirdi.

"Ben Ceyla Hanım'a bir şey diyordum."

Komutana baktım. Dişlerini sıkıyor olmalıki çenesi gerilmişti. Gözlerine baktığımda sinir parıltıları gördüm. Yanlış anlamıştı kesin.

"Ne diyordun? Bana da de."

Burak bana mahcubiyetle baktığında araya girme ihtiyacı hissettim.

"Öyle havadan sudan konuşuyorduk."

Bakışlarını bana indirdiğinde elimle dudaklarıma fermuar çektim. Gözlerinden ateş çıkıyordu ve şu an araya girdiğime pişman olmuştum.

"Ben Ceyla Hanım'a ondan hoşlandı-"

"Yavaş!"

Bağırmasıyla yanımızdan geçen askerler bize bakarken utandım. Şu an Burak'ı azarlamasına gerek yoktu.

"Komutanım kötü bir şey yapmadım ki."

Derin nefes aldığını sırtıma değen göğsüyle hissettim.

OPİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin