GÜLÜM•

23 Öldür beni?

Bade'den;

"Ya hadi kalkın dans edelim." demistim bizimkilere bağırarak. Asli ile Özer abi dipdibe oturmus bir seyler konusuyorlardi. Aglamamak icin onları görmezden geliyor ve eglenmeye çalışıyordum.

"Gel." belimden çeken elin sahibine baktığımda bu kişi Diyar'dı. Beni pisttin ortaya götürmüş ve hafif hafif sallanarak sarkiya ayak uyduruyordu.

Müzik hareketlendiginde bizde müzikle beraber hızlanmıştık. Ona sırtım dönük kalca hareketleri ile dans ederken iki elini belime koyarak hafif kalcami kendine deydirmis ve ayak uydurmaya başlamıştı.

"Gece boyunca bu sıkıcılarla mi duracağız?" Kulağıma dogru egilerek bağırmıştı.

"Maalesef evet." dedim yüzümü ona dönüp ellerimi boynuna dolayarak. Diyarla dans ederken gözüm ise Özer abideydi. Gözümü ondan alamiyordum. Cok sakin bir sekilde bizi izledigini gördüğümde onu biraz da olsa delirtmek istemistim.

Sırtımı Diyar'a dönerek hafif bacaklarımı kırdım ve erkekligine sürtünerek dans etmeye başlamıştım. Diyar elleriyle belimi sıkmıs ve kendini bana bastırmıştı.

Özer abi, Özgenin kulağına egilip bir seyler demis ve Özge kosar adimlarla benim yanima gelip kolumdan tutarak beni cekmisti.

"Bade, gidelim."

"Neden gidiyormuşuz dans ediyorum?"

"Cocuklaşma Bade! Yürü gidiyoruz." demisti Özge kolumdan tutup cekerek.

Kapının önüne çıktığımızda Özer abi arabasının icine oturmus bize bakıyordu. Tam da istedigim olmustu, Özer abi delirmisti.

"Gelmeyeceğim ben." dedim kolumu sertce cekerek.

"Geleceksin Bade yeter cocuk cocuk davranmayi bırak artık koca kız oldun. Senin triplerini cekecek insanları da etrafından yok ediyorsun." dedi abisini göstererek.

"Kimseye tribimi çekin demedim zaten sana da ona da. Gelmiyorum dedim bitti buyur sen gidebilirsin."

Arkami dönüp gitmek icin bir kac adim atmamla kolumdan az öncekinden daha sert cekilmem bir olmustu.

"Ahh canımı acıtıyorsun gerizekali." gözlerim karsimdaki kisiyi buldugunda bütün vücudum titremisti.

"Yürü."

Kolumdan cekerek beni arabaya oturtmus ve kendisi de koltuguna gecmisti. Hic bir sey yapmadan ve yüzüne dahi bakmadan dümdüz önüme bakıyordum.

Arabayi çalıştırıp kemerini bile takmadan ilerlemeye başlamıştı. İlk defa kemerini tak dememis ve kendisi de takmamisti. Beline uzandığında gözlerim titremis ve gözlerini bulmuştu.

Silahını çıkarıp arabanin ön camina dogru sert bi sekilde bırakmıştı. Bir süre sonra ani bir frenle durmuş ve bir kac saniye sessizce silaha bakarak beklemisti.

"Silahı al!" dedi emir verici sesiyle.

"Hayı-"

"AL DEDİM SANA!" bağırmasıyla irkilmiş ve yerimden zıplamıştım. Zar zor elimi silaha uzatıp oldugu yerden almıştım.

"İn." deyip ilk kendisi inmis ve kapıyı sertce vurarak kapatmıştı. Arkasından silahla birlikte bende inip korka korka yanına dogru bir kac adim atmıştım. Elimi sertce tutup tetige getirtip kalbine dayamıştı. O an gözlerinden yaşlar aktığını görmüştüm. Onu kücüklügümüzden beri ilk defa aglarken görüyordum.

"SIK."

Gözlerimden onunla beraber yaşlar akmaya başlamıştı. Bütün vücudum titriyordu.

"Nolur yapma korkuyorum."

"SIK DEDİM YA SIK! SIKSANA!"

"BIRAK BENİ BIRAK KORKUYORUM." sesim boguk çıkmıştı.

"Lan sen zaten beni öldürdün , ruhumu aldın benden az önce! Simdi de cek tetiği geberip gideyim lan yeter."

"Derdin ne senin Özer abi!? He derdin ne? Gitsene sevgilinin yanına, uzak dur ya benden uzak!"

Kolumdan sertce tutarak suratlarimizi yakınlaştır.

"Sen ne diyorsun ya? Ne diyorsun lan sen? Ben mi uzak durucam senden? Ben bunu ne zaman basarabildim senelerdir? Dönüp dolaşıp senin yanına gelmedim mi ben?"

"GELME YA GELME!"

"Nası gelmeyeyim ya aklim fikrim senken ben sensiz nasi nefes alayım?"

"Mecbursun!"

"Lan ben senin baskasini sevmene, dokunmana nasi dayancam lan he?"

"Yeter!" dedim onu itleyerek uzaklaşırken.
"Yeter artik kendine gel!"

"Ne istiyorsun kızım sen benden? He ne istiyorsun? Bi gün öylesin bi gün böyle. Bisey de bana artık."

"Benim diyecegim biseyim yok, ilişkine mutlu bir sekilde devam et." dedim fısıltıyla. İcimden ona deli gibi sarılmak, öpmek gelse de yapamıyordum.

Gözünden akan bir damla yaşı elinin tersiyle silerek cenemden tutup kafamı kaldirtti. Gözlerini gözlerimle buluşturdu.

"Gercekten istediğin bu mu? Benden uzak olunca mutlu olacak mısın? Öyleyse söz, uzak duracağım."

'Hayır' anlamında kafamı saga sola sallamıştım. Koca eliyle sag yanağımı oksadiginda aklim basimdan ucmustu bile. Onun bana ufacik temasi bile büyülenip mayişmama sebep oluyordu.

"Yapma gülüm bunu bize."

"Biz diye bir sey yok Özer abi."

Boynumdan cekerek ona sarılmamı sağladı, sanki veda ediyor gibi bir hali vardı. Bir süre sarılıp son olarak başımın üstünden öperek geri çıkmıs ve arabasina binmisti. Bende gözyaşlarımı temizleyip cok bekletmeden yanına gecmistim.

Bindigimde son kez bana yüzünü dönüp gözyaşları akmaya devam eden yanagıma oksayarak, emniyet kemerine uzanmış ve benim yerime takmıştı. Benden kopamiyordu.

Benimle mutlu olamayacağını biliyordum, en azından o kizla mutlu olmasini istiyordum. Gözümün önünde başkasını sevmesine, dokunmasina katlanmak zorundaydim. Abim bu duruma her türlü karşı çıkardı zaten öyle olmasindansa baslamadan bitmesi gerekliydi.

O gün gece bir daha ikimizde ağzımızı açmadık, sadece gözlerimizle konustuk. En son alnımdan öpüp arabaya gectiginde bende arabaya gecmistim ve beni eve bırakıp gitmişti. O gece yaşanan diğer olaylardan sonra onu uzun bir süre görmemistim. Ta ki bazı gerçekleri ögrendiğim o gün kadar...