46 Ben evleniyorum!

5.1K 161 15
                                    

///

Arkadaşlar yeni bölüm istediğinizin farkındayım ancak attığım taslaklarımın sonuna gelmeye başladım 2-3 bölüm kaldı ve öylesine yazdığım bir hikayeydi ona ragmen okudunuz bazen sövdünüz bazen de sevdiniz ama ciddili bir hikaye değildi. Simdi siz benden yeni bölüm isterken ben karşınızda çaresiz ekrana bakıyorum eve aksam 9'da geliyorum ve telefona vakit ayırmakta bile zorlandığım için hikaye yazamıyorum, hepinizden özür dilerim elimden geldiğince yazıp atmaya çalışırım ama atamadığımda sövmeyin lütfen. 😄

///

Abim ve Özgenin kapıdan çıktığını farkettigimizde ikimizde geri çekilmis ve gelmelerini beklemistik. Abim yanimiza geldiginde Özerin karşısında durdu ve elini Özere uzatti.

"Özür dilerim kardeşim." demisti abim af bekleyen gözlerle. Özer ona uzatılan eli geri cevirmeyerek abimin elini sıkmıştı.

"Cok uzatmadan ailelerle konusun, evlenin." demisti Özer sert sesiyle. Özerin bu sertligi Özgeyi aglatmayi basarabilmisti.

"Özge ağlama, gel buraya." demisti Özer, Özgeyi göğsüne cekip sarılarak. Özge affedildigini anladıgında gözlerinin ici gülmüştü.

Eve gitmek icin yola çıktığımızda ortamda bir sessizlik hakimdi, bir süre boyunca kimse konusmamisti.

"Burak." demisti Özge aglak sesiyle.

"Efendim güzelim?"

"Benim canım erik çekiyor." dediğinde abim Özge'nin bu dedigine karşılık gülmüştü.

Abim kısa bir sure icinde acık bir manavin önünde durmus ve erik alip gelmisti. Özge erikleri yemeye basladiginda ilerlemis ve yaklasik 15 dakika icinde evde olmuştuk. Kendimi odaya gelir gelmez yatagima atmis ve uykunun kollarina bırakmıştım.

Sabah gözlerimi odaya giren abim sayesinde açmıştım. Tepeme atladığı icin sarsılarak kendime gelmistim.

"BADE, BADE, BADE, BADE."

"Bade kadar kafana taş düşsün senin."

"Bade annemlere söyleyeceğiz." dediginde uykuya kaldığı yerden devam etmek isteyen gözlerim fal taşı gibi açılmışti.

"Kadınlara kalp krizi gecirtmeyin."

"İlla evlenecekler, Özgenin babasıyla da konusmam lazim ama Aslan amcanın tepkisinden biraz korkuyorum. Biz hep onun evlatları gibiydik, onun gözünde degismek istemiyorum."

"Onu naneleri yemeden önce düşünecektin." dedim oldugum yerden dogrularak.

"Sence nasil tepki verir?"

"Abi şimdi doğruyu demek gerekirse, kızıyla işi pişirdin he o da yetmedi kızı hamile bıraktın yani bunun sonucunda ağır bir dayak yersin gibime geliyor benim."

"Arayarak mı söyleyeyim yoksa yüzyüze mi?"

"Yüzyüze konusman daha dogru olabilir." dedigimde basıyla onay vermisti.

"Kalk hadi Zehra Teyzelere-" lafını bitirmesine izin vermeden kesmiştim.

"Teyze degil, anne." dedigimde gülmüştü.

"Evet Zehra annelere kahvaltıya geciyoruz kalk Bade."

Abim çıktıktan sonra üzerime şort ve bir crop gecirerek bahceye, yanlarına gitmistim. Kahvalti masasinda yemege başlamislardi bile. Bende oturarak bir kac lokma yemistim.

"Ben evleniyorum." diyen abime bakıp 'salak' der gibi gözlerimi devirmiştim.

"O öyle mi söylenir gerizekali?" diye fısıldadığımda sinirle yüzüme bakmıştı.

Annem ve Zehra Teyze şaşkınlıkla bakarken Özer ise kafasını kaldırmadan yemegine devam ediyordu.

"Bismillah? Burak kiminle?" demisti annem.

Abimin gözleri Özge'ye döndüğünde 'konuşsana' der gibi mimik yapmıştı.

"Ben hamileyim."

"NE?" demisti ayni anda Annem ve Zehra Teyze. Özer ise hâlâ rahatını bozmadan sagımda yemek yiyordu. Elindeki kızarmış ekmege recel sürüp agzima uzattığında tek lokmada yemiş ve gülümsemistim.

"Ne diyorsun kızım sen? Ne hamilesi?"

"Hamileyim işte."

Annemin gözleri öldürecek gibi abime bakıyordu. Abimin ise gözleri Özgedeydi.

"Burak?" dedi Zehra Teyze iki dişinin arasından.

"Senle mi?" diye eklemisti. Abim mahçup bir sekilde basını öne egdiğinde Zehra Teyze elini kalbine götürmüş ve derin bir nefes almıştı.

"Oğlum?" diyebilmisti Zehra Teyze yalnızca. Zaten başka ne dese boşunaydı.

"Evleneceğiz biz Zehra Teyze yalvarırım ayırma bizi Özge benim her şeyim." demisti abim. 22 yıllık hayatımda ilk defa abimi bir kız peşinde kosarken görmüştüm. Özge onun hem ilki hemde sonuydu.

"Ben hayatıma Özgeden baska kimseyi almadım, bırakın Özgeden sonrası da olmasin, ayırmayın bizi."

Zehra Teyzenin gözünden bir damla yaş akmıştı ancak akmasina izin vermeden elinin tersiyle silmişti.

"Burak, Özge senin kardeşin sayılırdı? Bunu nasil yaptınız?" dedi annem öfkeyle.

"Anne-"

"Hande abla, biz birbirimizi sevdigimiz icin yaptık, ayrılmayacagız da." demisti Özge en sonunda cesaretini toplayıp.

"Birbirinizi seviyor olmanız böyle bir seyi yapmanız gerektirmez Özge ayrıca baban bunu duyunca ne olacak aklın alıyor mu senin?" diye carlamıştı annem.

"ANNE! Biraz sakin ol! Babasıyla da ben konuşacağım zaten Aslan amca sever beni, dinler en azından."

"O zaman şimdiden hazırlanmaya başla, Aslan amcan yarın burada." demisti annem. Demek Aslan amcam yarın gelecekti, icimi bir heyecan basmıştı, onu cok özlemistim.
Özere baktığımda ise pür dikkat olanları izliyordu.

"Özer senin haberin var mıydı olanlardan?" demisti Zehra Teyze sakinligini koruyan Özere karşı.

"Dün öğrendim bende." dediğinde Zehra Teyzenin gözleri bana dönmüştü.

"Peki ya senin?" dediginde başımı 'evet' anlamında sallamıştım.

"Şimdilik bu konu kapandı, babanız ne derse o olacak." demisti Zehra Teyze. Son lafın ardından uzun bir sessizlik olusmustu. Telefonuma gelen mesaj ile telefonumu elime aldım ve mesaja tıkladım.

Bilinmeyen; Özerin etrafında dolaşmaya devam edersen hayatın kararacak.

: Kimsin?

Bilinmeyen; Kim olduğumun bir önemi yok, bir dost desek yeterli.

Bilinmeyen; Özer senin tanıdığın gibi biri değil, farklı. Onun hayatı karanlık ve sen onun etrafında gezmeye devam edersen seninki de kararacak. Özerin yanında asla işe girme.

: Ya sen hasta mısın? Cesaretin varsa normalden yazsana gizli numaradan yazacağına? Kimsin son kez soruyorum sonra engelleyecegim.

Bilinmeyen; Yakında tanışacağız, sabret.

...

😳

GÜLÜM•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin