GÜLÜM•

44 Öp beni!

Özer ile konusmamizdan sonra ağladığım icin makyajim akmış oldugundan lavaboya girip aynada onu düzelttim.

Daha sonra bahcede abimle beraber aşık aşık bakisan Özgenin yanina gittim.

"Siz iki aptal." dedigimde ikiside bana bakti.

"Şu sacma salak hamilelik olayini bitirir misiniz artik? Madem konusmaya cesaretiniz yoktu ne bokuma mercimegi fırına verdiniz?"

"Özge bi izin verse ben simdiye konusurdum da hanimefendi korkuyor. Sen bilmiyor musun beni ben Özerden mi korkacagim günde kac tane belalı mafyaların dosyasina bakıyorum ben?" dediginde Özge stresle abimin yüzüne baktı.

"Siz beni anlayamazsınız? Ya abim beni silerse?"

"Güzelim konusup ikna edecegim bi izin versen hadi Özgem ya."

"Özge gercekten korkarak zaten bir yere varamazsınız, benimde hayatımı karartıyorsunuz."

"O ne demek Bade?" demisti abim sorgucu gözlerle.

"İşte adam hamile sanıyor beni hemde Diyar'dan!"

"Tamam, tamam bu akşam dönüşte konusalim beraber." demisti Özge, stresten gözleri dolmuştu.

Uzaktan yanimiza gelen Özeri gördüğümüzde hepimiz ayni anda susmustuk.

"Ne oldu neden sustunuz ben gelince?"

"Yok abi susmadık, konusmuyorduk zaten."
demisti Özge, Özer basiyla onay vermisti.

"Ne zaman gideceğiz?" diyerek konuyu kapamıştı Özer.

"Cocuklar oyun oynayalım diyorlar oynadıktan sonra gideriz, farklılık olsun." demisti abim. Burak'ta içten içe Özgesinden ayrılmaktan korkuyor, konuşma zamanını ertelemeye çalışıyordu.

Herkes iceri dogru ilerlediginde bizde onlarla iceri girmis ve oyun salonunda büyük çember seklindeki minderlerin üzerine oturmustuk.

Dogruluk - cesaretlik oyunu icin siseyi ortaya koyup bi kac tur oynamıslardi. Bi kac turdan sonra şişe Aslı ile Ahmetin önünde durmustu.

"Doğruluk mu? Cesaret mi?"

"Dogruluk."

"Herkes Özerle yattığını konuşuyor mahalle de doğru mu?"

Aslı cok hoşnut bir sekilde gülmüşt ve kafasını 'evet' anlaminda sallamıştı.

"Olmadı öyle bir şey, elimi bile sürmedim." demisti Özer yüzünü buruşturarak.

"Yalan söylüyor." diye atlamıştı Aslı.

"Ben zaten erkegim yapmış olsam yaptım derim Aslı ama asil ben seni anlamiyorum bir kadin olarak benle yatmis olmayi marifet sanip evet yattık diyorsun?"

Aslı bir sey diyecegi sırada Ahmet araya girerek konuşmasını engellemisti.

"Tamam demek ki yatmamışlar, uzatmayalim arkadaslar." diyerek şişeyi döndürdügünde şişe Özgenin omzuna yaşlanmış olan ben ve Ahmetin bir arkadasi olan Batu'nun arasinda durmustu.

"Doğruluk mu? Cesaret mi?" dediginde dogrularak bagdac kurdum.

"Herkes doğruluk dedi bende cesaret diyeyim."

"Aramızdan biriyle öpüş. Mesela benimle olur, tercih senin." dediginde Özer sinirle yumrugunu sıkmış ve sabir cekmisti.

"Abim var burada?" demistim abimi parmağımla göstererek.

"Bu bir oyun abinin de katıldığına göre sorun edeceğini sanmıyorum Badecim." dediginde 'olur mu' diye sorar gözlerle abime bakmıştım.

"Haklı yani bu gecelik görmezden gelecegim?" demisti abim.

Ne yapacagimi bilmeyerek cemberde oturan erkeklere bakmıştım.

"Öp beni." diye egilmişti kulağıma dogru Özer. Kulağıma ilişen sesi ile hiç bir şeyi umursamayarak dudaklarımı Özer'in dudakları ile buluşturdum. Bir süre dudaklarimiz dans etse de birbirimizden ayrılmamıştık, bizi kendimize Ahmet'in sesi getirmişti.

"Yediniz birbirinizi, yeter lan." demisti gülerek, Ahmetin sesi ile birbirimizden uzaklaşmış ve yerimize oturmuştuk. Aslı aglar bi sekilde kalkarak kapınin girisinden cantasini almis ve gitmisti. Gözlerim ilk Diyarı bulmustu, hafif dolmus gözleri ile sanki 'ben biliyordum' der gibi bakıyordu. Daha sonra gözlerim hafifce abimi buldugunda bize bakmıyor, baska yere bakıyordu.

Özgeye baktıgimda bıyık altından gülmüs ve göz kırpmıştı.

"Kalkalim mi artik?" demisti abim usulca.

"Ben bir lavaboya ugrayayim sonra gidelim." demistim yerimden kalkarken Özeri pesimden gel der gibi çimdikleyerek.

Lavaboya girdikten 1 dakika gecmeden Özer gelmiş ve iceri dalmıştı.

Kapıyı kapattığı anda onu kapı ile arama almıs ve kendimi dudaklarına yapıştırmıştım. Özer elini kalcama atarak avuçlamis ve kendine bastırmıştı. Ani refleks ile sesli bi sekilde inlediğimde, inlemem duyulmasin diye eliyle ağzımı kapamıştı.

"Biri duyacak sakin."

Ağzımı kapatan avcunun ortasını yaladığımda elini geri çekmişti.

"Birileri bakıyorum da dudaklarima hasret kalmış?"

Daha fazla konusmasina izin vermeden o etli dudaklarini dudaklarımın arasına aldim ve morartir gibi emdim. Özer ise elbisemi yukarı toplayarak kalcamı tekrar avuçlamistı.

"Kucağına al beni." dedim kendimi dudaklarından cekip nefes almasina izin vererek. Özer ikiletmeden kucağına aldığında bacaklarimla belinden sıkarak kendimi erkekligine bastırmış ayni zamanda öpüşmemizi tekrar baslatmistim.
Özer ağzımın icine inlediğinde boynumdaki ellerini bende inlememek icin sıkmıştım.

Durmamiz ve gitmemiz gerektiği aklıma geldiginde soluk soluğa kafamı geri cekmis ve alnina yaslanmıstım.

"Özer."

"Hı?" demisti sersemlemis sesiyle, önünün çadır kurdugunu simdiden hayal edebiliyordum.

"Gitmemiz lazim ama kopmak istemiyorum senden ben?" dedigimde burnunu burnuma sürtmüs ve gülümsemisti. 

"Gece alayım seni, senin eve gidelim."

"Benim ev derken?"

"Gece anlayacaksın." dediginde basimla onay vermis ve kucagindan inmistim. Topladığı elbisemi güzelce geri indirip düzeltmis ve alnımdan öperek lavabodan çıkmıştı. Bende yüzüme cekidüzen vererek lavabodan cikmis ve kapıya, digerlerinin yanina gitmistim.