GÜLÜM•

38 Oynadım seninle!

Sabah gözlerimi açtığımda telefonum çalmaya başlamıştı. Küfrederek telefonu elime aldığımda arayan kişinin Özer olduğunu görmüştüm. 2 3 gündür ortada yoktu, mesajima da bakmıyordu. Ona gercekten cok öfkeli de olsam ne diyeceğini merak ediyordum.

"Efendim?"

"Konusmamiz lazim."

"Konusacak biseyimiz olduğunu düşünmüyorum ben Özer abi?" dedigimde derin nefes aldı.

"15 dakika sonra kapıdan alırım."

Telefonu bisey dememe izin vermeden kapadığında öfkeyle küfretmistim.

"YA SIÇARIM BÖYLE İŞE."

Öfkeyle geri aramıştım ancak caliyordu ama beyfendi telefonu açmıyordu.

Deli gibi sinirliydim, bu sinirle hazırlanıp hemen kapıya çıkmıştım. Ne diyecegini merak ediyordum.

Özer geldiginde arabaya binmiş ve kemerimi takmıştım. İkimizde birbirimize bakmiyor ve konusmuyorduk.

15-20 dakika sonra her zaman ki geldigimiz Özerin evine gelmistik. İkimizde arabadan inmiş ve birbirimizin yüzüne bakmadan güvenliğin açtığı kapıdan iceri girmistik. Evin kapısını acan Özerin arkasindan bende eve girmistim.

Koltuga oturdugunda ben oturmadan yüzüne bakmıştım.

"Ne diyeceksen de?" dedigimde yutkunmus ve gözlerini gözlerime getirmisti.

"Seninle oyun oynadım." dediginde kalbim hızla carpmaya başlamış ve boğazım düğümlenmişti.

"Ne oyunu?"

"Diyar ile o yataga girdin senden intikam almak istedim o gece yanına gelmem tamamen yalandı." demisti fısıldayarak. Gözlerime bakmıyor yere bakıyordu. Benim ise gözümden bir iki damla yas akmıştı bile. Güçsüzlestigimi hissettiğimde daha fazla ayakta duramayarak düsecek gibi olmustum. Özer kolumdan tutarak beni koltuga oturtmustu.

"Neden?" demistim aglamaya baslarken.
"Neden yaptın ya sen bana bunu?"

Gözlerim kararmaya, aklım gitmeye baslamışken tekrar ayaga kalktım ve bagirmaya basladim.

"BEN BU DÜNYADA EN COK SANA GÜVENİRKEN NEDEN BANA BUNU YAPTIN!?"

"Otur, düşeceksin." demisti her zaman ki gibi emir verici sesiyle.

"Bana emir verecek bir yer edinmiyorsun artik hayatimda."

"OTUR DEDİM SANA!"

"Oturmuyorum!"

"OTURACAKSIN!" diye tekrar bağırmış ve önüme gelmişti.

"Bana onu sevdigini söyle." dedigimde sasirmis ve duraksamıştı.

"Beni sevmedigini söyle ya hadi söylesene gerizekalı soyle bir daha dönüp bakmayacagim bile yüzüne söz veriyorum, SÖYLESENE!"

Sinirle göğsüne yumruklarımı gecirmis ve sertce itlemistim.

"Allah'ın cezası, susma konuş." diyerek elimi kaldırmış ve suratına tokatımı yapıştırmıştım.

Kolumdan sertce tutmasiyla öylece kalakalmıstım. Yüzlerimiz yakinlasmis, nefeslerimiz birbirine karışıyordu.

"Sakinles, yeter."

Tekrardan hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladığımda beni göğsüne bastırmıştım. Sanki 'gitme' der gibi ellerimi beline sarmış ve gözyaşlarımı göğsüne akıtmıştım.

"Neden yapiyorsun bana bunu neden!" dedim kafami kaldırmadan bagirarak.

Kolumdan tutarak beni kendinden uzaklaştırdığında bir sorun olduğunu anlamıştım, o hic bir zaman beni kendinden uzaklastırmazdı.

"Bana onu sevdigini söyle?"

"Uzatıyorsun duyunca ne değişecek?" diyerek bagirmis ve eklemisti.
"Seviyorum veya sevmiyorum ne farkeder ya seninle oyun oynadim diyorum bu sana yeterli degil mi?" demisti.

"Ne istedin ya benden, ne istedin?"

"Onu Diyar ile o yataga girmeden önce düşünecektin lan sen!" demisti tuttugu kolumu sertce bırakırken.

"Ne yaptım lan sanki seviştim mi, altına mı yattım ne yaptım ben?"

"Bilemem." dediginde gözlerime siyah bir perde inmis ve beynim bu dedigini idrak edememisti.

"Gidip Diyarın altina girip deli gibi inlemezsem en adi serefsizim ben!" demistim gözyaşlarım siddetlenirken.
Arkamı dönüp gitmek istedigimde kolumdan sertce tutmustu.

"NE DİYORSUN SEN NE DİYORSUN DELİRTME LAN BENİ!"

"SANANE ÖZER SANANE? BİLEMEZSIN YA SEN DİMİ SANANE? ISTER ALTINA YATARIM İSTERSEM KUCAGINDA ZIPLARIM SEN KİMSİN BU SAATTEN SONRA?" dedigimde sinirle ellerini kafasına götürmüş ve etrafta bir tur atmıştı. Daha sonra sinirine hakim olamayarak ortadaki cam sehpaya yumrugunu gecirmisti. Korkuyla bağırmış ve yerimden zıplamıştım.

"Öldürürüm lan kendimi, öldürürüm duydun mu beni leşimi bulamazsın!"

"Sen bana demedin mi Diyarla yattın diye senden intikam aldim diye? Simdi ne oldu neden deliriyorsun?"

"SUS ARTIK SUS, O KADAR GERİZEKALİSIN Kİ Bİ BOKUN FARKINDA DEGİLSİN SEN!" dediginde duraksamış ve yutkunmustum. Bana ilk defa hakaret etmisti. Kendisi de dediginin farkina vardığında duraksamıştı.

"O ne demek, neyin farkinda degilim ben?"

"Bisey demek degil, bosversene!"

Bir seyler saklıyor gibiydi, onda bi farklılık vardı. Sanki bir sey demek istiyor ama diyemiyordu.

"Ne saklıyorsun sen benden?" dedigimde yutkunmus ve gözlerini kaçırmıştı.

"Bir sey saklamıyorum."

"Bana beni sevmedigini söyle?" dedigimde başını hayır anlaminda sallamıştı.

"SÖYLE SİKTİR OLUP GİDEYİM ARTIK!" bağırışım sonunda gözlerinin gözlerimi bulmasını sağlamıştı.

"Seninle sadece oynadim, hic biri gercek degildi." dediginde başımla onay vermiştim.

Tişörtümün altındaki kalpli kolyeyi üste çıkarmış ve iki parmagimin arasinda tutmustum.

"Hatırliyor musun bu kolyeyi?"

"17 yaşındayken almıştım, bi arkadasinda görmüştün cok istemistin." dediginde basimla onay vermistim.

"Ne dedigini hatırlıyor musun?"

"Nerde olursan ol seni bulurum, yardımına gelirim, seni korurum. Yeter ki bu kolyeyi boynundan çıkarma ve ne zaman bir sorun yaşarsan bu kolyeden güc al." diyerek o zaman dedigini tekrar ettiginde tekrardan başımla onay vermiştim.

Gözlerimin icine bakarken kolyeyi boynumdan cekerek koparmış ve yüzüne fırlatmıştım.

"Bu kolyeye de ihtiyacim yok, sana da. Bu saatten sonra ne sen benim karsima cik ne de ben senin." dedigimde gözünden bir damla yas akmıştı.

Onu ve kanlar akan elini dahi umursamayarak sırtımı dönmüş ve kapıya dogru ilerlemistim. Sadece bir an durup icimden ona bakmak gelse de kendimi durdurmus ve bakmamıştım.

Hic düşünmeden kapıyı açıp evden çıkmış ve kosarak caddeye çıkıp bir taksiye binmiş eve geri dönmüştüm. O gün aglamaktan baska hic bir sey yapmamış ve tamamen yerle bir olmuştum. Sadece düşünüyordum, dedikleri gercek miydi? Yoksa bu işin icinde bir sey mi vardı?

___

Sonraki bölüm bomba...🧨