29 Kopamıyorum senden.

6.9K 176 38
                                    

Akşamüstü herkes evlerine gittiğinde Zehra Teyze bizde kalmış, Özer abi de az önce gelmişti. Biz Diyar ile odaya çıkmış basbasa oturuyorduk.

"Diyar."

"Efendim güzelim?"

"Benim neyimi beğeniyorsun?" dedigimde benim gibi yatağın üstüne, karşıma oturmustu. Yanağımı okşayarak şefkatla yüzüme bakıyordu.

"Senin her zerren cok güzel Güzelim neden böyle bir soru soruyorsun?"

"Bilmem ben sevilecek bir kadın mıyım sence?"

"Sen bu hayatta sevilecek tek kadınsın." dediginde kafasını yaklaştırmış burun uclarımız degiyordu. Dudağımın üstünde nefesini hissediyordum. Geri kacmak istiyordum, ellerim ve dizlerim titriyordu. Gözümün önüne Özer abi geliyor karşımdakinin Diyar oldugunu bilmek midemi bulandırıyordu. Özer abinin dudaklarını öptükten sonra Diyara bu sekilde yaklasamazdim, benim kalbim Özer abi icin atıyordu.

Sertce kapı açıldığında kapıdan Özer abi kafasını uzatmıştı. Bizi o halde görünce donakalmıştı ve bir kez yutkunup zar zor konusmaya başlamıştı.

"Yemege oturuyoruz." dediginde başımla onay vermistim. O odadan çıktığında bizde kendimize ceki düzen vererek aşağı inmistik. Yanlarına yaklasacagimiz sırada Diyar kalcam ile belimin arasına kolunu atarak beni kendine yaklastirmis ve beraber yürüyorduk. Yemek masasina geldigimizde ellerini üstümden çekmiş ve masaya oturmustu. Bende her zamanki oturdugum yere oturmayarak Özer abinin karşısına gecmistim.

Herkes yemek masasında toplanıp yemekler konuldugunda muhabbet başlamıştı.

"Ee annem konustunuz mu Aslı ile nişan ne zaman yapılacak?"

"Aslı uzatmayalım 2 3 güne yapalım diyor." dediginde kafamı kaldırıp yüzüne bakmıştım. Bu adam ne zaman bu kadar hanımcı olmuştu?

"Sen ne diyorsun?" demisti Zehra Teyze. Özer abinin gözleri bir anlığına beni bulsa da hemen gözlerini kaçırıp annesine dönmüştü.

"Farketmez." demisti umursamaz bi ses tonuyla cevap verip yemegine geri dönerken.

"Hayırlı olsun Özer abi sabah ögrendim bende, cok sevindim senin adına." demistim umursamıyormus gibi yapmaya çalışıp gülerek.

"Sagolasın." demisti kafasını kaldırıp yüzüme bile bakmadan.

Özer abi de bi garip haller vardı. Normalde eskiden Aslı ile beraber de olsalar bana bu sekilde davranmazdi. Ama simdi bir seyler değişmisti onda. Eski Özer abi gitmis cok farklı bir adam gelmişti. Acaba ona dokunmak istesem, sarılıp, öpmek istesem bana yine karşılık verir miydi? Merak ediyordum.

Herkes yemegini yiyip bitirmiş ve salona geçmişti. Özer abi lavaboya girmek icin ayaga kalktiginda bende ondan iki dakika sonra ayaga kalkmis ve arkasindan lavaboya girmiştim. Girdiğimde şaşkınlıkla yüzüme bakmıştı.

"Nabiyorsun?"

"Nişanlanıyorsun demek he?" demistim sırtını duvara dayattırıp vücudumu ona yaslarken.

"İstedigin bu degil miydi?"

"Benim istegimin bu konuda önemi var mi? Kendi istegin önemli degil mi?" demistim kendimi erkekligine bastirirken. Elini refleks olarak belime koymuş ve sıkmıştı.

"Şu dünyada tek önemli sey senin istedigin Gülüm. Normalde seni asla reddetmem, sana asla ters yapmam, dur demem ama şimdi yapma be gülüm. O cocukla öpüşüp, yatıp kalkarken simdi gelip burda bunu yapma yalvarırım. Sen benim bu dünyada tek zayıf noktamsın, basma o noktaya."

Burnumu burnuna sürterken tekrardan kendimi ona bastırmıştım. Bu sefer ağzından hafif inilti çıkmıştı.

Daha fazla dayanamayıp belimdeki elini sertlestirerek hem beni erkekligine bastırıyor hemde dudaklarımı yalıyordu. Bu adamı kandirmak cok basitti. Ne zaman istesem elde edebiliyordum. Simdi nisanlanma dön gel desem bütün konu kapanır yine ve yine bana gelirdi.

O beni deli gibi sömürürken ben ise bunlari düşünüyordum. Alt damağımı dişlediginde karşılık vermemi istedigini anlamıştım.

Karşılık verdiğimde bir ayağımı kaldırarak beline dolandırmıstım ve tamamen bacaklarimin arasindan kadınlığıma sürtüyordu. Altindaki eşofmandan cok net hissediliyordu kalınlığı ve kocamanlıgı.

Sanki ikimizde deli gibi özlemişiz gibi bir süre sadece yiyişmiştik. Bakın öpüştük demiyorum cok masum kalır adam bildigin agzimin her milimini yalamıştı.

Dudaklarini dudaklarimdan çekerek boynuma bastırmıştı. Ordan hafif hafif aşağı inmis köprücük kemigime gelmisti oraları da öpücükler bırakıp dogrulmustu.

"Kızım kopamıyorum senden, evlensem 3 tane çocuğum olsa ve seninde 3 tane çocuğun olsa yine bana geldigin anda sana dayanamayacagim, yine ve yine aynen bu sekil sana karşılık verecegim anlıyor musun?" dediginde kafamı aşağı yukari 'evet' manasinda sallamıştım.

"Benim bu kadar cok dokundugum ilk kadin sensin, diger bütün kadınlardan da nefret ediyorum zaten." dediginde ister istemez şaşkınlıkla gözlerim açılmışti.

"Asli?"

Kapı tıklatıldığında sorum havada kalmıştı.

"Çıkıyorum 2 dakikaya!" diye seslenmisti Özer abi.

"Madem böyle mutlu olacağız ikimizde, öyle diyorsun ya, tamam en iyisi böyle olsun, mutluluklar dilerim sana ama şunu unutma sana olan öfkem hic bir zaman gecmeyecek." dedim kapıyı vurup cıkarken.

GÜLÜM•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin