Hande Baladın
Eve döndüğümüzde Zehra hızla yatak odasına girdi. Arkasından odaya girip yatağa oturdum ve ona bakmaya başladım.
" Hayatım öyle dik dik bakacak mısın?. Üstümü değiştireceğim."
" Değiştir."
" Utanıyorum."
" Peki bakmıyorum."
Üzerini değiştirdiğinde yanıma oturması için yatağa elimle hafifçe vurdum.
" Hande üzerini değiştirsene."
" Konuşmaktan mı kaçıyorsun?."
" Ne alakası var?."
" Tamam o zaman gel otur konuşalım."
" Ben su içeceğim sen de üzerini değiştir konuşuruz, kaçmıyorum ya."
" Daha çok kaçıyor gibisin."
" Kaçtığım falan yok Hande."
" Eve gidince konuşuruz diyen sendin."
" Neyi konuşacağız Allah aşkına. Oldu bitti sonuçta."
" Sorunda bu."
" Neymiş sorun?."
" Neden gittin ki oraya. O manyağın aklını bulandıracağını bile bile."
" Görmem gerekiyordu diyorum Hande anlamıyor musun?."
" Neyi görmen gerekiyordu Zehra?."
" Anlamıyorsun değil mi?. Oradan çıkamayacağını kendi gözlerimle görmek istedim tamam mı. Hepsi bu."
" İyi gördün mü bari."
" Gördüm."
" Aferin."
" Beni şu an hiç anlamıyorsun Hande."
" Anlat o zaman. Sürekli konuşmaktan kaçıyorsun seni nasıl anlayabilirim?."
" Anlatmama gerek var mı?."
" Hayatım, aşkım benim. Anlatmazsan nasıl anlayabilirim seni?."
" Şu an bu konu yüzünden tartıştığımıza inanamıyorum."
" Bebeğim bana kızıp duracağına güzelce konuşsan tartışmayacağız."
" Korkuyorum Hande. Oradan çikabilir sana tekrar zarar verebilir diye aklım çıkıyor. O kadar korkuyorum ki gece kâbuslar görüyorum. Görmem lazımdı tamam mı?. Oradan elini kolunu sallaya sallaya çıkamayacağını görmem lazımdı. Kafayı seninle bozmuş çünkü hâlâ aklında sana zarar vermek var."
Gözlerinden akan yaşları gördüğümde ayağa kalkıp yanına gittim. Ellerimi yanaklarına koyup parmaklarımla göz yaşlarını sildim. Onu ne zaman ağlarken görsem benim canım daha çok yanıyordu.
" Tamam hayatım ağlama lütfen. Sen ağladığın zaman ben kendimi çok çaresiz hissediyorum."
" Korkuyorum."
" Korkma aşkım. Merak etme oradan çıkamaz bize, bana zarar veremez."
Kollarını boynuma sardığında ellerim belindeki yerini buldu. Boynumda hissettiğim ıslaklıkla yüzümü buruşturdum. Hafifçe geri çekilip yüzüne baktığımda hızla gözlerini sildi.
" Artık ağlamanı istemiyorum. Sen ağladıkça o kızı öldüresim geliyor. Hale dışarı çıkamaz ama ben içeri girebilirim." Göğsümden geriye doğru itip gülümsedi.
" Saçmalama Hande."
" Tehlikeliyim biliyorsun."
" Tamam katil civciv en tehlikeli sensin."