Hande Baladın
Sabah uyandığımda Zehra yanımda yoktu sırtımı yatak başlığına dayayıp telefonumu aldım Ebrar'dan bir sürü mesaj vardı. En az elli tane uyanınca ara diye mesaj atmıştı. Ebrar'ı aradım ama cevap vermemişti telefonu kapattığım sırada Zehra elinde tepsiyle oda'ya girdi.
" Günaydın canım ne zaman uyandın."
" Şimdi kalktım, Ebrar uyanınca ara diye elli tane mesaj atmış. Aradım ama açmadı."
" Kaç defa söyledim ben aratırım diye yarım akıllı işte."
" Merak etmiştir." Tepsiyi yanıma koyduğunda yüzümü buruşturdum.
" Portakal suyu mu."
" Bir süre böyle maalesef."
" Ne kadar süre."
" Doktorun ne kadar derse işte balım."
" Semihciğim en iyisini bilir."
" Şansını zorlama istersen Baladın."
" Balandın mı?. Benim güneşim bana sinirlenmiş mi?." Ellerimi yanaklarına koyup hafifçe sıktım.
" Elimin tersini yediğinde daha net anlarsın sinirlendim mi sinirlenmedim mi."
" Olur yerim."
" Cıvıma hemen." Gülümseyerek gözlerine baktığımda o da gülümsedi.
" Ne bakıyorsun öyle."
" Güne seninle başlamak çok güzel."
" Kahvaltını yap Hande. İlaçlarını getireceğim."
" Günaydın öpücüğü."
" Semihciğinden alırsın artık günaydın öpücüğünü."
" Fena fikir değilmiş aslında." Koluma yediğim çimdikle sızladım.
" Ya önce sen dedin."
" Elimde kalacaksın Baladın."
" Bu da fena fikir değilmiş. Tam olarak hangi pozisyonda elinde kalırım."
" İlaçlar sen de kafa yapıyor hayatım."
" Sensizlik kafa yaptı ben de."
" İlaçlarını getireyim en iyisi belki uyursun çünkü anca rüyanda görürsün Handecim."
" Öyle mi dersin."
" Öyle derim."
Ayaklandığında telefonuna gelen bildirimle duraksadı. Telefonu benim yanımdaki sehpada duruyordu.
" Hayatım baksana kimden gelmiş."
Telefonu açıp mesajı atan kişiyi gördüğüm anda kaşlarım çatıldı.
" Ne oldu yüzün düştü hemen."
Mesaj Hale'den gelmişti telefonu Zehra'ya uzatıp memnuniyetsiz bir surat ifadesi takındım. Ne derse desin bu kızdan hoşlanmıyordum ayrıca Zehra'nın düşündüğünün aksine ben Hale'nin masum bir insan olduğuna asla inanmayacaktım.
" Hale'den günaydın mesajın var."
Uzattığım telefonu almak için hamle yaptığında bir bildirim daha geldi. Zehra almadan telefonu geri çektim.
" Ayrıca buluşmak istiyormuş. Bu akşam müsait misin diye soruyor."
Uzanıp telefonu elimden aldı. Cevap vermeden cebine koyup yanıma oturdu.
" Hale benim arkadaşım Hande bunda bu kadar bozulacak ne var."
" Semih'de doktorum."
" Aynı şey değil sen adamın içine düşecektin."
