Hande Baladın
Zehra'yı son zamanlarda bana karşı bu kadar öfkeli görmemiştim. Sanırım bugün herkes eteğindeki taşları dökecekti. Arınma gecesi başlıyordu.
~
" Ne halt ettiğini sanıyorsun Hande."
Ellerimi havaya kaldırıp indirdim.
" Sadece biraz içtim."
" Biraz öylemi. Yanına biri ateşle yaklaşsa havaya uçacaksın. Bu da yetmiyormuş gibi ben yokum diye eve kadın mı getirdin."
" Aslında kadın beni eve getirdi."
Ben söylediğim şeye gülerken Zehra ciddiyetinden hiç ödün vermemişti.
" Meraktan öldüm haberin var mı. Telefonuna neden bakmıyorsun önce mesaj atıyorsun sonrası sessizlik. Eve geliyorum yoksun. Simge ablayı aradım eve bıraktım biraz kötüydü zaman ver diyor. Saatlerdir ortada yoksun sarhoş olmuş bir şekilde üstelik bir kadınla eve geliyorsun."
Yüzümü buruşturup aklıma gelen anılara ve görüntülere odaklandım.
4 saat önce
Bardan içeri girip sandalyeye oturdum. Yanımda duran kadının içeceğine bakıp barmene döndüm.
" Aynısından alabilir miyim."
Barmenin önüme koyduğu içeceği direkt kafama dikip gülümsedim.
" En iyisi bana söyletmeden bittikçe yenile."
Önüme tekrar tekrar bardak koymaya devam ederken 4. bardağı aldım. İçmek üzeryken yanımda duran kadının sesiyle duraksadım.
" Fazla hızlı gitmiyor musun. Biraz serttir dikkat et."
Gülüp bardağı diktiğimde kadına döndüm.
" O kadar sert gelmedi."
" Biraz daha bu hızda devam edersen adını bile unutacaksın."
İçimde hissettiğim hüzünle bardağı masaya bıraktım. Hüznü hisseden sadece ben değildim sanırım çünkü kadın başını yana eğip vücudunu bana doğru çevirdi.
" Tüm isteğim bu zaten. Unutmak."
" Unutmadan sorayım o zaman. Adın ne."
" Hande."
" Neşe ben de memnun oldum."
Adını duyduğumda gülerek bardağımdan bir yudum aldım.
" Bu aralar uzak olduğum bir şey."
Neşe kafasını sallayıp sandalyesini bana yaklaştırdı.
" Söyle bakalım Hande. Unutmak isteyecek kadar neyden kaçıyorsun sen."
" Kendimden kaçıyorum karanlığımdan. Kendi karanlığımla kaplamak istemediğim ama bir şekilde sürekli zarar verdiğim insanlardan kaçıyorum."
" Nasıl bir karanlık."
" Anlatsam da anlamazsın."
" Denemelisin."
Kafamı iki yana sallayıp bardağımı bitirdim.
" Dinlemek istediğine emin misin?."
" Benden daha iyi bir dinleyici bulamazsın."