Davetsiz Misafir

2.9K 242 62
                                    

"Hoşgeldin oğlum" dedi 60 yaşlarındaki, iğne oyalı yazmasının altından beyaz saç telleri görünen sert duruşlu ve yorgun ifadeli kadın.

Ömer sevimli olmaya çalışan bir tavırla " Hoşbulduk anam" diyerek önce elini öptüğü kadının yanaklarına sulu öpücükler kondurdu ardından.

"Biz de unuttu bizi diyorduk." diye sitemle konuştu annesi.

"Sorma anne işler yoğun hep aklımdaydınız ama inan"

"Hadi hadi geç  bakalım içeri"

Hareket imkanı olmayan Zehra üşümesin diye oldukça sıcak tutulan odaya girdiğinde yanaklarına vuran sıcak havanın keyfini çıkardı.

Akülü sandalyesini hareket ettirerek yanına gelen kardeşini görmek içinde güzel duygular uyandırdığı kadar küçük bir isyan da barındırıyordu. Neden böyle bir meleği bulmuştu bu bela, küçüklüğünden beri hastanelerden çıkamamış hayatını bu 3 göz odada geçiriyordu kız. Evin ikinci katı bile onun için ulaşması zor ayrı bir dünyaydı.

Yüzünde geniş bir gülümsemeyle kıza doğru hızlı adımlarla yaklaştı ve önünde diz çöküp yanaklarını okşadı.

"Güzelim benim, çok özledim seni abisinin bi tanesi"

"Sonunda aklına geldik abi" diyerek göz devirdi kız

"Birtanem aklımdan çıkman mümkün mü? Dedim ya biraz karışıktı işler ama rahatladım gibi. Rahatladık yani"

Fısıldayarak konuştu "O nasıl, mutlu musun?  Ayrısınız ya aklın kalmıştır şimdi?"

"Çok mutluyum Zehra, hatta bazen kendi kendimi paranoyalarla mutsuz ediyorum. Bu kadarı bana fazla diyorum gerçek olamaz gibi"

"Düşünme öyle mutlu olmayı en çok hak edenlerdensin. Senelerdir bizimle uğraşıyosun zaten kolay değil. Biraz da kendin için yaşa"

"O nasıl laf Zehra uğraşmak falan denmez canımsın sen benim"

"Sonunda mutlusun ve kendine zaman ayırıyorsun ya içim rahatladı" dedi kız tebessüm ederek.

"Gel hadi yeni kitaplarını göster bana " Sonra fısıldadı. "Mineyle Hakan nasılmış konuşamadım da fazla bizimkiyle."

Onlar Zehra'nın odasında özlem giderip dertleşirken annelerinin sesi duyuldu  "hadi sofraya"

"Annem benim be, mis gibi koktu. Çok özlemişim yemeklerini" dedi Ömer kadının yanağına bir öpücük koyarken

Durumdan hoşnut olsa da oğluna biraz kapris yapan kadın ciddi bir tavır takınarak söylendi. 

" Çok uzaktasın ya evladım normal özlemen"

"Haklısın sultanım valla bi daha olmayacak"

Zehra ona bakarak dudaklarını oynattı. "Yalancı"

Ömer ona göz kırparak çorba koyması için tabağını uzattı annesine.

Yemeğe tam başlamışlardı ki kapı çaldı. Ömer yerinden kalkıp açmaya yeltenirken annesi tarafından durduruldu "otur çorbanı iç açarım ben." Kadın yaşından beklenmeyen bir dinçlikle kapıya hamle yapmıştı bile.

Ömer ve Zehra konuşup gülüşerek çorbalarından içerken antreden gelen sese kulak verdiler.

"Sarı oğlum Akile Teyzesine mi gelmiş. Hoşgeldin geç yavrum kaynanan seviyormuş"

Sarı oğlum ifadesiyle afalladı Ömer Çağdaş buraya gelmiş olamayacağına göre... "Hassiktir" dedi kısık sesle. Zehra da afallamış halde abisine bakıyordu "Ne alaka ya şimdi"

Acının İlacı (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin