1 hafta sonra
Çağdaş: Ömer
Ömer: Yavrum müsaitim telefon elimde
Çağdaş: O zaman, aşkııımmm
Ömer: Aşkım yazan parmaklarını yerim senin
Çağdaş: Ye
Çağdaş: Amcanın götü nasılmış
Ömer: O nasıl soru ya
Çağdaş: İyileşsin artık da işine dön sensiz deliriyorum burda
Ömer: İki sokak ötendeyim gel yanıma
Çağdaş: Çırağın cin gibi sık uğrayamıyorum ki :(
Ömer: Akşamları yanından ayrılmıyorum
Çağdaş: Yetmiyoooo
Ömer: Nasıl aşık ettim seni ama kıro mıro derken
Çağdaş: Hiç unutma Ömer aman hiç unutma hatamı
Ömer: Aşık olduğun kısma dönelim neyse
Çağdaş: Çok aşığım
Ömer: Ben de yavrum benim
Çağdaş: Nasıl yoğun mu işlerin
Ömer: Yeni oturdum sabahtan beri
Çağdaş: Kıyamam gelince yaparım yine masajını
Ömer: İyi alıştım bir haftadır, galeriye dönünce de istersem ne olacak
Çağdaş: Sadece tulum giyenlere hizmetimiz var :)
Ömer: Tulumumu kıskanıyorum anasını satayım ya
Çağdaş: Çok yakışıyo ama
Ömer: Bunca zaman kaportacı bir sevgili istemişsin de haberin yokmuş
Çağdaş: Senin gibisini hiçbir meslekte görmedim ben
Ömer: Sana arada bir özleteyim ben kendimi aşka geleceksen böyle
Çağdaş: Sakın 1 hafta bile yetti. Sadece amcanın götünün iyileşmesini düşünüyorum saatlerdir
Ömer: hahahah
Ömer: Yavrum müşteri geldi :(
Çağdaş: Tamam sevgilim
Siyah uzun saçlı, beyaz tenli, 20lerinin sonlarındaki klasik giyimli kadın tamirhanenin içinde gözlerini dolaştırıyordu tedirgince.
Ofis kısmından çıkan Ömer karşıladı onu. "Buyrun hoşgeldiniz"
"Merhaba Ömer Bey değil mi?"
"Evet benim" dedi garipseyerek. 1 haftadır ve geçici olarak buradaydı sonuçta. Kadın onu burada araması gerektiği bilgisine nasıl ulaşmıştı acaba?
"Ömer Bey ben Sude, Kamil beylerin kiracısıyım, anaokulunda da öğretmenim"
" Ne güzel keyifli bir meslek olmalı. Buyrun oturun bir şeyler ikram edeyim. Çırağı parça almaya yolladım yalnız, kahve isterseniz iyi yapamayabilirim"
Gülümsedi kadın " Çay alayım o zaman"
"Tamamdır" diyerek küçük mutfağa ilerledi ve elinde bir bardak çayla gelip kadının önüne koydu bardağı.
" Evet, Sude hanım aracınızın nasıl bi sorunu var? Siz çayınızı içerken bakmaya başlayabilirim."
" Aracım yok" dedi kadın kısık sesle
" Nasıl yardımcı olabilirim peki" dedi Ömer kaşlarını kaldırarak
" Nurten Hanım, ev sahibimin eşi yani misafirleri varken beni de çağırdı. Orada annenizle tanıştık."
![](https://img.wattpad.com/cover/354504884-288-k336507.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acının İlacı (BxB)
Fiksi UmumMahallenin 30 yıllık eczacısı Haluk Bey eczanesini oğlu Çağdaş'a devretmek zorunda kalır. İşinden nefret eden Çağdaş için ise bu mahalleye, özellikle dükkan komşusu Ömer'e alışmak oldukça zor olacaktır