İlk Günden

5.8K 339 13
                                    

Elinde tepsiyle yatak odasına giren sarışını dudaklarında içten bir gülümsemeyle izlerken gözleri parlıyordu Ömerin.

"Yavrum zahmet oldu ya hem işe geç kalmadın mı sen?"

"Kaldııım. Ama Halide öğretmenime hastayım dedim sorun yok" dedi gülerek

Ömer yavaşca doğruldu yatakta ve Çağdaşın dizlerine metal yuvarlak tepsiyi koymasına izin verdi.

"Pek şık ve yatakta kahvaltı konseptine uygun değil ama annemin eski eşyaları malum"

"Yoo güzel gayet, güzel olması için senin hazırlamadan yeter zaten"

"Sen hep böyle miydin Ömer? Yani naziksin, güzel sözler söylüyosun falan değişik geliyo"

"Yoo değilim aslında. Dümdüz bir insanım ben. Yani beni kibar diye tanımlayan olmaz mesela. Dürüst derler, delikanlı falan derler o ayrı. Sen içimde farklı bir yanı uyandırıyosun bence. Çok güzelsin, çok tazesin, içini açıyosun insanın ben de öyle davranıyorumdur "

Ömer ona gülümsedi "Sevdiklerine karşı öylesin o zaman" dedi içinde bir buruklukla.Daha ilk günden Cihatı takacaksan işin zor Çağdaş dedi sonra kendi kendine.

"Evet, Zehraya anneme de böyleyim yani. Bizim çocuklarla daha erkek kardeş ortamı takılmalar acımasız şakalar, ki sen bunlara tanık olup yüzü buruşturuyodun zaten" dedi Ömer şakayla. Çocuğun düşen suratını fark ederek.

" Onu da mı görüyodun ya"

"Görmem mi ilk günden beri izliyorum seni, başta sinir olduğumdan sandım da zamanla ihtiyaç gibi oldu. Ama işte o tavırlarından imkansız gibiydi benimle ilgilenmen. Aklıma sokmadım hiç ben de öyle düşünceleri, olmayacak duaya amin demem yani."

" O gece beni duymasan olurumuz yokmuş yani"

" Bilmem belki bir noktada kafayı sıyırıp gururu bırakırdım, denerdim bir şeyleri. Yani şu halimize bakınca bırakmak iyi olurmuş" dedi yeşillerindeki muzip pırıltılarla

"Neyse ki keskin kulaklarım sayesinde gerek kalmadı" diyerek göz kırptı çocuğa. "Daha doğrusu zengin piçinin boru gibi sesi bi işe yaradı"

" Bu arada göz kırptığımda kızarıyosun haberin olsun"

" Sende de ne göz varmış be kardeşim" diye söylendi Çağdaş utanmasını gizlemeye çalışarak.

" Eeee arabalarda kusur, müşteride yalan emaresi araya araya kazandık bir şeyler be"

" Kapı dinledim pişman değilim diyosun" dedi Çağdaş imalı bir şekilde, utandırma sırasını Ömerden almaya çalışarak.

Başarılı da oldu hafif kızararak konuyu değiştirme çabasına girişti hemen Ömer.

"Eee ne hazırladın bana bakalım"

" of ya konuşmaya daldık soğudu" diye dudak büzdü Çağdaş

"Soğuk severim ben" diyerek kapağını açtı tavanın.Hindi fümeli ve mantarlı omleti kokladı.

"Güzel kokuyor"

"Sever misin?" Dedi gözlerinden okunun heves ve merakla

"Yani bilmiyorum ki annemin evde yaptığı bir şey değil bu Çağdaş"

"Tamam, hadi dene o zaman"

Ömer bir çatal alırken mavilerini ona dikmiş hevesle tepkisini izliyordu Çağdaş.

Gülümsedi ona Ömer "eline sağlık güzelim" deyip omletten büyük bir parça keserek ağzına atıp iştahla yemeye başladı.

"Yavrum Halide Abla seni merak edip buraya çıkmasın ya? Her lokmamı izleyişin harika olsa da söylemek zorundayım."

"Haklısın tamamen unuttum. Ben hazırlanayım"

Sırıttı Ömer "Aklınızı mı aldım yoksa eczacı bey. Kimseye yanlış ilaç vermeyin de"

"Of Ömer üstüme gelme bak zaten ergen gibi oldum"

"Tamam yavrum kızma ya. Seviyorum seni kızdırmayı alış artık"

Göz devirdi sarışın  "iyi bakalım. ilaçların ve suyun burda. Sıcak su torbası  da bırakıcam çıkmadan."

"Onu da mı aldın? Haluk Amcaa oğlun eczanenin mallarını sevgilisiyle yiyo geri gel hemen"

Sinirlenmiş gibi baktı Ömerin kendisine takılmasına, bir yandan da sevgilisi lafının aşırı hoşuna gidişini çaktırmamaya çalıştı.

Giysilerini alarak diğer odaya gitti. Geri geldiğinde elinde bir sıcak su torbası vardı. "Al bunu öğlene kadar toparlarsın, tepsiyi de ver bakalım."

"Sağol yavrum görüşürüz sonra bitanesin sen. İlk günden hasta baktırdım sana da ama"

"Memnunum ben halimden" diyerek bir öpücük attı Ömer'e ve ağzı kulaklarında çıktı evden.

Erdi: Beyler Cihatla yakın zamanda konuşan var mı?

Hakan: Yok abi ne oldu

Erdi: Aramalarımı açmıyo piç. merak ettim yapmazdı hiç böyle

Erdi: Ömer sen de mi konuşmadın

Ömer: Hayır

Hakan: İşi vardır abi ya döner merak etme

Erdi: Hep işi var ama mesajsız bırakmazdı

Ömer: Akraba değil misiniz annenlere sordur Erdim

Erdi: Of araları iyi değil ki.

Erdi: Bi havalara girdiler diyo anam

Hakan: Para işte değiştirebiliyo insanı

Erdi: Cihatımı bozmadı be hep aynı mütevazı

Ömer: Zaten bozukmuş ondan değişmemiştir/

Ömer: Öyledir Cihat

Hakan: :) Ömerim naber erken uyanmışın?

Ömer: Tam uyuyacaktım mesaj sesleriniz geldi

Hakan: dükkanda mı uyudun sen? sabah geçerken araban ordaydı

Ömer: harbi lan/

Ömer:  ha yok evdeyim akşam yürümek istedi canım da bıraktım arabayı

Hakan: Ateş mi bastı hayırdır oğlum bu soğukta

Ömer: Öyle daraldım ne bileyim

Erdi: söyle derdini yavru çözelim, para hariç çözeriz yani. O da yok diye ha.olsa dükkan senin biliyosun

Ömer: Yok abi ya bi derdim. Hava alasım geldi işte

Hakan: Hava almak çözüyosa beni balkona zincirleyin amk

Ömer: Sen hayırdır

Hakan: Kafam karışık kendim kabullenince açıklarım

Erdi: Bana mı aşıksın gülüm

Hakan: Hee abi baktım ikimiz de bekarız

Erdi: sen de haklısın be ne diyeyim

Ömer: Gizem yaratma lan it

Erdi: valla ha herkes bi garip amk. bakın bu abinize açık her şey, kitap gibi aç aç oku

Ömer: ella erdi haklı

Erdi: Ulan senin ben....

Ömer: hahahahha

Hakan: işicem amk ahahahhaha ella erdi

Erdi:abinle taşşak geçerken keyiflendin bakıyorum Ömer

Ömer: Keyifliyim zaten

Hakan : ooo

Ömer: nazar değdirme kenafir gözlü

Hakan: Kızlar gözlerime hasta 😎









Acının İlacı (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin