63

17 2 0
                                    


[ ZAMAN ATLAMA: ERTESİ GÜN ]-

Cuma sabahı Bogum gülümsememek için dudaklarını ısırmaya devam etti.

Elinde çiçek değil çileklerden oluşan bir buket taşıyordu. Bir ay önce kurduğu kampın arkasından aldı.

Ama o zamandan beri elleri morarmıştı

Kaydı ama ellerini tökezlememek yerine düşen çileklerin zarar görmesini önlemek için kullandı.

Ama morluk kötü değildi; sadece dirseklerini ve dizlerini de yaralamıştı.

Sakar mı dedin?

Çileklerimizin durumu iyi olduğundan morarmayı umursamıyor.

Bütün iyi olanları toplayıp kağıt gibi bir şeyin içine dizdi ve onları bir çiçek buketi gibi tasarladı.

Ve tabii ki bunu Tae için yaptı.

Tae ona olan hislerini zaten bildiğinden karşılığında hiçbir şey istemez ama ona onu sevmesine izin vermesini söyler.

Ve nihayet ona karşı olan duygularını özgürce ifade edebildiği için gerçekten mutlu.

Sonunda Tae'nin koridorda yüzünde bir gülümsemeyle koştuğunu gördü.

Tae'nin çilekleri sevdiğini biliyordu, bu yüzden bunları hazırladı. Tae daha da ileri giderken buketi hemen arkasına sakladı.

"Hey!" Tae mutlu bir ses tonuyla selamladı.

"Sana söylemem gereken bir şey var." İkisi de aynı anda konuştuktan sonra güldüler.

"Tamam, ilk sen git." Bogum dedi ki.-

Tae o kadar mutlu görünüyordu ki gülümsemeden duramıyordu bile. Heyecandan ayaklarını yere vuruyordu.

"Tamam ama haberi daha önce aldım ve tahmin et ne oldu?" diye sordu. "Ne?"

"KAPTAN SONUNDA EVE GİDİYOR!" Tae ağladı ve mutluluktan zıpladı.

Bogum binlerce kurşunun kalbine isabet ettiğini hissetti. Nasıl tepki vereceğini bilmiyordu ama gülümsemesini sürdürdü.

"Gerçekten mi? Bu iyi bir haber! Ne zaman geri gelecek?" O sordu.

"Bilmiyorum ama bu hafta dediler. Tanrım, çok mutluyum!"-

Tae kendini topladı. "Her neyse, ne diyecektin? Peki arkanda sakladığın şey ne?" diye sordu.

"Ah, sana ne söyleyeceğimi unuttum. Ve bu sadece çöp, biraz çöp atıyordum." Cevapladı. Onun

Tae başını salladı, "Tamam, görüşürüz!"

Tae gözden kaybolur kaybolmaz arkasından buketi çıkardı ve kendi kendine güldü.

"Neden umuyorum ki?" Kalbi delinmişti ve belki de acıya alışmıştı.

Ama bugün bunu saklayacak enerjisi yoktu.
______________________________________________

TAE CV

~> JUNGKOOKGERİ GELİYORJUNGK OOKGERİ GELİYORJUNGKOOKGERİ GELİYORAAAAAAAAAA

~> O kadar mutluyum ki o kadar heyecanlıyım ki düzgün yazamıyorum bile

~> Onu görmeye, öpmeye, ona sarılmaya ve dünyadaki tüm sevgiyi ona vermeye dayanamıyorum.

~> Sevgilim yani rahatım ama çok mutluyum ağlamak istiyorum

~> Onu göreceğim, bu bir rüyaa değil, değil mi?

~> Saçmalık. O kadar heyecanlıyım ki daha fazla bekleyemiyorum

~> Ona hediye gibi bir şey yapmak istiyorum°~¡
______________________________________________

Arkadaşlar merhabaa
Ben bi drğişiklik yapmışkine
Şöylekiii şu tweet kısımları varya
Ha işte o yerleri tweet gibi atmıcam
Böyle düz yazı olarak atıcamm
Çünkü faxla vakşt alıyo
Neyse
Devamm✅

Captain Jeon  "since 1894 "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin