Captain Jeon "since 1894 "

20

127

"Beş tur, koşu!"

Tüm askerler ovalin içindeyiz. Sayımız çok olduğu için bir araya gruplandılar. Ama üyelerini seçenler onlardı. Sadece yedi.

Tae etrafına baktı ve neredeyse herkes birbirini tanıyordu. Tanımadığı yüzler karşısında tedirgin oldu

bakmak. Bu çağdan olmadığı için kimseyi tanımıyor.

Çok az şey biliyordu, Jungkook, General'in ona emrettiği gibi ciddi bir şekilde ona göz kulak oluyordu. Ama şimdi ona yaklaşıp yaklaşmayacağını bilmiyor çünkü gerçekten uygunsuz görünüyordu.

Şans eseri birisi

Tae'nin omzunu okşadım. O da yabancı. Buna rağmen aurası çok rahatlatıcı, sanki güneşin enerjisini yayıyormuş gibi.

"Hey, daha önce bir gruba katıldınız mı?" Onu korkutmamak için elinden geleni yaparak sordu. Ama yüzündeki o tatlı gülümsemeden kim korkar ki?

"H-Hayır, henüz yapmadım." Tereddütle söyledi. "Ah, grubumuza katılabilirsin! Benim adım Hoseok. Tanıştığıma memnun oldum...?"

"Taehyung. Kim Taehyung." Tae gülümseyerek karşılık verdi. Hoseok'u zaten hafif aurasından dolayı seviyordu.

Gruplarına doğru gittiler ve artık yedi oldular.

"Merhaba! Ben Kim Namjoon!", "Ben Seulyeon.", "Benim adım Jaehwang!", "Ben Seokjin!"

Tae onları gülümseyerek karşıladı. Tae'nin gerginliğini fark etmiş görünüyorlar, bu yüzden onları aydınlatmaya çalışıyorlar.

Ama henüz tanıtmayı bitirmediler.

"Merhaba ben Bogum. Park Bogum!"-

Bogum sakızlı gülümsemesini gösterdi ve gözleri de gülümsedi. Tae onun sevimli olduğunu düşünüyordu.

Kaptan sonunda konuştu.

"Hepinizin şimdiden tanışmış olduğunuzu görüyorum. Şimdi çalışma zamanı."

Hepsi dimdik ayaktaydı, yüzleri de dikti. Ama hepsi heteroseksüel mi?

"Daha önce de söylediğim gibi, beş tur; koşu. Başlayabilirsiniz."

Hepsi toplandı ve kucaklarda koşmaya başladı.

Henüz 2. turdu ama Taehyung çoktan bitkin hissediyordu. Ekip üyeleri ter bile dökmüyor mu? Ne gibi?-

5. turu tamamladılar ve Tae'nin bacaklarından neredeyse vazgeçiyoruz. Yaptığı tek şey kıyafet çizmek ve tasarlamak olduğu için bu tür şeylere alışkın değil.

Askerler ovalin içinde toplandılar. Herkes işini bitirdikten sonra Kaptan emretti.

"Başka bir 10 tane daha diz çöküp,

20 şınav, 20 mekik ve 30 burpee. İzliyor olacağım."

Tae'nin çenesi bir anda kelimenin tam anlamıyla düştü. Daha ilk gün ama bu kadar yoğun.

Üyeleri ve diğer askerler onlar için çocuk oyuncağı gibi görünüyor. Ama Tae o zamandan beri kendisi için endişeleniyordu.

Kaptan izleyeceğini söyledi.

Hepsi kucaklara çıktı ve yüksek diz hareketi yaptı. Ancak Tae 3. turda durdu çünkü vücudu zaten titriyordu.

"Taehyung, devam et. Kaptan seni azarlayacak." Seokjin daha ileri giderken söyledi.

Tae nefes aldı ve

tekrar tur atmaya devam etti.

Şınav ve diğerlerinin zamanı değil. Tae fiziksel aktivitelerde kötü olduğunu biliyordu ama artık şikayet etmesinin imkânı yok.