8. Solmuş Lavantalar

263 35 130
                                    

8

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

8. Solmuş Lavantalar

"Ben, bir çift parlayan mavilerin sönme sebebi oldum."

***

İnsan yaşamaya başladığı ilk an bir yolculuğa çıkar, sonu bilinmeyen bir yolculuğa.

Kiminin yolculuğu günlerce sürer, kiminin yolculuğu aylarca sürer, kiminin yolculuğuysa yıllarca sürer.

Bu yolculukta insanın karşısına türlü türlü yol çıkar. Her yol, başka bir yola bağlanır. Verilen her karar, seçilen her yol, gelecekte ya iyi bir şekilde ya da kötü bir şekilde insana geri döner.

Belki de insanın bir karar verirken bu kadar zorlanmasının sebebi de budur?

Verilen her karar önemli değildir ama bazı kararlar önemli olsa bile kendisini hissettirmez, zamanla her şey rayına oturur. Bu yüzden insanlar her şeyin zamanla düzeleceğini söyler, zorlasan bile olmayan şeyler için 'Zaman her şeyin ilacıdır,' derler. Peki zaman; bütün dertlerin dermanı olan bir ilaç mıdır, yoksa boşa kullanılan bir zehir mi?

Ölüm döşeğinde kıvranan bir insanın sahip olduğu vakit; onu iyileştirmeye yeter mi, yoksa ölmeden önce daha fazla acı çekmesine mi neden olur?

Sevdiği birini arayan insanın sahip olduğu vakit; onu sevdiğine kavuşturmaya yeter mi, yoksa umutlarının günden güne solmasına mı neden olur?

Verdiği kararın sonucunu bekleyen bir insanın sahip olduğu vakit; onu doğrulara mı kavuşturur, yoksa yanlışlarda boğulmasına mı neden olur?

'Umudunu kaybetme'

Defalarca kez tekrar etti kalemde yazanı. Abisinin gittiğini düşündüğü için kendisine kızdı. Elindekileri hiç umursamadan bir köşeye fırlattı, kalemiyse sıkıca tuttu ve hızlıca çıktı evden.

Karakola gidip, kayıp ihbarı vericekti. Çünkü abisi onu yalnız bırakmazdı, sadece kaybolmuştu.

Yoğun mide bulantısı ve baş dönmesine rağmen hiçbir şey olmadan karakola ulaşabilmişti. Gözleri her tarafta Ahmet abisini arıyordu, en sonunda koridorda çay içerken gördü.

Hızlıca yanına ulaştı. "Ahmet abi, yardımına ihtiyacım var!" dedi, telaşlı sesiyle.

Ahmet endişeli gözlerle baktı Veysel'e, onu ilk defa bu kadar telaşlı görüyordu. "Tamam, sakin ol! Odama geçelim, orada anlat her şeyi," dedi ve odasına doğru gitmeye başladı.

Bitti RüyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin