36. Kuru Yaprakların, Solmuş Lavantaları

243 20 207
                                    

Sürekli bölüm sonuna bir şeyler yazıyordum, biraz da bölüm başına yazayım dedim.

Bölüm sonunda bana çok kızmayın diye hem erken attım, hem de tatlış anılar yazdım. 🥳

Yukarıda koyduğum şarkıyı belki dinlersiniz diye koydum. Eğer yukarıda görünmüyorsa şarkı adı: Hayko Cepkin-Ölüyorum

 Eğer yukarıda görünmüyorsa şarkı adı: Hayko Cepkin-Ölüyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

36. Kuru Yaprakların, Solmuş Lavantaları

"...Ama gittiğim yerden... Gittiğim yerden lavantalar getiremem sana. Affet beni, olur mu?"

***


1 Ay, 6 Gün Sonra

"Hayat adil değil, hiçbir zaman da adil olmadı.

Ne zaman mutlu hissetsen, mutsuzluğu getirdi peşinden. Ne zaman huzur bulduğunu sansan, huzursuzluğu tattırdı. Ne zaman büyük bir hevesle bir işe başlasan, o işin sonunda bir şekilde hayal kırıklığını tattırdı sana.

Hayat, belkide pes etmeni istedi her zaman.

Belki hayat, istemedi seni. Bunu bilebilir misin, bunu bilebilir miyiz?

Ne yapalım? Hayat bu işte, hiç kimseye adil değil.

Bana da adil olmadı hiçbir zaman.

Kendimi mutlu hissettiğim anlarda, bana mutsuzluğu hatırlatıp durdu.

Kendimi huzurlu hissettiğim zamanlarda, bana huzursuzluğu tattırdı sürekli. İlk başta çok takmamıştım bu huzursuzluğu, zamanla geçer demiştim. Çünkü zaman ilaçtı, büyüklerim öyle öğretmişti.

Hayat, seni iki zıt duygunun arasında döndürüp dururken, bir anda elini ayağını çekiyordu senden.

Dalga geçmek için mi yapıyordu bütün bunları, yoksa mahvettiği hayatın sahibi zamanla duygularını kaybetmeye başladığı için mi?

Neyse, hayat bu işte. Karşı gelemiyorsun, o kadar güçlü değilsin. Aciz bir varlıksın, çünkü bir insansın.

Gerçi, hayat kavramı bu günden sonra önemli mi benim için?

Öyle olduğunu zannetmiyorum, en azından artık zannetmiyorum.

Sanırım hayatla işim bitti. Bitmese bile, çok kısa bir süre sonra bitecek gibi.

Nefret ediyorum bu durumdan.

Neden böyle oluyor? Konuşamıyorum, olmuyor. Korkuyorum ve en çok da öfkeli hissediyorum.

Sessiz sedasız yapılan her vedadan nefret ettim bu zamana kadar ama şimdi... Şimdi sessizce çekip giden sen değilsin, benim.

Mecburum abi, yoksa ben senden asla vazgeçmezdim.

Bitti Rüya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin